Erkeklerin kadınlardan daha kısa süre yaşaması uluslararası bir araştırmaya konu oldu. Bu farkın kökeninde ne olduğunu Almanya’daki Max Planck Evrimsel Antropoloji Enstitüsü’nden bilim insanları inceledi. Yanıtı ise insanlık tarihinde değil hayvanlar aleminde aradılar.
Hangi cinsiyetin daha uzun yaşadığını bulmak için incelenen 1176 memeli ve kuş türü arasında, dişi memeliler erkeklerden ortalama yüzde 13 daha uzun yaşarken, kuşlarda erkeklerin yaklaşık yüzde 5 daha uzun yaşadığı görüldü.
Araştırmacılar, erkek memelilerin, geyiklerin boynuzlarını birbirine vurması gibi enerji gerektiren çiftleşme ritüelleri gerçekleştirdiğini ve bunların genellikle yaralanma ve kısa ömürlere yol açtığını ortaya koydu. Bilim insanları araştırdı: Tek eşli erkekler daha uzun yaşıyor.
Memelilerde dişiler yüzde 12 daha uzun yaşıyor
Science Advances adlı hakemli dergide yayımlanan araştırma, binden fazla hayvan türünü inceleyerek hangi evrimsel özelliklerin bir cinsin diğerinden daha uzun yaşamasına yol açtığını inceledi. Kadınların neden daha uzun yaşadığı sorusunun peşinden giden bilim insanları bulgularda genetik faktörlerin yanı sıra tek eşlilik ve ebeveynlik davranışlarının da yaşam süresinde önemli rol oynadığı kanısına vardı.
İnsanlarda kadınlar ortalama olarak erkeklerden 5,4 yıl daha uzun yaşıyor. Ancak bu fark yalnızca insanlara özgü değil. Memelilerin yüzde 72’sinde dişiler, erkeklerden ortalama yüzde 12 daha uzun yaşıyor. Bazı türlerde, örneğin geyiklerde, dişilerin ömrü erkeklerin iki katına kadar çıkabiliyor.
Kuşlarda ise tablo tersine dönüyor: Türlerin yüzde 68’inde erkek kuşlar dişilerden ortalama yüzde 5 daha uzun yaşıyor.
Genetik faktörler etkili ama tek başına açıklayıcı değil
Araştırma ekibinden Dr. Johanna Staerk, BBC Science Focus’a yaptığı açıklamada, kromozomların bu farkta önemli bir rol oynadığını, ancak tek başına açıklayıcı olmadığını söyledi.
“Memelilerde dişiler iki X kromozomuna sahipken erkeklerin yalnızca bir X ve kısa bir Y kromozomu var. Bu nedenle erkeklerde X üzerindeki zararlı mutasyonlar telafi edilemiyor,” diyen Staerk, ayrıca "zehirli Y hipotezi"ne de dikkat çekti. Bu hipoteze göre Y kromozomu, yaşlanmayı hızlandıran genetik unsurlar taşıyor olabilir.
Kuşlarda ise durum tam tersi: Erkeklerde iki Z kromozomu bulunurken dişilerde biri yerine kısalmış bir W kromozomu var. Ancak bu durumda tüm kuşlarda erkeklerin daha uzun yaşaması gerekirdi; oysa bazı yırtıcı kuş türlerinde dişiler hem daha büyük hem de daha uzun ömürlü.

Dünyanın en kurak çölü Atacama'da çiçekler açtı
Üreme bir strateji gerektiriyorsa ömür süresi değişiyor
“Memelilerin çoğu tek eşli değil,” diyen Staerk, şöyle ekledi: “Erkekler eş bulmak için yele, boynuz gibi özelliklere yatırım yapıyor, rakiplerle dövüşüyor. Bu da yaralanma riskini artırıyor ve ömürlerini kısaltıyor.”
Bu yüzden güçlü ve çekici erkekler daha çok yavru sahibi olsa da, bu uğurda harcadıkları biyolojik enerji yaşam süresini azaltıyor. Oysa tek eşli türlerde bu rekabet zayıf, dolayısıyla erkekler daha az “bedel” ödüyor ve cinsiyetler arasındaki yaşam farkı azalıyor.

Doğa korumacı ve hayvan davranışı uzmanı Jane Goodall hayatını kaybetti
Bakım veren cins daha uzun yaşıyor
Araştırmanın bir diğer dikkat çekici bulgusu, ebeveynliğin ömrü kısaltmadığı, aksine uzattığı yönünde. Staerk, “Genellikle bakım veren cinsin daha uzun yaşadığını gördük,” diyor.
Örneğin yavru şempanzeler annelerinin yanında 10 yıla kadar kalabiliyor. Bu da annenin uzun yaşamasının, yavrunun hayatta kalma şansını artırdığı anlamına geliyor.
Sonuç olarak araştırma, erkeklerin daha uzun yaşamasının yolunun tek eşlilikten ve iyi ebeveynlikten geçtiğini öne sürüyor.
*Bu haber BBC Science Focus, Independent ve Science Advances sitelerinden çevrilerek derlenmiştir.
(NÖ)

