Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi’nde Mısır'ın Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ahmed Ihab Gamaleldin'in öncülüğünde "Gazze'deki insani duruma ilişkin güncel bilgiler" başlıklı toplantı düzenlendi.
Toplantıda söz alan BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, Gazze Şeridi'nin güneyinde ve Mısır sınırında yer alan Refah kentinde 1 milyonu aşkın Gazzelinin sıkışmış durumda olduğunu belirtti.
Griffiths, Refah'takilerin birçoğunun İsrail'in bombardımanlarından kaçtıktan sonra çadır kamplar ve derme çatma barınaklarda yaşadığını anlattı.
“Güvenli bir alana tahliye gerçekleştirilemez”
Refah'a yönelik askeri bir operasyon başlaması halinde orada toplanan Filistinlilerin Mısır'a yayılma olasılığı konusunda uyarıda bulunan Griffiths, bunun bir "kabus" olacağını vurguladı.
Griffiths, halihazırda Gazze'nin hiçbir yerinde "güvenli bir alana tahliye" işleminin gerçekleştirilemeyeceğinin altını çizdi.
Gazze'dekilere yardım için ellerinden geleni yapacaklarını aktaran Griffiths, buradan ayrılmayacaklarını ve faaliyetlerini arttırmaya çalışacaklarını kaydetti.
“Marshall Planı” önerisi
BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) Küreselleşme Bölümü ve Kalkınma Stratejileri Direktörü Richard Kozul-Wright, Gazze'nin, İsrail ile Hamas arasında devam eden çatışmalardan kurtarılması için yeni bir "Marshall Planı"na ihtiyacı olacağını söyledi.
Kozul-Wright, Gazze'deki hasarın 2014'te 7 hafta süren savaş sırasındaki yaşananın 4 katı olduğuna işaret etti.
Gazze'deki savaşın durması halinde yeniden inşa sürecinin tahmini tutarının 20 milyar dolar dolaylarında olduğunu dile getiren Kozul-Wright, "Bu tahmin uydu görüntüleri ve diğer bilgilere dayanıyor. Daha kesin bir tahmin için araştırmacılar Gazze'ye girmeli" dedi.
“Gazze'nin nüfusunun yarısı şu anda Refah'ta”
BM İnsan Hakları Savunucuları Özel Raportörü Mary Lawlor, Gazze'deki son durum, yaşanan hak ihlalleri ve ülkelerin İsrail'in saldırılarını durdurmak için atması gereken adımlarla ilgili AA muhabirine çevrimiçi değerlendirmelerde bulundu.
Gazze'de yaşananları 7 Ekim 2023'ten bu yana yakından takip ettiğini dile getiren Lawlor, Hamas'ın gerçekleştirdiği saldırıları kınadı.
Lawlor, Gazze'de bitkin, ablukaya alınmış ve çaresiz bir halk olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Gazzelilere defalarca yer değiştirmeleri ve güvenli bir yere gitmelerinin söylenmesi çok korkunç. Son olarak Refah kentine gittiler. Şimdi yeniden insanlara başka yere gitmeleri söylendi ama gidecek hiçbir yerleri yok. Onlar en korkunç koşullarda yaşıyor.
Yeterli gıdaları ve ihtiyaç duydukları ilaçları yok. Gazze'nin nüfusunun yarısı şu anda Refah'ta. Bu nasıl doğru olabilir? Pozisyonunuz, nereden geldiğiniz ya da politik ve stratejik çıkarlarınız ne olursa olsun bu kadar küçük çocuğun annesi ve kadınların öldürülmesini nasıl haklı gösterebilirsiniz?”
“Silah ambargosunun olması gerekiyor”
Refah'ta yaşanan gelişmelerin ardından "ateşkesin sağlanmasına" ihtiyaç duyulduğunu belirten Lawlor, insani yardımların Gazze'ye girişine izin verilmesi gerektiğini söyledi.
Lawlor, "(İsrail'e yönelik) Silah ambargosunun olması gerekiyor. Bana göre, İsrail'e silah temin ederek bu çatışmayı körükleyen her devletin bunu durdurması gerekiyor. Çünkü İsrail şu anda hiç mantıklı davranmıyor. (Gazze'de) İsrail teknik olarak işgalci güç ve işgal altındaki bir bölgeye karşı savaş açmaması gerekiyor ama bunu yapıyor" dedi.
Dünyanın Gazze'de neler yaşandığından haberdar olduğuna işaret eden Lawlor, ancak ülkelerin bunu durduramadığını ya da durdurmak istemediğini kaydetti.
Soykırım davası
Soykırımla ilgili kararın mahkemeler ve uzmanlar tarafından verildiğine dikkati çeken Lawlor, bunun davranışlara, savaş suçlarına ve soykırım niyetine göre belirlendiğini, Gazze'deki durumun ise şu anda Uluslararası Adalet Divanı (UAD) tarafından incelendiğini söyledi.
Lawlor, mahkemenin Gazze'deki durumla ilgili kararı vereceğini belirterek, "Karar soykırım olsun ya da olmasın, Gazze'de soykırım riski var" diye konuştu.
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının durdurulmasına ilişkin ülkelere büyük sorumluluk düştüğünü kaydeden Lawlor, "İsrail üzerinde etkisi olan ABD, AB ülkeleri ve İngiltere gibi devletlerin çok önemli rolü var. Ülkelerin BM Güvenlik Konseyinde, Gazze konusundaki kararlarda çekimser kalması veya kararları veto etmesi kabul edilemez." dedi.
İsrail, yine Refah kentine saldırdı: 7 ölü
Filistin resmi haber ajansı WAFA'nın yerel kaynaklara dayandırdığı habere göre, İsrail güçleri, Refah kentinde bir evi hedef aldı. Saldırıda en az 7 sivil yaşamını yitirdi, birçok kişi yaralandı.
İsrail savaş uçaklarının dün akşam Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'ndaki evleri bombalaması sonucu da 2 kişi öldürüldü, bazı kişiler de yaralandı.
Gazze kentinin Zeytun ve Es-Sabra mahallelerini hava ve topçu atışlarıyla hedef alan İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin orta ve kuzey kesimlerine havadan ve karadan saldırılarını sürdürüyor.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bin 300'ü çocuk, 8 bin 400'ü kadın olmak üzere 28 bin 663 Filistinli öldürüldü, 68 bin 395 Filistinli yaralandı.
2023 Filistin-İsrail Savaşı
(AS)