Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İstanbul’da Boğaz’da yapılacak üçüncü köprünün ismi ile ilgili hassasiyet gördüğünü söyleyerek çok önemli bir devlet projesine de Hacı Bektaş-ı Veli veya Pir Sultan Abdal ismi verilebileceğini belirtti.
“Belki şöyle yapılabilir, büyük bir devlet projesine Hacı Bektaş-ı Veli, Pir Sultan Abdal ismi verilebilir, çok önemli bir kamu projesine. Bu şekilde başka bir önemli projeye isim verilebilir.”
Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen “Büyük Selçuklu Mirası” projesi tanıtım etkinliğinde basının sorularını cevaplayan Gül üçüncü köprüye verilen “Yavuz Sultan Selim ismi değişebilir mi” sorusuna “Onu bilemem” diye cevap verdi.
“Ama madem vatandaşlarımızın bazılarında hassasiyet oldu. Önemli bir projeye, bir sürü proje yapılıyor, onlardan birisine, Hacı Bektaş-ı Veli ismi verilebilir. Bunlar, büyük insanlardır. Bu şekilde hepimizin kaynaşmasını sağlamamız gerekir.”
Gezi Direnişi
Gül Gezi Direnişi’yle ilgili olarak da sokaklardaki gösterilerin bitmesi gerektiğini ifade etti.
“Bunlar nihayetinde huzuru kaçırmaya başlar. Kimse fark etmiyor ama bunların ekonomiye de zararı oldu. Ben konuşuyorum iş dünyası ile. Dışarıdan büyük tereddütler olmaya başladı. Özellikle yatırımcıların...”
Gezi Parkı projelerinin askıya alındığını vurgulayan Gül, herkesin düşüncesini meşru bir şekilde söylemesi gerektiğini belirtti.
“Bir diyalogun kurulması çok önemliydi. Çok geniş bir şekilde de gördünüz, toplantı yapıldı, dinlendi. Ondan sonra nihayette oradaki bütün bu çalışmalar, yapılacak, yapılması düşünülen projeler bu noktada askıya alınmış oldu. Mesajların dikkate alındığı gözüküyor.”
Sosyal medya
İçişleri Bakanı Muammer Güler’in sosyal medyaya yönelik yasal düzenleme yapılması gerektiği ifadelerini hatılatılması üzerine Gül sosyal medyada kışkırtmacılık yapılmasına izin verilmemesi gerektiğini söyledi.
“Amacımız nedir? Avrupa’da, gelişmiş demokrasilerde geçerli olan hukukun bizde de geçerli olmasıdır.
“Diyelim ki, eğer bir sosyal medya üzerinde çok yanlış mesajlar kasıtlı veriliyorsa, diyelim ki ‘Ben şimdi gördüm, önümde 10 tane insan öldü’ diye birisi böyle bir mesajı yalan bir şekilde vererek bir kışkırtmacılık yapsa bunu kim için, hangi taraf olursa, ne için olursa olsun, neticede böyle bir şeyin halk içinde çok büyük paniklere sebep olacağı için buna muhakkak müsaade etmemek gerekir. Nasıl bir gazetede bunu yapmazsanız, orada yapılmaması gerekir.”
Ölçüsüz eleştiri
Gül’ün görüşünü sorulduğu konular arasında Avrupa Parlamentosu’nun Başbakan Erdoğan’a yönelik eleştirileri de vardı.
Cumhurbaşkanı Gül Türkiye’ye yönelik eleştirilerin ölçüsüz olmamasını istedi.
“Türkiye ile ilgili değerlendirmeler dışarıda da yapılırken, nasıl içeride ölçüsüz bir güç kullanma tanımını yanlış buluyoruz, Türkiye de tenkit edilirken ölçüsüz olunmaması gerekir. Bu herkes için böyledir. Onun ötesinde tabii ki, yani karşılıklı herkes birbirini tenkit edebilir.”
Bir haftalık imaj
Gül son günlerde yaşananlarla ilgili olarak herkesin alacağı dersler olduğunu ama Türkiye’nin imajına zarar verilmemesi gerektiğini de söyledi.
“Şimdi artık hemen toparlanmamız lazım. Yoksa kendi kendimize zarar vermeye başlarız. Kolay değil. İmaj yapmak için 10 sene uğraşırsınız ama onu bir haftada yıkarsınız.
“Noksanlar olabilir, eksikler olabilir. Bunlar başka şeyler. Bunların hepsi düzeltilebilir.
“İnsanlar tabii ki, bir itirazı varsa, barışçıl bir şekilde, şiddete hiç başvurmadan bu itirazlar dile getirilebilir.” (YY)