Yıl biterken gelenektir, neler yaşandı, hangi haberlere, nasıl konu oldular diye bir özet yapmak.
bianet okurlarının yıl içinde en çok okuduğu haberler, yaşanılan yılın özetini yapıyordu 2013 yılına kadar. Sonraki yıllarda okur tercihleri bizim “arşiv çalışmaları”na, “zamansız ya da her zaman gündem olan haberler”e yöneldi. 2018’de de önce dört-beş yılda olduğu gibi en çok okunan haberler arasında bu yıl içinde yapılan haberler azınlıkta kaldı.
Bu eğilim bu ülkede temel sorunların çözülmesinde adım atılamadığı ya da bu meselelerde her geçen gün daha da geri düşüldüğünü gösteriyor olabilir. Çok okunanlar arasında 2018’de üretilen haberler de aslında farklı bir tablo çizmiyor.
Seçim – Adil Seçim Platformu
Çok okunan ilk 10 haber arasına giren 2018 tarihlilere bakıldığında ilk sırada, 24 Haziran 2018 Pazar yani seçim günü saat 19:40’da yayınlanan “Adil Seçim Platformu'na Göre Seçim Sonuçları” başlıklı haberi görüyoruz.
Hatırlanacağı üzere Adil Seçim Platformu, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) tarafından seçim sonuçlarının takibi için kurulmuştu. Son 10 yılın en büyük soru işareti “seçimlerin adil olup olmadığı”, “oyların doğru sayılıp sayılmadığı” noktasında düğümleniyor. Seçmenin bir bölümü sandıkların açılmasından bir iki saat sonra sonuçların açıklanmasını şüpheli buluyor. Bu konuda yetkilendirilmiş kurumlar bu konuda yıllardır süren tartışmayı bitirecek açıklamayı yapamıyor; muhalefet ise alternatif bir denetleme mekanizması kuramıyor. Adil Seçim Platformu yanıt olabileceği umut edilen bir oluşumdu. Dolayısıyla seçim sonuçları hakkında yaptıkları ilk açıklama okurun rağbet etmesine neden oldu. Ancak ilerleyen saatlerde platform verileri güncelleyemedi. 27 Haziran günü yaptıkları açıklamada topladıkları veriyi işlemesi için üretilen yazılımda hata yaşandığı belirtildi.
TIKLAYIN - İl İl 1 Kasım – 24 Haziran Partilerin Oy Değişimleri
Seçimle ilgili bir başka not ise şu: Önceki seçimlerde nihai sonuçların verildiği haberler bianet’in o yıl en çok okunan haberleri arasına giriyordu. 2018’de ise 24 Haziran seçim sonuçları ilk 100 arasında bile değil. Buradan okur seçim sonuçlarını eskisi kadar merak etmiyor sonucu çıkarılabilir ya da seçim sonuçlarını başka mecralardan okumayı tercih etmiş olabilirler.
Akademi baskı altında
2018 tarihli diğer çok okunan yazı Kerem Altıparmak’ın Ankara Üniversitesi’ndeki görevinden istifasını duyurduğu “Bir Veda Yazısı” başlıklı makalesi oldu.
“Dayanamayıp, yenik düştüğüm için değil tam tersine hakikati daha özgürce savunabilmek için bilime daha yakın olabilmek için üniversiteden ayrılıyorum” diyordu Altıparmak neden istifa ettiğini açıklarken.
1 Eylül 2016'dan itibaren Olağanüstü Hal Kapsamında ilan edilen toplam 12 KHK ile yükseköğretim kurumlarındaki görevlerinden ihraç edilen akademisyen sayısı 9 Temmuz 2018’de yayınlanan 701 nolu KHK ile 6 bin 81’e ulaştı.
"Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisini imzalayan akademisyenler 20+8 boyunca adliyede mesaidelerdi. Akademisyen yargılamaları 5 Aralık 2017'de başladı. 27 Aralık itibariyle mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 444 oldu. 64 akademisyen 1’er yıl 3’er ay; 3 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay; 1 akademisyen ise 2 yıl 3 ay; 1 akademisyen 2 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum oldu.
TIKLAYIN - Barış Akademisyenlerinin Beyanları
Kerem Altıparmak tüm bu işten çıkartmalar ve yargılanmalar dalgasının dokunmadığı nadir muhalif akademisyenlerdendi. Onun istifası akademinin artık bildiğimiz akademi olmadığını da söylüyordu.
Hapse giren Türkiye
İlk 10’a giren üçüncü ve son haber, “24 Haziran'da Tutuklu ve Hükümlüler Oy Kullanabilecek mi?” başlıklı haberdi. Nedeni ise basit: Avrupa Konseyi’nin Türkiye hapishanelerine dair raporu 6 Aralık 2018’de yayınlandı. Özeti şu “Mahpus Sayısı 10 Yılda Yüzde 220 Arttı”. Bu araştırma 2005-2015 yılları arısını kapsıyor. Darbe girişimi soruşturmalarıyla oranın daha da yükselmiş olacağı kolayca tahmin edilebilir.
2005’te 54 bin 296 olan tutuklu ve hükümlü sayısı 2015’te 173 bin 522’ye çıkmıştı. 18 Nisan 2018 günü Anadolu Ajansı’nın İçişleri bakanlığı açıklamasına dayanarak verdiği rakama göre 15 Temmuz Darbe Girişimi soruşturmalarında tutuklanan kişi sayısı 77 bin 81.
