Anayasanın 32 inci maddesinde yer alan "Düzeltme ve Cevap Hakkı", ancak kişilerin haysiyet ve şereflerine dokunulması veya kendileriyle ilgili gerçeğe aykırı yayınlar yapılması hallerinde tanınır ve kanunla düzenlenir. Düzeltme ve cevap yayınlanmazsa, yayımlanmasının gerekip gerekmediğine hakim tarafından ilgilinin müracaat tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde karar verilir.
Yazılı basında 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 14 üncü maddesinde "Düzeltme ve cevap" hakkı düzenlenmiştir. Bu maddeye göre; süreli yayınlarda kişilerin şeref ve haysiyetini ihlâl edici veya kişilerle ilgili gerçeğe aykırı yayım yapılması halinde, bundan zarar gören kişinin yayım tarihinden itibaren iki ay içinde göndereceği suç unsuru içermeyen, üçüncü kişilerin hukuken korunan menfaatlerine aykırı olmayan düzeltme ve cevap yazısını; sorumlu müdür hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, günlük süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç üç gün içinde, diğer süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren üç günden sonraki ilk nüshada, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorundadır.
Maddenin devamında da yayınlanmama hallerinde yargıya başvurma ile ilgili düzenlemeler yer almıştır. Düzeltme ve cevabın yayınlanmaması durumunda Sulh Ceza ve Asliye Ceza yargıcı yayımlanıp yayınmaması konusunda karar vermektedir.
Özel Radyo ve Televizyonlarla ilgili olan 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun'un 28 inci maddesinde "Düzeltme ve Cevap Hakkı" düzenlenmiştir.
Bu maddeye göre; gerçek ve tüzelkişilerin kişilik haklarına saldırı teşkil eden yayınlar ile gerçeğe aykırı olduğu iddia edilen yayınlara karşı cevap ve düzeltme hakkı tanınması için ilgililer yargı yoluna başvurabilirler. Başvuru üzerine yargı gerekli incelemeyi yapar. Başvuru yerinde görülürse düzeltme ve cevap, saldırı teşkil eden veya gerçeğe aykırı yayının yapıldığı aynı saatte, aynı program içinde yayınlanır. Yayın süresi ve şeklini halin icabına ve delillere göre hâkim takdir eder. Kararlara itiraz yolu açıktır.
2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu'nun (TRT) 27 inci maddesinde de "Düzeltme ve cevap hakkı" yer almıştır.
Eğer TRT yayınlarında bir kişinin haysiyet ve şerefine dokunulması veya kendisi ile ilgili olarak gerçeğe aykırı hususlar bulunması halinde; TRT, o kişinin yayın tarihinden başlayarak yedi gün içinde göndereceği düzeltme ve cevap metnini, Genel Müdürlükçe alınmasından başlayarak üç gün içinde yayınlamakla yükümlüdür. Genel Müdürlük koşulları oluşmamışsa yayınlamakla yükümlü olduğu tarihten itibaren iki gün içinde ilgiliye talebi reddettiğini bildirir. Bunun üzerine talepte bulunan tarafından yargı süreci başlatılabilir.
Bilişim Ağı Hizmetlerinin Düzenlenmesi ve Bilişim Suçları Hakkında Kanun Tasarısı "cevap ve düzeltme" hakkını geniş olarak "hak ihlali" olarak ele almış ve içeriğe erişimin "düzeltilmesi" ve erişimin "engellenmesi" olarak düzenlemiştir. Düzenleme şöyledir:
"İçeriğe erişimin düzeltilmesi ve engellenmesi
MADDE 15 - (1) İçerik nedeniyle hakları ihlâle uğrayan gerçek veya tüzel kişiler, içerik sağlayıcısına, içerik sağlayıcısına erişilemiyorsa yer sağlayıcısına veya yer sağlayıcıya erişilemiyorsa erişim sağlayıcıya başvurarak içeriğin düzeltilmesini isteyebilirler. Bu istem hakkında en geç üç gün içerisinde cevap verilmesi gerekir.
(2) Başvuru sahibinin istemine süresi içinde cevap verilmemesi ya da reddedilmesi hâlinde başvuru sahibi yerleşim yerinde bulunan sulh ceza mahkemesinden içeriğe erişimin engellenmesi kararı verilmesini isteyebilir. Sulh ceza hâkimi bu istemi üç gün içerisinde duruşma yapmaksızın karara bağlar. Sulh ceza hâkiminin kararına karşı itiraz yoluna gidilebilir. İtiraz mercii üç gün içerisinde itirazı inceleyerek karar verir. İtiraz merciin kararı kesindir.
(3) Başvuru, yazılı ya da elektronik imzalı belge biçiminde yapılabilir. Başvuruda, hakları ihlâle uğrayan gerçek ya da tüzel kişinin açık kimliği, yerleşim adresi, başvuru dayanağı olan belgeler, başvuru konusu içeriğin erişim adresi, yer sağlayıcının adı, erişim sağlayıcının adı ve söz konusu olan içeriğin bulunması gerekir.
(4) Hâkimin içeriğe erişimin engellenmesi kararı vermesi halinde, öncelikle içerik sağlayıcı, içerik sağlayıcıya erişilemiyorsa yer sağlayıcı veya yer sağlayıcıya erişilemiyorsa erişim sağlayıcı bu kararın gereğini üç gün içinde yerine getirir."
Maddenin düzenlenme biçiminden ve madde gerekçesinde yer alan açıklamadan da anlaşılacağı üzere; içerik nedeniyle hakları ihlale uğrayanlar bakımından iki aşamalı bir başvuru usulü öngörülmüştür.
Bunlardan ilki birinci fıkrada belirtilen "içeriğin düzeltilmesi" usulüdür. İkincisi ise, birinci aşamadaki başvurunun neticesiz kalması hâlinde yargı yolu ile "içeriğin engellenmesi" usulüdür. Bu düzenleme biçimi ile "bilişim" ya da internet yoluyla yayınlardaki "cevap" ya da "düzeltme" hakkının kullanılması biçimi; yazılı, işitsel ve görsel basından ayrılmaktadır.
İçeriğe erişimin "engellenmesi" de ayrıca hak ihlalinin önlenmesi bakımından kabul edilmiş bir yol olarak gözükmektedir. Maddenin ikinci fıkrasıyla, birinci fıkrada belirtilen erişimin "düzeltilmesi" yolundan bir sonuç alınamaması hâlinde erişimin engellenmesi yoluna ne suretle gidileceğine ilişkin ayrıntılı düzenlemelere yer verilmiştir. Madde düzenlemesiyle, hakları ihlale uğrayanlar yerleşim yerinde bulunan sulh ceza mahkemesine başvurarak içeriğin engellenmesini talep edebileceklerdir.
Tasarı 16 ıncı madde ile; erişim sağlayıcılarının bu Kanunun uygulanmasına ilişkin faaliyet ve işlemlerinin denetimini Telekomünikasyon Kurumuna vermektedir. (Fİ/EÖ)