20 yıl önce evinin önünde bombalı saldırı sonrası yaşamını yitiren Uğur Mumcu’nun ideallerini ve gazetecilik anlayışını genç gazeteci adaylarına aktarabilmek için 1996 yılında Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı (um:ag) kuruldu.
17 dönemdir yüzü aşkın gazetecinin yetiştiği vakfın, kuruluş ve araştırmacı gazetecilik eğitiminin amaçlarını Özge Mumcu ile konuştuk.
Araştırmacı gazetecilik eğitimi 17 dönemdir devam ediyor. 17 yıl önce hangi hedeflerle yola çıktınız? Süreci anlatabilir misiniz?
Hakikaten 17 yıl geçtiğine inanmak zor. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı, 20 yıl önce aracına bombalı bir saldırı sonucu kaybettiğimiz gazeteci-yazar Uğur Mumcu'nun ardından, Mumcu'nun gazetecilik ideallerini genç nesillere aktarma amacıyla kuruldu.
Uğur Mumcu, hukukçu kimliğiyle araştıran, sosyalist ve demokratik kimliğiyle Türkiye'nin güncel sorunları sorgulayan bir gazeteciydi. Aslında benim anlatmam da çok kolay değil...
Ancak bugün yaşamı boyunca yayınladığı hangi kitabını açarsanız açın, Türkiye gündemine yansıyan "derin" bir problemi, ideolojik olarak kendi görüşleriyle çelişen yerlere olay gidebilse dahi, tüm bağlantılarıyla ortaya çıkaran bir araştırmacı gazetecidir.
Bu yaklaşımın unutulmaması ve ölümün bir son olduğu düşüncesiyle kurulan um:ag'da, 1996 yılından beri Mumcu'nun genç meslektaşlarına "araştırmacı gazetecilik" dersleri veriliyor.
Mumcu'nun fikri-takip anlayışına dayanan, dünyayı ve yaşadığı ülkeyi sorgulayabilen bir birey olmak, kursa kabul için ana şartlarımızdan...
Eğitimin temel anlayışı nedir? um:ag'tan mezun olan öğrenciler ne kadar sürede hangi dersleri görüyorlar?
Eğitim "bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz" diyen Uğur Mumcu'nun ilkeleriyle belirleniyor. Bir konuda sağlıklı yorum yapabilmek için önce gerçeğin ne olduğu bilinmelidir...
Bu anlayış çerçevesinde, Türkiye'nin gündemi, siyaseti, savunması, terör örgütleri, diplomasisi ve ekonomisi gibi konular üzerine profesörlerden alanında uzman çalışan gazetecilere kadar geniş bir skalada -70'e yakın eğitmenin ders verdiği- 360 saatlik bir programı oluşturuyoruz.
Bu program 3,5 ay kadar sürüyor... Program sona erdikten sonra sınavı geçen öğrencilerimizi televizyon, gazete ve dergilerde staja gönderiyoruz.
Eğitmenleri belirlerken ne gibi kıstaslar belirliyorsunuz?
Günümüzde bilgiden çok yorumun önplanda olduğunu düşünürsek, eğitmenlerin alanlarında bilgili olmasını önplana koyuyor; en keskin çizgimizin bu olduğunu söyleyebilirim.
Şu ana kadar um:ag' tan kaç kişi mezun oldu?
Her yıl en fazla 7 ila 8 öğrenci kabul ediyoruz. Programı başarıyla bitirenlerin sayısı 100'ü aştı. Aktif gazetecilik yapanların rakamı ise geçtiğimiz yıl 40'i geçmişti. Araştırmacı gazetecilerimiz, her yıl yaptıkları haberlerle ödül alıyorlar.
Gazetecilik yapan öğrencilerinizle iletişiminiz devam ediyor mu?
Evet, geçtiğimiz yıllarda mezunlarımızla bir araya geldik ve iletişimimiz kopmadan devam ediyor. Vakfa şu anda birçok mezunumuz hoca olarak geliyor ve gelecek nesillere kendi birikimlerini aktarmaya devam ediyorlar. Bu anlamda bir gelenek oluşturduğumuz söyleyebilirim.
Medyada çalışma koşullarının çok kötü olduğunu biliyoruz. Buna rağmen siz alternatif yöntemlerle bir şeyleri değiştirmek için çaba gösteriyorsunuz. Yaşadığınız zorluklardan bahseder misiniz?
Öncelikle arkamızda kendi varlığımız dışında bir dayanağımız olmadığı için mali olarak sıkıntılı dönemleri biz de geçiriyoruz. Ancak medyada çalışma koşulları, işe alışmanın ötesinde o işte tutunma becerisi, tamamen mezunumuzun azmine bağlı olarak değişiyor. Elbette gazeteciliğe ilk başlayanlar için ciddi bir maddi sıkıntı oluyor.
Alternatif eğitim çalışmalarını da geliştirmeye devam ediyoruz. İstanbul'da um:ag Akademi'nin altında Gazetecilik Okulu'nu açtık. Ankara'da yürüttüğümüz eğitim çalışmalarının bir paralelini de um:ag Akademi'de yürütüyoruz.
um:ag, iyi bir araştırmacı gazetecilik okulu. Türkiye'nin ötesinde belki dünyada da benzerlerinin biraz daha ötesinde bir eğitim veriyor. Kısa dönemde yüksek lisans mezunu olmuş kadar bilgiye ve donanıma sahip oluyorsunuz. 2004’te araştırmacı gazetecilik kursunun derslerine katılma şansım oldu. Kursta öğrendiklerim, bugün benim en büyük bilgi ve referans kaynaklarım arasında.
um:ag'da aynı zamanda yazma, felsefe, sinema, siyasal düşünceler tarihi ve benzeri seminerleri de, yılda üç dönem olacak şekilde aralıksız veriyoruz. Buradaki birikimimizi de, İstanbul'a, um:ag Akademi'ye aktarmaya başladık.
Ve elbette, um:ag, dünden bugünü sorgulayan araştırma dizileri, Uğur Mumcu'nun tüm kitapları ve yapıtlarını okuyucuya sunmaya devam ediyor. O anlamda da, um:ag iyi bir referans kaynağı olmaya devam ediyor.
Örneğin bugünlerde yeni Papa seçildi. Papanın seçimine neden bu kadar önem verdik? Bana kalırsa, bu önemin en enteresan nedenlerinden biri Ağca'nın Papa II. Jean Paul'ü öldürme girişimi. Ağca'yı da, 1980 öncesi Abdi İpekçi cinayetinden tanıyoruz. Özetle, bugünden bir ipi çekmek isterseniz, bu ipin uzanacağı yerlerin geçmişle bağlantısız olması düşünülemez. Bu nedenle de, Uğur Mumcu'yu okumaya devam edin. (ED/YY)