Fotoğraf: CPT 2021 Genel Faaliyet Raporu
Haberin Kürtçesi için tıklayın
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, önceki gün Ankara Hakimevi'nde Adalet Bakanlığı personeliyle bir araya geldiği iftar programında "Altını çizerek söylüyorum, Türkiye cezaevlerinde işkence, kötü muamele yoktur. İşkence ve kötü muameleye sıfır toleransla yaklaşılmaktadır." dediği sırada Avrupa Konseyi, İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) Başkanı 2021 Genel Faaliyet Raporunu Avrupa Konseyi Bakan Yardımcıları'na sunmuştu.
Ancak 21 Nisan Perşembe günü yayınlanan CPT Raporu Bekir Bozdağ'ın hiçbir dayanak ileri sürmediği "işkence yok" açıklamalarını çelen bir tablo ortaya koyuyordu.
CPT'nin en çok ziyaret ettiği Avrupa Konseyi ülkesi Türkiye
CPT, ağırlık merkezini Avrupa cezaevlerindeki aşırı kalabalık ve insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamelelerin oluşturduğu 2021 raporuna temel teşkil eden ülke ziyaretleri tablosunu da yayınladı.
Buna göre 47 Avrupa Konseyi ülkesi arasında en az ziyaret edilen, dolayısıyla işkencenin önlenmesiyle ilgili sorunlarla en az karşılaşan ülke Andorra. CPT bu ülkeye 4 periyodik ziyaret gerçekleştirmiş, hiç ani ziyaret yapmamış, 4 rapor yollamış, 4'ü de yayınlanmıştı.
En çok periyodik ziyaret gerçekleştirilen ikinci ülke olmakla birlikte -birinci 9 ziyaretle Britanya- Türkiye 24 ani ziyaret ve 30 raporla işkencecilerin yol açtığı sorunlarda başı çekiyor. Bu raporların 27'sinin yayınlanmasına karşın 3'ünün yayınlanmasına izin vermemiş olması Türkiye'nin CPT raporlarında utanç duyacağı, itibar kırıcı durumların çokluğuna işaret eden anlamlı bir ölçü oluşturuyor.
Ankara CPT raporlarının yayınlanmasına izin vermemek açısından Rusya'nın gerisinden gelmekle teselli bulabilir. Rusya 22 ani ziyaret ve yalnızca 4'ünün yayınlanmasına izin verdiği 26 raporla işkencecilikte özel bir yere sahip. Bu iki ülkeyi, Britanya, Yunanistan, Ermenistan, Azerbaycan, Bosna Hersek, Bulgaristan, İtalya ve Moldova izliyor.
Avrupa cezaevleri insan almıyor
CPT raporunda, cezaevleri sürekli olarak kalabalık olan Avrupa devletlerini, her ceza infaz kurumundaki mahpusların sayısı için azami bir eşik belirleyerek -kesinlikle insan haysiyetine yaraşır bir şekilde- ve hapsetmeye alternatif tedbirlerin kullanımını artırarak bu sorunu kararlılıkla ele almaya çağırıyor.
Aşırı kalabalığın nedeni katı ceza politikaları
Rapor, hapishanelerdeki aşırı kalabalıklığın esas olarak katı ceza politikalarının, genellikle daha sık ve daha uzun tutukluluk halinin kullanılmasının, daha uzun hapis cezalarının ve yine de hapsetmeye alternatif tedbirlerin sınırlı kullanımının bir sonucu olduğunu hatırlatıyor.
Çözüm önerileri
CPT raporunda durum ve çözüm önerileri şöyle özetleniyor: "Hapishanelerin aşırı kalabalık olması, insan haklarının ihlaline yol açabileceğinden, işkence ve diğer kötü muamele türlerinin yasaklanmasına pratik bir anlam kazandırma çabalarını baltalamaktadır.
"Tüm mahkumları, özellikle en savunmasız olanları ve cezaevi personelini riske atıyor ve mahkumları topluma yeniden kazandırma çabalarını baltalıyor. Hükümetler, mahkumların cezaevinde onurlu bir şekilde yaşayacakları yeterli alana sahip olmalarını ve ceza adaleti sisteminin topluma uygun koruma sağlamasını sağlarken hapis dışı önlemlerin yeterince kullanılmasını sağlamalıdır" dedi.
► İlk adım olarak, cezaevi idareleri her bir hücrenin, cezaevinin ve bir bütün olarak cezaevi sisteminin kapasitesinin ayrıntılı bir incelemesini yapmalı ve her bir mahpusa sunulan asgari yaşam alanıyla ilgili CPT standartlarını katı bir şekilde uygulamalıdır: en az 4 m2 yaşam alanı ortak hücrelerde alan ve tek hücrelerde 6m2 (sıhhi ekler hariç). Her cezaevi için mahkum sayısı için mutlak bir üst sınır olmalıdır.
► CPT'nin önerdiği ikinci önemli önlem, şartlı tahliye memurları ve rehabilitasyon programları ile tamamlanan toplum hizmeti veya elektronik izleme sistemleri gibi hapsetmeye alternatif tedbirlerin daha fazla kullanılması doğrultusunda hükümetleri, yasa koyucular, hakimler, savcılar ve hapishane ve denetimli serbestlik yöneticileriyle birlikte çalışmaya çağırıyor.
► CPT raporunda birçok üye ülkede düşük riskli mahkumları şartlı veya geçici olarak serbest bırakmak ve Covid-19'un yayılmasını önlemek ve yargılama öncesi gözaltına başvurmayı azaltmak için alınan önlemleri memnuniyetle karşılıyor. Ancak Komite, aynı zamanda, yıllar içinde yetkililerin hapishanelerin tıkanıklığını giderememe gerekçesi olarak ileri sürdükleri bazı argümanların her zaman tam anlamıyla samimi olmadığının ortaya çıktığını da not ediyor.
► Son olarak, CPT, Kovid-19'u önlemeye yönelik daha sıkı tedbirlerin sona ermesiyle birlikte, bazı ülkelerde mahpusların sayısının tekrar arttığı ve bunun gelecekte daha fazla sayıda aşırı kalabalık cezaevlerine yol açabileceği konusunda uyarıyor. (AEK)