İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Diyarbakır Tabip Odası'nın Mardin'deki Bilge köyünde üçü hamile 44 kişinin öldürülmesiyle ilgili raporu, "Bu katliam bir kez daha göstermiştir ki, koruculuk sistemi kardeşi kardeşe kırdıran bir sistemdir; kaldırılmalıdır" diyor.
İHD'den Ali Akıncı ve Erdal Kuzu, Tabip Odası'ndan Dr. Cengiz Günay'dan oluşan heyet, en az bir buçuk saat sonra olay yerine giden Seyhan Jandarma Karakolu'nun "ciddi ihmali" olduğu kanısında.
Heyetin olayla ilgili aydınlatılması gerektiğini düşündüğü bazı noktalar şöyle:
- Karakola olayın meydan geldiği hemen haber verilmesine rağmen, olay yerine neden bir iki saat sonra intikal edilmiştir?
- Olayın failleri nerede, nasıl ve kimler tarafından yakalanmıştır?
- Olay öncesi ve sonrası karakoldaki görevlilerle zanlılar arasındaki telefon görüşmeleri yapılmış mıdır?
- Zanlıların kendi aralarındaki telefon görüşmeleri tespit edilmiş midir?
- Mardin Ağır Ceza Mahkemesi'nde Bilge Köyü ve Sultan Köyü civarında bulunan Botaş petrol boru hattından çalınan petrol nedeniyle açılan üç davada etkin bir yargılama yapılmış mıdır? Petrol çalınmasının engellenmesi için etkin önlem alınmış mıdır?
- 1992 yılından bu güne kadar bu köylülerin karıştığı olaylar, suçlar nelerdir? Bunun dökümü var mı?
- Yasal olmayan bir şekilde petrol arıtma tesisi kurulmasına ilişkin iddialarla ilgili yürütülmüş bir soruşma var mıdır?
- [Olaydan sonra tutuklanan ve daha önce hakkında petrol hırsızlığıyla ilgili dava açılan koruculardan] M. Sait Çelebi'nin bugüne kadar karıştığı suçlar nelerdir, jandarmayla ilişkileri ne düzeydedir? Jandarma istihbaratında çalışmakta mıdır? Bu olay öncesi ve sonrasında kimlerle görüşmeler yapmıştır?
- Saldırıya kaç kişi katılmıştır?
- Olayda kullanılan ve 19 Mayıs tarihinde saldırıyı gerçekleştiren kişilere ait yerlerde bulunan silahların envanteri, kaynağı nedir ve silahlar kime aittir?
"Basit rant kavgası değil"
Raporda varılan kanaatlerden bazıları da şöyle:
- Olay basit bir rant kavgası ve paylaşımı sonucu meydana gelmemiştir. Bizzat devletin verdiği silah ve sağladığı güç nedeniyle korucular tarafından işlenmiştir.
- Katliam töre, namus gibi gerekçelerle açıklanamaz. Arkasındaki gerçek nedenlerin ortaya çıkarılması gerekmektedir.
- Koruculukla bu katliam arasındaki bağlantı güçlü olduğundan, köyde daha öncede meydana gelen benzeri ölüm ve yaralama olayları da bu kapsamda değerlendirilmelidir.
- Köyde koruculuk kabul edildikten sonra, ölüm, yaralama, baskı, rant elde etme ve zorla göçertilme, mala el koyma, komşu köylülere zarar verme artmıştır.
- Koruculuğu kabul ettiği tarihten bugüne kadar Çelebi ailesinin ve bağlantısının olduğu sivil ve resmi kişilerin banka hesap hareketleri incelenmelidir.
"Korucular rehabilite edilmeli"
Heyet, koruculuğun kaldırılmasını isterken, "Rehabilite edilmesi amacıyla tarım, orman gibi farklı kurum ve alanlarda istihdam edilmelidirler. Üretimden koparılan bu insanlar tekrar topluma yararlı birer birey olarak kazandırılmalıdır" diye yazdı. (TK)