Birey olarak, yetkililerin Kürtçe yayını tartışmasından rahatsızlık duyduğunu açıklayan üniversite öğrencisi Cuma Çiçek, TRT'nin Kürtçe yayınında ancak öncü olabileceğini, yerel medyanın kendi bölgesini daha iyi bildiği için potansiyelinin daha yüksek olduğunu düşünüyor.
Tekstil işçisi Arzu Cevak ise, TRT'nin Kürtçe yayın yapmasını onayladığını ancak yayınların kaliteli olması ve iki kliple geçiştirilmemesi gerektiğini söyledi.
TRT Yönetim Kurulu'nun Türkçe dışında dil ve lehçelerde yayın yapılacağını açıklamasından son Bianet'in görüştüğü Aktaş, Çiçek ve Cevak'ın, konuyla ilgili görüşleri şöyle:
Aktaş: Asimilasyon son hızla sürdürülüyor
* Türkçe dışında yayın hakkı vardı ama sahip çıkılmıyordu. Sorun sadece TRT'nin değil. Bu devletin de yaklaşımını gösteriyor. Bu hakkın bir tabela olarak kalmasından endişeliyiz.
* Devlet, bu yayını Kürtleri muhatap almadan yapmak istiyor. "Ben kendi Kürtçemi kendim yaratırım" yaklaşımı Kürtleri işin dışında tutmaktır.
* Yetkililerin bizimle, tarih, edebiyat, sanatla ilgili hiçbir kurumumuzla bir temas olmadı. Bu da devletin ciddiyeti ve samimiyeti konusunda kuşkular uyandırıyor.
* Yönetmelikte çocuklara yönelik yayına izin yok. Asimilasyon son hızla sürdürülüyor. Kürt çocukları 10-12 yaşına kadar Türkçe konuşacak, o yaştan sonra da parayla gidip Kürtçe öğrenecekler.
* Bir dil bu şartlarda ayakta duramaz. Bu şartlar 5 yıl Türkiye'ye uygulansa, Türkçe yarı yarıya erir.
* Devlet kursları serbest bıraktı, diyelim ki, radyo ve televizyonlar bu dillerde hizmet verecek. Peki, bunun öğretmenini, spiker ve sunucusunu, yapımcısını hangi merkez hazırlayacak? Hangi Kürdoloji Enstitüsü hazırlayacak? Var mı onun bir teşkilatı? Yok.
Çiçek: Yerel medya bölgesini daha iyi tanır
* Tartışmalardan rahatsızlık duyuyorum. Devlet "Kürt vatandaşlarım var, ben onları ana dilini karşılamalıyım" anlayışını benimsemiyor. Avrupa Birliği'ne iyi görünme çabası var.
* Devlet yetkilileri, açıklama yaparken Kürt dili, Kürtçe gibi kelimeleri ağzına almamak için özel çaba sarf ediyor. Bir Kürt bunları dinlediğinde, "bu düzenlemeler beni de kapsıyor" diyemiyor.
* İnsanlar zaten Kürdistan TV, Roj TV, Mezopotamya TV, Kürt-Sat gibi kanallardan Kürtçe ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Devletin vatandaşlarını kendi kimlikleriyle kabullendiğini görmek istiyoruz. İki yıldır hiçbir uygulama yok.
* Yönetmelikte, yayınlara ilişkin saat, program sınırlama ile yayınların çocuklara yönelik olamaması gibi ölçütler kalkmalı. Ayrıca, içerik olarak haberlere, sağlık, kültür, tartışma, gençlik programları da olması gerekir.
* TRT'den bu yayının teşvik edici olabileceğini ama asıl olarak diğer özel kanalların bunu yapmasını istiyoruz.
* Yerel yayın kuruluşları, TRT'ye göre kendi bölgelerini daha iyi tanıyorlar. O açıdan daha iyi yayın yapma potansiyelleri de var. Yerel medyanın bunu yapabilmesi devletle Kürtlerin bütünleşmesine de daha iyi yansır.
Cevak: TRT ile sınırlı olmasın
* TRT'nin bu yayına başlanması güzel bir şey. Kaygılarım yok değil. Kaliteli programlar yapılmasını istiyoruz.
* Programların dar kapsamlı olmaması; kadın, çocuk, kültür, sanat, sağlık programlarını da izlemek istiyoruz. Birkaç kliple sınırlı olmasından endişeliyim.
* Ancak bu yayınların TRT ile sınırlı kalmaması gerekir. Belirlenen yayın süreleri az ancak bunu da bir başlangıç olarak görüyorum. (BB/EÜ)