Boğaziçi Üniversitesi, Sosyolog Dr. İsmail Beşikçi, moleküler biyoloji alanında çalışan Prof. Dr. Engin Bermek ve tarihçi Prof. Dr. Zeynep Çelik’e fahri doktora unvanı verdi.
Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanlığı’nın önerisi ve Boğaziçi Senatosu’nun kararı ile belirlenen isimlere unvanları dün üniversitede gerçekleştirilen törenle verildi.
Rektör Gülay Barbarosoğlu, “Bugün Fahri Doktora unvanı verilen üç isim de sergiledikleri onlarca eserle bilimsel, toplumsal hayata yön vermiş hatta siyasal paradigmaların yıkılmasında önemli rol oynamıştır” dedi.
Beşikçi: Devlet özgürlüklere engel
Türkiye’de sosyal bilimlerin gelişmesine yaptığı katkılardan dolayı bu unvana layık görülen Beşikçi Türkiye’de bilim özgürlüğünün, akademik özgürlüğün ve ifade özgürlüğünün olmadığını ve bunun birçok sebebinin olduğunu dile getirdi.
“Bilim saçmalayabilme, yanlış yapabilme, suç olanı söyleyebilme özgürlüğüdür. İfade özgürlüğü sınırlı ise bilimin gelişmesi mümkün değildir. İfade özgürlüğü yoksa akademik özgürlük diye bir kavram da oluşamaz. Bu bütün toplumlar için geçerlidir.
Beşikçi devletin, üniversitelerin ve YÖK’ün ifade ve akademik özgürlük önünde hep engel teşkil ettiğini, 12 Eylül darbesi sonrası üniversitelerin Kenan Evren’e fahri hukuk doktorası vermek için yarıştığını anlattı.
“1960’larda kitabın sakıncalı ya da sakıncalı olmadığı hakkında raporlar yazılıyordu. Kitaplar her şekilde eleştirilebilir ancak içinde bir suç unsuru aramak bilim sınırlarının dışındadır.”
Çelik: Rahat akademik ortam yok
Prof. Dr. Çelik 30 yıldır Osmanlı kent, kültür ve zihniyet tarihi alanlarında öncü ve özgün çalışmaları ve Osmanlı tarihçiliğinin kendi sınırlarını aşarak dünya tarihçiliğiyle eklenmesi yönündeki katkıları nedeniyle "fahri doktora" unvanına layık görüldü.
Çelik, mimarlık tarihinin mimarlığı geliştirmek adına önemli bir rol oynadığına dikkat çekti.
"Mimarlık tarihçileri uzun yıllardan beri sanat tarihinin peşine takılmıştır. Bugün rahat bir akademik ortamları yok. Stilleri incelemekten uzaklaştılar. Sosyal ve ekonomik konulara eğiliyorlar. Bu yönden mimarlık tarihi daha da çok üzerine düşünülmesi irdelenmesi gereken bir daldır.”
Bermek: Zorluklarla karşılaştık
Prof. Dr. Engin Bermek de Türkiye’de Moleküler Biyoloji araştırma alanının açılması, bu alandaki bilimsel çalışmaların yaygınlaştırılması, değerli bilim insanları yetiştirilmesine imkan veren kurumların oluşturulmasına katkıları ve Moleküler Biyoloji alanında uluslararası kuruluşlarda Türkiye’yi en iyi şekilde temsil etmiş olması nedeniyle Fahri Doktora unvanını aldı.
Bermek bu ünvanla onurlandırılmanın kendisini 1977’de Erdal İnönü ile yaptığımız toplantılara götürdüğünü söyledi.
"Moleküler biyoloji dalı henüz Türkiye’ye gelmemişti. Erdal Bey’in ileri görüşlülüğü sayesinde çok önemli adımlar atıldı. Planlar ortaya koyuldu. Büyük zorluklarla karşılaşmamıza rağmen yıllar sonra değerli bilim insanlarının burada yetiştiğini görmekten büyük mutluluk duyuyorum.” (BK)