İstanbul’un Çatalca ilçesinde bulunan Polonez Fabrikası’nda ağır çalışma koşullarına ve düşük ücretlere karşı TÜRK-İŞ’e bağlı Tek Gıda-İş Sendikası’nda örgütlenen 146 işçi işten çıkarıldı.
İşçiler, fabrika önünde başlattığı direnişin 28. gününde (15 Ağustos) eylemlerini İstanbul Ataşehir’deki Polonez Genel Müdürlüğü önüne taşıdı.
İşten çıkartılan Polonez işçileri, yaşadıklarını bianet’e anlattı.
“Direniyorlar, biz de direniyoruz"
Asgari ücretle çalıştıklarını söyleyen Polenez İşçisi Yeliz Arınç, “Gece gündüz mesaiye kalıyorduk. Bir Pazar günümüz vardı ona da bizi hakaretlerle getiriyorlardı. Gelmeyenleri okul çocuğu gibi sıraya diziyorlardı. Gelmezsek de normal bir gün gibi aldığımız paradan kesiyorlardı” diye konuştu.
Arınç, işten çıkartılan ardından iş bıraktıklarını belirterek, “Arkadaşlarımız için dışarı çıktığımızda bize hakaret ettiler. Dışarı çıktığımız için bizi kod 46 ile işten çıkarttılar. Hırsızlık ve yüz kızartıcı suçla. Biz hırsız değiliz. Hırsız kendileridir” dedi.
Kod 46 nedir?
Kod 46 (Güveni kötüye kullanma, hırsızlık veya sırların ifşa edilmesi), işçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması durumunda seçilen işten çıkartma kodudur.
Sendikaya üye oldukları için işten çıkartıldıklarını söyleyen Polenez işçisi Çiğdem Erin, “Bütün işçiler bir gece mesajla işten çıkartıldı. Pazar günleri bile çalışıyorduk. Gece vardiyasında kaçak çalıştırılıyorduk. Üçüncü vardiya olarak gözükmüyordu. Bütün arkadaşlarımızın borçları var, ihtiyacımız olduğu için çalışıyorduk” dedi.
Polenez işçisi Semra Sezer ise, “Ben 20 yıldır çalışıyorum. Hayatımda böyle bir şey görmedim. Bizim sendikal haklarımızı kabul etselerdi, arkadaşlarımızı içeri alsalardı biz bu direnişi zaten yapmazdık” dedi.
“Bize bu hakları çok gördüler” diyen Sezer, “Haklarımızı vermemek için direniyorlar, biz de direniyoruz. Sonuna kadar da direneceğiz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
(AD)
