Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Vatandaşlarla gayet resmi ve saygı çerçevesinde iletişim kurduğunu, iş ahlakına çok bağlı olduğunu, mesai arkadaşlarıyla olan iletişiminin saygı ve sevgi çerçevesinde olduğunu, çalışkan bir arkadaşları olduğunu…”
Bu satırlar, şu anda tutuklu bulunan Nazan Bozkurt’un Nüfus Müdürlüğündeki görevinden ihraç edilmeden önce hakkında yürütülen disiplin soruşturmasında alınan ifadelerden.
Bozkurt’un çalışma arkadaşları ve müdürü, bu ve benzer ifadelerle çalışma arkadaşlarını tarif ettiler.
Onunla birlikte çalışan memurlardan, “Bozkurt’un mesai saatleri içerisinde Türkiye Cumhuriyeti ve Anayasal Kurumları (Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık ve Bakanlıklar, Türk Silahlı Kuvvetleri, Mahkemeler gibi) hakkında herhangi bir konuşma, paylaşım veya propaganda yapıp yapmadığı, Ülkemizde veya dünyada terör örgütlerinin yaptığı olaylar hakkında (FETÖ, PKK, DAEŞ [IŞİD] veya benzerleri) siyasi herhangi bir konuşma, paylaşım veya propaganda yapıp yapmadığı, mesai saatleri içinde vatandaşlarla, mesai arkadaşlarıyla olan ilişkisi, diyaloğu ve çalışması hakkında bildiklerini” anlatmaları istendi.
Verilen yanıtlar benzerdi, örneğin bir arkadaşı şu ifadeyi verdi:
“Bu tür konularla ilgili bir konuşmasını duymadığını, paylaşım veya propagandasına şahit olmadığını, 6,5 yıldır mesai arkadaşı olduğunu, nüfus cüzdanı servisinde beraber çalıştıklarını, çalışmasının gayet verimli ve çalışkan olduğunu, mesai saatlerine zamanında gelip gittiğini, kendisi ile bugüne kadar herhangi bir problem yaşamadığını” söyledi.
Emniyet: Şüpheli değil, şikayetçiydi
2017 yılındaki soruşturma kapsamında, Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğüne de Nazan Bozkurt hakkında bir işlem yapılıp yapılmadığı soruldu.
İlçe Emniyet Müdürlüğünün 16 Ocak 2017 tarih ve 59 sayılı yazısındaki yanıtında, Bozkurt’un “hakaret, tehdit ve taciz konularında şikayetçi ve müşteki olduğu, başkaca herhangi bir suça karışmadığı, İlçe Emniyet Müdürlüğünce hakkında herhangi bir işlem yapılmadığı” belirtildi.
Soruşturma sürerken ihraç edildi
İdari soruşturma sonucunda Bozkurt hakkında “mesai saatleri içerisinde herhangi bir siyasi konuşma, paylaşım veya propaganda yapmadığı, mesai arkadaşları ile bir problem yaşamadığı, çalışmasının gayet verimli olduğuna ilişkin beyanların var olduğu” ifade edildi.
Ancak bu soruşturma henüz sonuçlanmadan Nazan Bozkurt 23 Ocak 2017 tarih ve 29957 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkındaki 683 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkartıldı.
İhraç gerekçesi: İhraç sonrası eylem yapmak
Nazan Bozkurt sonrasında Yüksel Caddesi’ndeki “İşimi geri istiyorum” eylemlerine katıldı. Hukuki yollardan itirazını da dile getiren Bozkurt, işine dönebilmek için OHAL Komisyonu’na itiraz etti.
TIKLAYIN - “Evde kalmayacağım, ne münasebet”
OHAL Komisyonu ise ihraç edilmesinin ardından yaptığı eylemlere ve bu eylemlerle ilgili açılan soruşturmalara dayanarak Bozkurt’un ihracının haklı olduğuna hükmetti.
TIKLAYIN - OHAL Komisyonundan “Geleceğe Dönüş” Kararı
Komisyon kararında, Bozkurt ihraç edildikten 2 yıl sonra açılan soruşturma, gerekçe gösterildi:
“UYAP'tan temin edilen bilgilere göre; başvurucu hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçlamasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığındaki 2019/104828 sayılı soruşturmanın devamı ettiği…”
Komisyonun kararında şu ifadeler yer aldı: “Başvurucunun silahlı terör örgütüne üye olma suçu kapsamında hakkında dava dosyalarında yer alan ve bu kararın inceleme bölümünde belirtilen bilgi belgeler ile tespit ve olgular, başvurucunun DEKP/C terör örgütü ile irtibatını göstermektedir.”
Nazan Bozkurt, şu anda 2020 yılında yine Yüksel Caddesi eylemleri gerekçe gösterilerek açılan başka bir dava kapsamında Gebze Cezaevinde tutuklu bulunuyor. Davanın ilk duruşması yarın görülecek. (AS)