Kumkapı'daki Su Ürünleri Hali'nin Beylikdüzü'ne taşınmak istenmesine tepki var.
Kumkapı'daki 30 yıllık hal, ihtiyacı karşılayamadığı gerekçesiyle Beylikdüzü'nde Dereağzı Mahallesi sahiline taşınmak istiyor. Yeni hal için 260 bin metrekarelik alanda deniz doldurulacak.
Balıkçı barınağı, su ürünleri tesisi, mendirek, çekek yeri, iskele, yanaşma yeri, dalgakıran, kayıkhane, depo, otopark gibi yapıların kurulacağı halin kapasitesinin 100 bin ton olması planlanıyor.
İmza kampanyası ile seslerini duyurmak isteyen Beylikdüzü'nde yaşayanlar adına bianet'e konuşan Emre Senan şöyle dedi:
"Beylikdüzü sahilimizin bu şekilde dolgu ile ziyan edilmesini istemiyoruz. Burada istihdam yaratılacağından, yat limanı yapılarak ilçeye hareketlilik sağlanacağından bahsediliyor. Söylenenin aksine bu hal hem denizi doldurarak çevreye zarar verecek hem de ilçeye."
"Ürünler su değil, karayolu ile geliyor"
Yeni halin ortaya çıkarabileceği sonuçlar üzerine hazırlanan raporda şu noktalara dikkat çekiliyor:
Birinci nokta, rapora göre İstanbul'a gelen su ürünlerinin yaklaşık yüzde 90'ı sanıldığının aksine su yolu ile değil karayolu ile geliyor. Çünkü bu ürünlerin büyük bir kısmı Karadeniz ardından da Ege ve Akdeniz'den sağlanıyor. Bu nedenle su ürünleri halinin deniz kenarına yapılmasının gereksiz olduğu belirtiliyor.
Üstelik, Beylikdüzü'ne ana arterlerden ulaşımın zor olduğu, şehir içi yolların kullanıldığı hatırlatılarak yüzlerce kamyon ve tırın, gece 12'den sabah 5'e kadar ilçede taşımacılık yapmasının sıkıntı yaratacağı söyleniyor.
Halin, sahil yerine Anadolu ve Avrupa yakalarında ulaşım açısından kolaylık sağlayabilecek TEM Otoyolu gibi ana arterlerin yanına yapılabileceği ifade ediliyor.
"Doğal akıntı bozulacak, su ürünleri tehlikede"
İkinci önemli nokta ise yeni halin yapılacağı yer Büyükçekme Koyu'nun ucunda yer alıyor. Göl ile denizin kesiştiği bu noktada doğal akıntı mevcut. Denize yapılacak dolgu ile doğal akıntı bozulacak.
Doğal akıntılar ve denizin doğal halinin dışardan müdahalelerle değişikliğe uğratılması, bölgede yaşayan su ürünleri florasının üreme ve yaşama seyirlerini ciddi anlamda tehlikeye atacak. Ayrıca dünyanın sayılı göl ve deniz birleşim yerlerinden olan Büyükçekmece körfezinde, doğal akıntılarının engellenmesi sebebi ile ileridi telafisi imkansız deniz ve körfez kirliliği meydana geleceğine dikkat çekiliyor.
Üçüncü nokta ise sahilini kaybedecek ilçenin nüfusunun artmasıyla birlikte sürdürülebilir yaşam kalitesini kaybetme ihtimali. (NV)