Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 12 Eylül davasının 13. duruşması bugün görüldü.
Sanıklar, dönemin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya yine duruşmaya katılmadı.
Mahkeme salonunda, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi ile hayatını kaybeden Berfo Kırbayır’ın oğlu Cemil Kırbayır müdahil olarak bulundu.
Saat 14:10’da başlayan duruşmada, Cumhurbaşkanlığı’na yazılı gönderilen müzekkereye cevaben Fahri Korutürk ve Kenan Evren’in arşivinde bulunan belgelerin taranarak CD halince mahkemeye gönderildiği açıklandı.
Genelkurmay Başkanlığı’ndan da 15 sayfalık belge mahkemeye ulaştı.
Ayrıca, iki sanığın Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunarak yargılamaya itiraz ettiği ifade edildi.
“Berfo Ana artık yok”
Müdahil avukatlardan Ömer Kavili, “Berfo Ana (Kırbayır) mahkemeye geldiğinde ayakta alkışlamıştıç o şimdi yok. bu dava acıların, acı çeken insanların yaşamı sona ermeden sonuçlanmalıdır” dedi.
Sanık avukatlarından Bülent Hayri Acar ise iddianamede 1 Mayıs 1977 katliamının yer almasına itiraz etti:
“Münşir Kaya Canbolat, dönemin savcısı Muhittin Cenkdağ ve Muhittin Tütücü’nün tanık olarak dinlenmesini istiyoruz. Bizi burada ilgilendiren müvekkillerimin bu olayla ilgili olup olmadığıdır. Eğer bir suçları olduğu kanıtlanırsa cezalarını çekerler.”
“Evren’in evinde arama yapılsın”
Avukat Aydın Erdoğan, Hasan Duman isimli tanığın verdiği ifadeyi okudu. Duman’ın ifadesine göre, “Kenan Evren 1979’da ‘YURT-KOR’ isimli bir plan oluşturdu. Planın amacı vatandaşlar arasında çatışma çıkarmaktı. Plan, Genelkurmay Başkanlığında.”
Avukat Mehmet Horus da belgeye dayanarak şunları söyledi:
“Darbe planı sadece Bayrak Harekat Planı’ndan ibaret değil. Evren’in anılarına ilişkin kitabından anlaşılacağı üzere Turhan Feyzioğlu ve Mehmet Emin Paksüt darbenin fikir babalığını yaptılar. Yine kitaptan anlaşılacağı üzere, Rauf Tamer, Mehmet Barlas, Güneri Civaoğlu ve Oktay Ekşi de darbenin halkla ilişkiler kısımını yürüttü. Bunları söylememin nedeni, darbenin şemasını çizmektir.”
Horus, yeni belgeler istenecekse, Kenan Evren’in evinin aranmasının yeterli olacağını söyledi.
“Deliller yeterli, mütalaa verelim”
Avukat Öztürk Türkdoğan da yargılamanın geldiği bu aşama itibariyle delillerin yeterli olduğunu söyledi:
“Artık dosya mütalaa için Cumhuriyet Savcılığına ve bize verilmelidir. Hasan Duman’ın gönderdiği belgeyle ilgili olarak bir ara karar çıkarılmalıdır.”
“Genelkurmay’ın bu belgeyi imha edip etmediğine ilişkin bir arama yapılmalıdır.”
Avukat Müşir Deliduman, sanıkların rütbelerinin geri alınmasını talep etti.
Müdahil avukatlardan Arif Ali Cangı da “Yeni bir Türkiye’nin kurulması 12 Eylül ile yüzleşmekten geçiyor, mahkemeniz 12 Eylül darbesini gerçekten yargılamalıdır” dedi.
Avukat Şenal Saruhan da bu davanın sıradan bir hukuk davası olmadığını, siyasi bir dava olduğunu, yeni araştırmaların davaya katkısının bulunmadığını ifade etti:
“Dava uzadıkça mağduriyetler daha da artıyor, dava bir an önce sonuçlanmalı.”
Savcı mütalaasını verdi, davaya katılma taleplerinin, davanın geldiği durum göz önüne alınarak reddini istedi.
Ayrıca, Kenan Evren’in evinde arama yapılmasının ancak bir soruşturmaya konu olabileceği gerekçesiyle reddini ve Hasan Duman’ın gönderdiği mektupla ilgili olarak araştırma yapılması için Genelkurmay’a yazı gönderilmesini istedi.
Mahkeme heyeti de savcının mütalaası yönünde karar verdi, Evren’in evinin aranması talebi reddedilirken, iki sanığın da 21 Haziran’da görülecek 14. duruşmaya video-konferans yoluyla katılmasına karar verildi. (AS)