Kudüs
Çok okunanların ilk sırasında “Kudüs’ün Önemi ve Kısa Tarihi” var. Ekin Karaca 7 Aralık 2017’de yapmıştı. ABD Başkanı Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararının ardından gündemin ilk sıralarına yerleşince haberleri destekleyecek bilgiler vermek için hazırlanmıştı. 2018 boyunca okundu bu haber.
Kudüs meselesi Filistin-İsrail sorunun başladığı 1897’den beri olduğu gibi 2018 boyunca tartışılmaya devam etti. 14 Mayıs 2018 günü ABD, büyükelçiliğini taşıdı. Filistinliler bu kararı protesto etmek istedi. İsrail ordusu göstericilere ateş açtı. 15 Mayıs günü en az 59 Filistinli gösterici İsrail askerleri tarafından öldürülmüştü.
TIKLAYIN - İsrail-Filistin Sorununun Tarihçesi: 1897'den 2018'e
Nâzım Hikmet
İkinci sırada ise yazar, çevirmen Mehmed Fuad’ın kaleminden “Nâzım Hikmet'in Yaşam Öyküsü” var. 2 Haziran 2001’de yayınlanan bu yazı, bianet’in tüm arşivinin en çok okunanları arasındı. Ama 2018’de en çok okunanların ikinci sırasında.
Nâzım neden okunuyor diye sormak abesle iştigal olabilir.
Bir şiirini anımsayalım, 2018’e dair sonuç çıkartmak güç olmasa gerek. Örneğin “Umut” adlı şiirinden şu iki kıta…
“İşler atom reaktörleri işler,
Yapma aylar geçer güneş doğarken
Ve güneş doğarken çöp kamyonları,
Ölüleri toplar kaldırımlardan,
İşsiz ölüleri aç ölüleri.
…
Ve güneş doğarken devlet adamı,
Konağına döner bir ziyafetten.
Ve güneş doğarken kuşlar ötüşür.
Ve güneş doğarken güneş doğarken
Genç bir ana bebesini emzirir.”
Ağırlaştırılmış müebbet
Çok okunanlara 21 Ekim 2014’te yayınlanmış bir makale girdi 2018’de: "Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Ne Demek?"
Avukat Gülizar Tuncer’in yazdığı makalenin özeti şu: “Ağırlaştırılmış müebbet hapis mahkumların havalandırma, sohbet, arkadaş ve akraba ziyareti, haberleşme gibi tüm hakları kısıtlı. 23 saat boyunca tek başına yaşamak zorundalar, sürekli bir ‘hücre hapsi’ içerisindeler”.
“Hapse Giren Türkiye”nin bu makaleyi okuması şaşırtıcı değil.
Maraş Katliamı
2018’in çok okunanlarına 10 yıl öncesinden bir yazı girdi: “Maraş Katliamında Neler Olmuştu?”
Sosyalizm ve Toplumsal Mücadeleler Ansiklopedisi'nin 7. cildinden derlenen ve 16 Aralık 2008’de yayınlanan yazı, bu yıl çok okundu. Toplumsal travmaların kendiliğinden geçmesi beklenemez. Hele özellikle üstü kapanıyorsa. 19 Aralık 1978’de yaşanan katliamda neler yaşandığını öğrenmek bugün için ipuçları barındırıyor tabii ki…
Bir gün bu kabustan uyanmak
Manidar bir haber var sırada “Bir Gün Uyanmayı Bekleyen Dondurulmuş İnsanlar”.
21 Ocak 2017 tarihli. O dönem bianet’te staj yapan Şimal Parlak önermiş ve yapmıştı haberi. Dünyanın dondurulmuş ilk insanı James Bedford, cryo tüpü içindeki bekleyişinin 50. yılını tamamlamıştı o günlerde. Bir canlıyı dondurmak mümkün ama tekrar hayata döndürme konusu biraz karışık. Niye okudu bu haber diye düşünmek ve bir sürü ders çıkartmak mümkün.
Diploma meselesi
Sadece katliamların üzerini değil tüm toplumu ilgilendiren tartışmaların üzerini de kapatmaya çabalayan bir ülke Türkiye. Çok okunan haberlerde sırada son yılların çözülemeyen bir sırrı var: Recep Tayyip Erdoğan üniversite mezunu mu, değil mi?
Haberin başlığı “ÜNİVDER’den Erdoğan’ın Diploma Meselesine İlişkin Açıklama”. Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği’nin haklı soruları, haksız yere alamadığı yanıtları var haberde.
Çevre, iklim ve havaya dair her şey
Son sırada tüm dünyayı ilgilendiren ama çözümünde çok da adım atılamayan bir sorun var: “Kyoto Protokolü: Nedir, Ne Değildir?” Haber 15 Şubat 2005’te yapılmış. Haberin kaynağı BBC.
Kyoto Protokolü 1997 imzalanmıştı. Sera etkisi yaratan gazların salımlarını (emisyon) kısmak üzere sanayileşmiş ülkelere çeşitli hedefler belirleyen uluslararası anlaşma neden bu tarihte haber olmuştu? Çünkü 16 Şubat 2005’te bu anlaşma uluslararası anlamda bağlayıcılık kazanacaktı. Kyoto Protokolü’nün işleyişindeki problemler 2001 yılında salımın en büyük suçlularından ABD’nin protokolden çekilmesiydi. Dönemin başkanı George W. Bush, protokolü uygulamaya kalkmanın ABD ekonomisine ağır hasar vereceğini söylüyordu. 2018’de neler mi oldu? bianet’e her hafta “Havaya Dair Her Şey” adlı köşesinde Can Tonbil yazıyor. Can Tonbil 2018 biterken bir de özet yaptı. Buradan okuyabilirsiniz. (HK)