IPS İletişim Vakfı/bianet'in düzenlediği sekiz gün sürecek olan Yargı Haberciliği Atölyesi’nin ilk oturumu, gazeteci-yazar Şengün Kılıç’ın “Yargı Haberciliği Nedir?” dersiyle başladı.
Öğleden sonraki oturumda ise Uluslararası Af Örgütü Dava Gözlem Program Sorumlusu ve avukat Duygu Türemez “Türkiye’de ifade özgürlüğü ve ihlal görünümleri” konulu bir sunum gerçekleştirdi.
"Yargı muhabirliği ajandaya bağlıdır, mutlaka not alın"
“Yargı Haberciliği Nedir” sunumuyla başlayan atölyede Şengün Kılıç, yargı haberciliğindeki kriterlerden ve mutlaka yapılması gerekenlerden bahsetti.
Kılıç, “Yargı muhabirliği ajandaya bağlıdır. Mutlaka not alın. Daha sonra bir yargı haberi için iddianameyi son cümlesine kadar okumak gerekiyor. Bilirkişi raporlarını incelemek, adli tıp raporlarına bakmak ve avukatlarla birebir ilişki kurmak gibi şeyler gerekiyor. Ancak bu kurulan ilişkilerin ense-tokat ilişkisine dönüşmemesine yani seviyeli bir ilişki olmasına dikkat etmek gerekiyor. Ayrıca iyi bir habercilik yapmak istiyorsak, iki tarafında sesine kulak vermeliyiz. Telefonla da olsa iki tarafla konuşmak gerekir” dedi.
Kılıç gazetecilerin bu işi kendileri için değil kamu yararı adına yaptıklarını da vurguladı.
"Hukuki kavramların kullanımına dikkat etmeliyiz"
Habere içerik ve yorum katılmaması ve takip ettiğimiz davaların künyesini iyi bilmemiz gerektiğini söyleyen Şengün Kılıç sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hakları ve kullandığımız hukuk kavramlarını çok iyi bilmemiz gerekiyor. Yakalama, ölü ele geçirme, infaz etme gibi kavramlara dikkat etmek gerekir. Ölmüş biri ele geçirilmez dolayısıyla bu şekilde kullanmamalıyız. İnfaz edildi demek, o vakanın infaz olduğuna dair bilgimizin olmasını gerektirir, bu kavramı da doğru şekilde kullanmalıyız. Bu örnekleri bu şekilde çoğaltabiliriz.”
”Kovuşturma aşamasında bilgilendirme medya tarafından olur. Peki medya bu işi nasıl yapacak? Masumiyet karinesine dikkat ederek. O yüzden her zaman önce davayı izlemeli, kararı beklemeliyiz” diyen Şengün Kılıç, masumiyet karinesinin önemine değindi.
Özgürlüğün sınırı ne olmalı?
Atölyenin ikinci kısmında Uluslararası Af Örgütü Dava Gözlem Program Sorumlusu ve avukat Duygu Türemez, “Türkiye”deki ifade özgürlüğü ve ihlal görünümleri” konulu sunumunu yaptı.
Türemez, ifade özgürlüğünün tanımı ve kapsamından bahsederek ülkede yaşanan çeşitli ifade özgürlüğü ve hak ihlallerinden örnekler verdi. Katılımcılara, “Özgürlüğün sınırı ne olmalı?” diye sordu ve bunun üzerinden değerlendirmeler yaptı.
200'e yakın gazeteci ve medya çalışanının tutuklu olduğundan bahseden Duygu Türemez, “Gazetecilere en çok terör ve örgüt davaları açılıyor. Neden terör ve örgüt davaları açılır en çok? Tutukluluk halinin istisna olması lazımken Türkiye'de böyle değil, öyle olsa bile kişinin kaçma şüphesi olması lazım ki tutukluluk kararı verilsin” diyerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde bu durumun hak ihlali olduğunu belirtti.
Basın ve ifade özgürlüğü yasaları
Atölyede hem anayasadaki hem de uluslararası sözleşmelerde belirtilen basın ve ifade özgürlüğü yasaları ele alındı. Maddeler üzerinden ifade özgürlüğü ve buna bağlı alt başlıkları açıklayan Türemez, siyasi, sanatsal, akademik, dini ve ahlaki ifade özgürlüğünü de ayrıca tanımladı. Devletin ifade özgürlüğünde hem pozitif hem de negatif rolünden bahsetti. Atölye süresince adil yargılanmanın önemine değindi.
Birçok kamu ve özel davada sıkça yer alan ve kullanılan anayasanın çeşitli maddeleri sunumda ele alındı. Türemez, “Bunlardan en sık karşımıza çıkanlar cumhurbaşkanına hakaret, anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşvik, halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek, maddeleri örnek verilebilir” dedi.
Son olarak örnek davalar katılımcıların da yorumlarıyla ele alındı. Türemez, izlediği ve yeni başlayan davalardan ve bu davalarda karşılaştığı zorluklardan bahsetti. Son dönemde özellikle sosyal medya kaynaklı açılan davalarda görülen hak ve ifade özgürlüğü ihlallerini de anlattı.(SO)
Atölye BİA hakkında |
IPS İletişim Vakfı/bianet'in AtölyeBia adıyla düzenlediği habercilik seminerleri medyanın farklı birimlerinden gazetecilere, işsiz bırakılmış gazetecilere, iletişim fakülteleri gazetecilik, radyo ve televizyon bölümlerinin öğrencilerine ve gazetecilik yapmak isteyen herkese açık. Atölye programları "Gazeteciliğe Giriş, Haber Fotoğrafçılığı, Hak Odaklı Habercilik, Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik, Barış Gazeteciliği, Yargı Haberciliği, Araştırmacı Gazetecilik, Habercilikte Yeni Medya, Gazeteciler için Görselleştirme Araçları, Dijital Güvenlik, Haber Fotoğrafçılığı, Çevre Haberciliği, Çocuk Odaklı Habercilik " gibi konuları kapsayacak. Haziran ayında başlayan program kapsamında Gazeteciler için Yeni Medya Atölyesi, Gazeteciler için Haber Atölyesi, Haber Fotoğrafçılığı Atölyesi, Kürtçe Habercilik ve Çeviri Yapmak Atölyesi, Çevre ve Kent Haberciliği Atölyeleri gerçekleştirildi. Yargı Haberciliği atölyesi 8 Ekim'e kadar devam edecek. Bu proje İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) desteğiyle gerçekleştiriliyor. |
* Atölye BİA haberleri için tıklayın.