Şişli'de Hatip Dicle'nin vekilliğinin düşürülmesi ve KCK tutuklusu milletvekillerinin tahliye edilmemesini dün (26 Haziran) protesto etmek isteyen aralarında vekillerin de bulunduğu gruba polisin gaz ve suyla müdahale etmesi üzerine Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloku basın açıklaması düzenledi. Yarın Blok adına konuyla ilgili suç duyurusunda bulunulacak.
Açıklamaya, polisin gazlı müdahalesine maruz kalan İstanbul bağımsız milletvekilleri Sebahat Tuncel ve A. Levent Tüzel ve polisin fiziksel saldırısına uğrayan BDP yöneticileri Cesim Soylu ve Ömer Ağın da katıldı.
"İşkence, adam öldürmeye teşebbüsten suç duyurusu"
Avukat Sinan Zincir, dün kitle yürüyüş geçmeden otobüste basın açıklamasını yapıp dağılacağını söylemesine rağmen polisin gaz ile müdahale ettiğini belirtti.
"Şu anda 10 çocuk Şili Adliye'de, 30 BDP'li Vatan Emniyet'te gözaltında tutuluyor. Yarın kolluk kuvvetleri hakkında 'işkence, adam öldürmeye teşebbüs ve iftira atmaktan' suç duyurusunda bulunacağız. Çünkü vekillerin olayı provoke ettiği söylendi; bu gerçek değildir."
Tüzel: Saldırıdan hükümet de sorumludur
Levet Tüzel, kendilerine yürüyüş yapmaları için izin verilmeyen yerde birçok kez yürüyüş ve miting yapıldığını söyledi.
"Bu saldırıdan sadece emniyet değil, valilik ve hükümet de sorumludur. Herkes Blok'a yapılan bu haksızlığı sahiplenmelidir. Mesele sadece yemin etmek değildir, önce halkın iradesine saygı gösterilmelidir. Halen Başbakan'dan toplumun beklentilerine yanıt verebilecek somut bir adım gelmedi."
Tuncel: Vekillikten istifa etmiyoruz, somut adım bekliyoruz
Tuncel, o alanda kimin yürüyüp yürüyemeyeceğine keyfi olarak karar verildiğini ve bunun AKP kontrolünde olduğunu söyledi.
"Yarına kadar hükümetten somut bir adım gelmezse yemin etmeye gitmeyeceğiz. Bunun için ya AKP derhal partilerin katılacağı ı acil bir toplantı düzenlemeli, ya da Oya Eronat Dicle'nin yerine aldığı mazbatayı geri vermeli. "
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tuncel, "Vekillikten istifa etmiyoruz. Halka verdiğimiz sözü yerine getirebilmek için bu süreci yaşıyoruz. Somut adım atıldığı an parlamentodaki görevimize başlayacağız" dedi.
Soylu: Üç ayak parmağım kırıldı
Şişli'deki protestoda Emniyet görevlileriyle konuşmaya çalışan Cesim Soylu, polis tarafından bir lokantanın tuvaletine götürülüp üç ayak parmağının kırıldığını söyledi.
"Onlarca polis tarafından 20 dakika boyunca darp edildim. Ayak parmaklarım kırıldı ve vücudumun her yerinde darp izleri var."
Ağın: Kaburgam kırıldı, raporum var
Dünkü protestoda polisin fiziksel saldırısı sonucu kaburgası kırılan ve raporu olan BDP Genel Başkan yardımcısı Ömer Ağın, ilk müdahale için gittikleri Taksim İlk Yardım Hastanesi'nde polislerin tedavi olmalarını engelleyip gözaltına almak istediğini söyledi.
40 yıldır siyasetin içindeyim. Diyarbakır cezaevinde bile yattım. Ama dün polislerin 'siz siyasal platformda siyaset yapamazsınız, dağa gidin' dendiğini ilk kez duyuyorum. Bunun üzerine ben siz kimsiniz dediğimde 'biz iktidarız devletiz' dediler. Ardından da saldırdılar." (NV/ŞA)
