BM: 20 yılda iklim değişikliği kaynaklı afetler 4 milyar insanı etkiledi

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonia Guterres, Belçika'nın başkenti Brüksel'de düzenlenen "Su ve Afetler – 5. BM Özel Tematik Oturumu" başlıklı programda iklim krizinin neden olduğu doğal afetlerle ilgili açıklamalarda bulundu.

Sel, fırtına, kuraklık, tsunami, toprak kayması gibi afetlerin tamamının su ile bağlantısına dikkat çeken Guterres, her yıl doğal afetlerin 26 milyon insanı yoksulluğa zorladığını belirtti:

"İklim krizi suyla bağlantılı felaketleri şiddetlendiriyor ve yoğunlaştırıyor, karmaşık zorluklar yaratarak yaşamları ve geçimleri tehdit ediyor. Son yirmi yılda, iklimle ilgili afetlerin sayısı önceki yirmi yıla kıyasla neredeyse iki katına çıkarak 4 milyardan fazla insanı etkiledi. Bu felaketler milyonlarca can aldı ve 2,97 trilyon ABD dolarının üzerinde ekonomik kayıpla sonuçlandı."

TIKLAYIN - BM anketi: "İklim değişikliği acil bir sorun"

TIKLAYIN - Küresel iklim politikasının dışında bir ülke: Türkiye

TIKLAYIN - İklim değişimi, güvenlikçi politikalar ve hayaletler

TIKLAYIN - "İklim değişikliğine karşı aşı yok"

Pandemi iklim değişikliğiyle mücadeleyi zorlaştırıyor

COVID-19 salgının iklim değişikliğiyle mücadeleyi zorlaştırdığı ve ekonomik olarak zor bir dönemden geçildiğini ifade eden Guterres, iklim değişikliğine adaptasyon amacıyla gelişmiş ülkelerin gelişmekte olanların ihtiyaçlarını karşılamak için yıllık 100 milyar dolar yatırım taahhütlerini yerine getirme çağrısında bulundu.

"Sıfır emisyon hedefinin çok uzağındayız"

2010 temel verilerine kıyasla 2030'a kadar emisyonların yüzde 45 oranında azaltılması ve 2050'ye kadar da net sıfır emisyona ulaşılması gerektiğini hatırlatan Guterres, "Ancak bu hedeflere ulaşmaktan çok uzaktayız, mevcut taahhütler yetersiz ve emisyonlar artmaya devam ediyor" dedi.

Çözüm küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlamak

Guterres, 2030'a kadar dünyadaki insani yardım ihtiyaçlarının yüzde 50'sinin iklim bağlantılı afetlerden kaynaklanacağının öngörüldüğünü belirterek, bu sorunun üstesinden gelmenin en önemli yolunun küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlamak olduğunu savundu. (KÖ)