* Fotoğraf: Pixabay
Birleşmiş Milletler (BM), pazartesi günü Polonya’nın Katowice şehrinde başlayacak olan Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi (COP24) öncesi 2018 Emisyon Açığı Raporu’nu yayınladı.
Rapor, 2030 yılına dair küresel ısınma beklentilerine dair nihai görüşleri ve verileri sunuyor.
BM Emisyon Açığı raporuna göre, ülkelerin 2 derece hedefini tutturmak için çabalarını üç misli, 1,5 hedefi için ise beş misli arttırmaları gerekiyor.
Küresel ısınmayı 2 derecenin altında tutmak hala mümkün, fakat 1,5 derece limitini tutturma olasılığı giderek teknik olarak azalıyor. Sera gazı emisyon azaltım açığı 2030’a kadar kapanmadığı takdirde 2 derece hedefinin gerçekleştirilme ihtimali de son derece düşük.
Bu da ülkelerin Paris Anlaşması çerçevesinde verdiği Ulusal Katkı Beyanlarını hızlıca revize etmeleri gerektiği anlamına geliyor.
BM’ye göre ülkelerin çabaları yetersiz. Rapora göre, küresel karbondioksit (CO2) emisyonları, üç yıllık bir düşüşün ardından, 2017 yılında tekrar yükseldi.
İklim değişikliği, COP24 ve bu haftasonu gerçekleşecek olan G20 zirvesinin en önemli gündem maddelerinden biri olacak.
Küresel emisyon miktarı tarihteki en yüksek seviyede
Rapora göre, küresel emisyonların 53,5 GtCO2e ile tarihteki en üst düzeye çıktı ve düşüşe geçeceğine dair herhangi bir belirti yok. Değerlendirmeye göre, 2030 itibarıyla (küresel emisyonlarının yüzde 60’nı teşkil eden) sadece 57 ülkenin emisyonları inişe geçecek.
Artan emisyonlar ve geciken eylemler, bu yılki raporda emisyon açığı rakamlarının her zamankinden daha büyük olduğunu gösteriyor.
BM, mevcut trendlerin devamı durumunda yüzyılın sonuna kadar küresel ısınmanın 3,2 dereceye çıkması ve sıcaklık artışının hızlanarak devam etmesi muhtemel olduğunu düşünmekte.
Mevcut emisyon açığı, ısınmanın 2 derecede tutulması için yüzde 25, 1,5 derecede tutulması için yüzde 55 daha az olmak zorunda.
“Yangını körüklemeye devam ediyoruz”
BM Çevre Programı Başuzmanı bilim insanı Jian Liu’ye göre, tüm fosil yakıt teşvikleri durdurulursa, 2030’a kadar küresel emisyonlarda yüzde 10’luk bir azaltım yapılabilir.
BM Çevre Programı Direktör Yardımcı Joyce Msuya ise “IPCC* raporu küresel bir yangın alarmı ise, bu rapor da bir ‘kundak soruşturması’. Bilim bu konuda çok açık; gördüğüm tüm iddialı iklim eylemlerine rağmen, hükümetlerin daha hızlı ve ivedilikle hareket etmeleri gerekiyor. Bu yangını söndürecek yöntemler elimizin altındayken, biz yangını körüklemeye devam ediyoruz” şeklinde konuştu.
Türkiye ne yapıyor?
Rapora göre, Türkiye 2030’a kadar sera gazları emisyonunu normalden yüzde 21 azaltacağını taahhüt etti.
Bağımsız analizlere göre, Türkiye’nin mevcut verileri 2015’te verdiği taahhütteki beklentisini karşılamaya yetmiyor.
BM, Türkiye’nin kömür üretimini ve tüketimini genişleten yatırımları olduğunu aktarıyor.
En büyük rolü Avrupa oynuyor
Küresel ısınmanın önüne geçmek için uluslararası kuruluşlar kadar, yerel yönetim ve sivil toplum örgütlerine de görev düşüyor.
Küresel emisyonu açığını düşürmek için katkı veren devlet dışı ve ulus altı kuruluşların büyük kısmı Avrupa’da. C40 Şehirleri, CDP Şehirleri, İklim ve Enerji için Belediye Başkanları Küresel Sözleşmesi ve İklim Belediye Başkanları Bölgesel Dağılımı’nın yüzde 83’ü Avrupa menşeili.
UNEP hakkındaUNEP, tüm dünyada hükümetler, özel sektör, sivil toplum ve diğer BM organları ve uluslararası örgütlerle birlikte çalışan bir çevre programıdır. Çevre konularında dünyanın en kapsamlı programlarından biri olan UNEP, diğer kuruluşlarla işbirliği yapmakta ve onları yararlı faaliyetlere teşvik etmektedir. |
* IPCC: Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli
(OI/EKN)