Ayşegül Özbek'in editörlüğünde hazırlanan biamag'da bu hafta okuyacaklarınız şöyle:
Aykan Sever, Brezilya seçimleri üzerine yazdı: Tabii ki hepimiz sevinmeliyiz en azından bir neo-faşist seçimi kazanamadı. Bu az şey değil. Fakat bu yine de gerçekleri görmemizi engellememeli.
Şadiye Dönümcü Akdeniz Heykeli'nin "davetiyle" girdiği "Hayat Ölüm Aşk Adalet" sergisini yazdı: Hak ve adalet arayışına saygı/selam duruşu.
Yeşim Özdemir "İç seslerim öfkeli biraz..." diyor ve yaşadığımız suskunluk sarmalını Özcan Alper'in ödül konuşması sonrasında yaşananlar üzerinden anlatıyor.
Hüseyin Bul, Mustafa Orman'ın ilk romanı "Annem Gittiğinden Beri Çiçek Ekmiyoruz Bahçeye"yi yazdı.
Menekşe Toprak, Suat Derviş'i merkezine alan romanı "Dejavu" Evrim Kepeknek'e anlattı.
Yıllarca avukatlık yaptıktan sonra geçen mayıs ayında Beyoğlu'nda hayallerindeki kitapçıyı, Frankeştayn Kitabevi'ni açan Ayşe Tümerkan, Ece Deniz'in sorularını yanıtladı.
Hüseyin Şengül yazısında, "Nazım, Kavala, Demirtaş gibiler siyasetin örsünde dövülürken insani olanı büyüten bir yüreğe sahipler. Bundandır işte Kavala'nın önce annesini görmek istemesi ve Gezi'ye gidip ağaçları seyretmek istemesi" diyor.
bia Atölye'den Gökçe Akgöl, kürtaj hakkı üzerine Kadının İnsan Hakları – Yeni Çözümler Derneği'nden Ezel Buse Sönmezocak ile konuştu.
Amsterdam Uluslararası Belgesel Festivali'nin bu seneki onur konuğu, sözünü sakınmayan ödüllü belgesel yönetmeni Laura Poitras. Murat Türker bu hafta Poitras seçkisi üzerine yazdı.
Ahmet Güneştekin'in İzmir'de açtığı yeni sergisi "Gavur Mahallesi"ni Şeyhmus Diken aktarıyor: Tabuttan bavula "karayazı"...
(AÖ)
