Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Grup Başkanvekili İdris Baluken, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, 1 Mart’ta Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) Yürütme Konseyi ile süreci değerlendirme toplantısı yaptıklarını açıkladı.
Baluken toplantıyla ilgili şunları söyledi:
“KCK yetkilileri, AKP'nin şimdiye kadar önüne çıkan tarihi fırsatları değerlendirememesinin, kasaba kurnazlığı ile hareket etme anlayışının, çözüm sürecini tehlikeli bir noktaya sürüklediğini ifade ettiler.”
“Antidemokratik, otoriter düzenlemeler”
“Süreci böylesi kritik bir noktaya sürükleyen AKP, Türkiye halklarına karşı da süreç içerisinde antidemokratik, otoriter düzenlemeleri devreye koymaktan kaçınmamıştır.”
“Oysa ki bu süre boyunca, AKP'nin yapması gerekenin hegemonya peşinde koşmak değil, demokratikleşerek Kürt meselesinin çözümü konusunda somut adımlar atmak olduğunu defalarca kamuoyuna deklare ettik.”
“Etkili ve alternatif seçenek”
“Demokratikleşmeden uzaklaşan AKP içeride ve dışarıda her geçen gün desteğini kaybetme gerçeği ile yüz yüzedir.”
“Bu aşamada Türkiye'deki tüm demokrasi güçlerinin, güçlü bir demokrasi programı ile inisiyatif almaları, etkili demokratik hamlelerini örgütleyip alternatif bir seçenekle ortaya çıkmaları tarihi bir görev ve sorumluluktur.”
“Çünkü bu süreç ne AKP'ye ne de AKP'ye karşı bir seçenek olarak sunulan CHP, MHP ve paralel devlet yapılanmalarının hegemonik iktidar bloğuna bırakılmayacak kadar değerlidir.”
“TMK utanç kaynağı”
Baluken, bir gazetecinin, “Hükümet yetkililerinden gelen Terörle Mücadele Kanunu'nun seçim sonrası kaldırılabileceğini açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna şu yanıtı verdi:
“TMK'nın hala yürürlükte olması büyük bir utanç kaynağıdır. Hükümet adına birileri açıklama yapacaksa aslında bu tespiti ifade etmeliydiler.”
“TMK kaldırılmadığı için hala siyasetçiler cezaevlerinde bulunmaya devam ediyorlar, basın açıklaması ve mitinglere katıldığı için insanlar soruşturmaya tabi tutuluyorlar. İfade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engeller devam ediyor.”
“Gecikirse anlamı olmaz”
“Hükümetin bu açıklamasını özeleştiri olarak görüyoruz. Hükümet adına açıklama yapanlar özeleştiri adına halktan özür dilemeliydiler ama büyük bir pervasızlık örneği olarak seçim sonrası kaldıracaklarını söylüyorlar.”
“Bazen gecikmiş adımlar fazla anlam ifade etmeyebiliyor. Bunun seçim sonrasını bekleyecek bir durumu yoktu. Seçim sonrası TMK'nın kaldırılacağının açıklanması bizim açımızdan bir şey ifade etmiyor.” (AS)