1990'dan sonra Kürt dili ve tiyatrosu geliştirme çabaları yoğunlaştı. İstanbul Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) bu anlamda büyük rol sahibidir.
Jiyana Nu, MKM bünyesinde kurulan ilk tiyatrodur. Adana'da da Nupel Tiyatro grubu kuruldu ve kayda değer oyunlar sahneledi.
Kürt tiyatrosu zor koşullarda varlık gösterdi. Ekonomik zorluklar ve yasalarla mücadele etti. Ama bugün yetersiz de olsa belli bir düzeye getirmiş olduğuna inanıyorum.
İstanbul MKM'nin bünyesinde doğan gruplardan biri de 2002'de kurulan Seyrü Mesel tiyatrosudur.
Şimdi çalışmalarını bağımsız olarak sürdüren Seyrü Mesel tiyatrosunun yönetmenlerinden Erdal Ceviz ile konuştuk.
Tiyatronuzu nasıl tanımlıyorsunuz?
Biz Kürt tiyatrosunu daha doğrusu olmayan bir tiyatroyu Kürt diliyle (Kurmanci-Zazaki-Sorani), bu yörenin dilleriyle (Türkçe de olabilir) Mezopotamya'nın dilleriyle tiyatro yapıyoruz.
Mezopotamya kültürüne dayanarak, modem bir tiyatro yapmak istiyoruz. Dayanak noktamız kültürlerimizdir. Bunun içindir ki Kürtçe, Türkçe kullanıyoruz. Modern tiyatronun dayanaklarını bu topraklardan çıkartmak istiyoruz.
Bununla beraber günlük sorunları da oyunlaştırıyoruz. Dolayısıyla tiyatronun bütün birikimini kullanıyoruz. Tiyatro tarihinde ortaya çıkmış bütün yöntemler, biçimler, tartışmalar, denemeler bizi ilgilendiriyor. Başında "şöyle bir biçimimiz var" diye kalıplaşmak istemiyoruz.
Seyrü Mesel'in bir manifestosu var mı?
Seyrü Mesel'in bir anlayışı vardır. Bir tiyatro kendi yaklaşımlarını ortaya koyabilir. Bir biçimin oluşması kolay değildir. Örneğin epik tiyatrosunun bile bir kurumsal yapı olduğu tartışılır ki Brecht bunu söyler.
Bu bir arayıştır. Dolayısıyla başlarken hedefimiz bir biçim arayışı filan değildi. Tiyatro yaparken bütün biçimlerden yararlanıyoruz.
Biçim arayışınız yoksa tiyatroyla amaçladığınız ne?
Bir biçim arayışımız var. Ama bir biçim tercihimiz yok. Çıkıp "biz epik tiyatro yapıyoruz" demek bizce çok ilkel. Epik tiyatro yapmak gibi bir amacınız olabilir, Ama sizin objektif bir birikimiz var mı?
Bir anlayışımızın olduğunu söylediniz, bu anlayışla amaçladığınız nedir?
Kendimize özgü bir tiyatro ve aynı zamanda bir oyuncu geleneği yaratmak. Bu geleneği yarattığımız zaman kendiliğinden sizin biçimleriniz ve ölçüleriniz oluşacaktır.
Mesela Grotowski'nin tiyatrosunun ismi "yoksul tiyatro"dur. Oysa tiyatro modern toplumun çıkmazlarının yarattığı bir tiyatrodur.
Ve dolayısıyla, da zenginlerin ve zenginliğin tiyatrosudur. Yoksulların tiyatrosu delidir. Grotewski'nin seyirci amacı yoktur; onun için beş seyirci yeterlidir.
Sizin için de yeterli mi?
Yeterli değil.
Kürt tiyatrosu var mı?
Bence yok.
O zaman Kürt tiyatrosu yaptığını iddia eden sanatçı var mı?
Oluşan bir şeyden söz ediyorsunuz. Her dilde tiyatro yapılabilir. Ama bir dilden yapılan tiyatronun geleneğinden söz etmelisiniz. Bu gelenek yoktur. Kürtlerin kaç tane tiyatro grubu var?
Batman'da kaç tane oyun düzenli bir şekilde oynanmıştır? Köylerde oyunlar şimdi oynanabiliyor mu? Gruplar düzenli bir şekilde perdelerini açabiliyorlar mı? Böyle bir şey yok. Kürtçe dilinde tiyatro yapılmaya çalışılıyor.
Bazı küçük deneyler varsa bu daha da çoğaltılmaya çalışılıyor. Sözünü ettiğiniz Kürt tiyatrosu böyle bir şeydir. Kürt tiyatrosunu nereye koyuyorsunuz diye soruyorsanız, böyle bir tiyatro yoktur.
