Cumartesi Anneleri/İnsanları 501. kez İstanbul, Galatasaray’da toplandı, kaybedilişlerinin 19. yılında Dargeçit kayıpları için adalet talebini yineledi.
Ermenek’te hayatını kaybeden işçileri andı, Kobanê’ye desteklerini dile getirdi.
Oturma eyleminde ilk olarak Dargeçit kayıplarından Abdurrahman Coşkun’un yengesi Mukaddes Coşkun konuştu.
“18 yaşındaki Abdurrahman Coşkun yıllar önce annesinin koynundan alındı, birkaç ay önce iki parça kemiğini verdiler. Annem bulunduğu haberi gelince sevindi. Bir annenin çocuğunun kemiklerinin bulunmasına sevinmesi ne demektir!
“Bizim katillerimizi biliyoruz. Söylüyoruz, hala kayıplarınızı kimin aldığını bilmiyoruz diyorlar. Devlet hala susuyor. Senelerce aradık kemiklerine ulaştık, katillerine de ulaşacağız.”
Faili devlet
Oturma eyleminde Dargeçit kayıplarının mezarlarını açtıran ve davalarının açılmasını sağlayan Mardin İnsan Hakları Derneği’nin gönderdiği mektubu Cumartesi İnsanları’ndan Kudret Ünal okudu.
“Zorla kaybettirilme örgütlü, insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur.
Dargeçit’te 30 Ekim 1995’te, Süleyman Seyhan, Mehmet Emin Aslan, Nedim Akyön, Davut Altınkaynak, Seyhan Doğan, Abdurrahman Coşkun, Abdurrahman Olcay ile kayıplarının yerlerini ailelerine söylediği gerekçesiyle öldürülen Uzman Çavuş Bilal Batırır hakkındaki soruşturma 1995 yılında ailelerin yaptığı suç duyurusu ile başladı.
“Ancak 2009’a kadar herhangi bir gelişme kaydedilmeden savcılıkta bekletildi.
“Daha sonra ortaya çıkan tanıklıklar ve 2012’de yapılan kazıda Seyhan Doğan ve Mehmet Emin Aslan’ın, 2013’te yağmur kuyularında yapılan aramada Abdurrahman Coşkun’un cenazelerine ulaşıldı. Süleyman Seyhan’ın cesedi ise 1996’dan sonra Dargeçit’te bir kuyuda bulundu.
“Dargeçit kayıplarının hikayesi zorla kaybettirme olaylarının tipik özelliklerini taşımakta olup bir JİTEM cinayetidir.
“Kayıplar hakkındaki soruşturmanın derhal iddianameye dönüşmesi gerekir. Zorla kaybettirmelerin faili bizzat devletin kendisidir. JİTEM de devletin tetikçisidir.”
Fezlekedeki şüpheliler
Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 501. hafta bildirisinde de İHD Mardin’in çalışmaları sonucu yeniden açılan dosyada ismi geçen şüphelilere değinildi.
“İçlerinde dönemin Dargeçit İlçe Jandarma Komutanı Mehmet Tire ve Dargeçit Tabur Komutanı Hurşit İmren’in de olduğu şüpheliler Dargeçit kayıplarını kasten öldürme ile suçlandı.
Dava yok
“Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığı’nın olaya ilişkin düzenlediği 17.11.2011 tarihli fezleke ise aradan üç yıl geçmesine rağmen, tanıkların verdiği ifade sonucunda üç kaybın kemiklerine ulaşılmasına rağmen davaya dönüşmedi.
“12 Yaşındaki Davut Altunkaynak, 14 yaşındaki Nedim Akyön ve 20 yaşındaki Abdullah Olcay’ın bedenlerine hala ulaşılamadı.”
Yargılama talebi
Bildiride yargıya da seslenildi.
“Yeter artık, kayıplarımızın akıbetlerini evrensel hukuka göre soruşturun, faillerini hakkaniyete uygun yargılayın! Yeter artık, bu toprakları ‘mezarsız ölüler, cezasız katiller’ ülkesi kılan hukuksuzluğa son verin!” (YY)