Tiyatronun varlığı yokluğu tartışıldığı bîr dönemde Kürtlerin tiyatro arayışları geç kalınmış bir tavır değil midir?
Evet kalmışlar. Geç kalmak bir sorun değildir.
Diğer halklar sinemadan önce tiyatroyla tanıştılar. Kürtler ise önce sinemayla sonra tiyatroyla tanıştılar. Bu bir sorun yaratmaz mı?
Hayır. Bu bir avantaj da olabilir. Keşke öyle olmasaydı, doğallığıyla gelişseydi.
Bir anormallik var?
Bu anormallik iyi değerlendirilirse Kürt tiyatrosu için daha avantaj anlamda çok önemli bir zemin olabilir. Sözünü ettiğimiz tiyatro biçimlerinin çoğu belli şeyleri yaratabilmek için çalıştı.
Olumsuz zeminler bazen tiyatro biçimleri için bir avantajdır. Biçim dediğiniz şey öyle abartılı.
Kürtçe kitabi olarak statikleşmiş olsa da halk arasında bir parçalılık var. Kürtlerin Kürtçe okuma yazma oranı çok düşük. Tiyatro için bunlar gereklidir. Bunların olmaması sizin için bir sorun yaratmıyor mu?
Sorundur. Ama bu sadece tiyatronun sorunu değildir. Tiyatro, her araçla kendini var eden tiyatronun oynanabilmesi için herkesin aynı dili konuşması ya da bunu yazı diline geçmesi, daha üst kurumlara kavuşması gerekmiyor.
Tam tersi tiyatro bu alanda destek olur. Özgürlükçü bir yaklaşım sergiler. Farklı dil ve ağızların yan yana kullanılması renk zenginliğini oluşturur. Amacımız her koşul altında Kürt tiyatrosunu yapmaktır.
Tiyatro bizim için bir Özgürlük alanı. Yapmak istediğim şeyi yapıyorum. Birilerinin ne dediği bizim için önemli değildir. Birileri yaptıklarımızı saçma sapan bulabilir. Ama benim için önemli. Ben böyle biliyorum hayatı.
Seyrü Mesel'in şimdiye kadar sahnelediği oyunlar hangileridir?
Qal-qir, Dino, Şahmaran, Seve periyan, Kemal û bask, İki çocuk oyununu sahnelemişiz.
Seyrü Mesel'de kaç oyuncu yer alıyor?
25 oyuncu. Müzikleri de Metin Kahraman, Mehmet Atlı yaptılar.
Belirlenmiş bir yazar kadronuz var mı?
Hayır, yazılmış oyun oynamayı genellikle tercih etmiyoruz. Yaratım tarzımız içinde tamamen sahne var. Sonradan her şey sahnede üretilir.
Yönetmenliği nasıl yapıyorsunuz?
Oyuna oyuncularla karar veriyoruz. Konsepte de.. Ama ona teslim olmayız.
Dengbejlik, Kürt Tiyatrosunun temeli olabilir mi? Dengbejliği uygulayan gruplar var mı?
Temeli olmak zorundadır.Geçen yıl oynadığınız qal qir dengbejlikten esinlemeydi. İzledim ama daha çok köy mesellerin toplamı gibiydi. Dengbejlik dediğimiz zaman başlı başına bir motif olarak ele alınmaz. O oyunda genel motiflerin bir düzenlemesi vardı.
Daha da özgünleştireyim. Dengbejlikte Heso ü Naze var. Çok harika bir hikaye, çok güzel bir dram aslında...?
Öyle şeyler var. Bunlar deneniyor. Bazen seyirlik oyunluklardan hareket edersin. Bazen dengbejlikten, bazen destandan hareket edersiniz. Fark etmez. Önemli olan onu değerlendirmenizdir.
Hadi değerlendirelim diyecek bir mesele de değil. Ondan bir ürün çıkarmanız lazım. Kafanızda bunun şekillenmesi gerekir. Sonra oyun olur. Ama hiç oyun da olmayabilir o. Teatral anlayışı oturmuyorsa o oyun olmaz.
Erdal Ceviz Kimdir?
1972'de Dersim'de doğdu. Tunceli'de okudu. 1991'de Jiyana Nu (Yeni Yaşam) tiyatrosunda tiyatroculuğa başladı. Seyrü Mesel tiyatrosunun kurucuları arasında yer aldı. Jiyana Nu tiyatro grubunun yönetmenliğini yaptı. Halen Seyrü Mesel'de tiyatro yapıyor.( (AY/BA)
* Petrol gazetesinde yayımlanan bu söyleşiyi kısaltarak yayınladık.