Anayasa Mahkemesi, tutuklu Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekilleri Gülser Yıldırım ve İbrahim Ayhan'ın “tutukluluklarının makul süreyi aştığı ve seçilme haklarının ihlali” başvurusunu haklı buldu. Yıldırım ve Ayhan'a 3'er bin lira da manevi tazminat ödenmesine karar verildi.
Bireysel başvuruda bulunan diğer üç tutuklu milletvekilinin başvuruları henüz mahkemeye ulaşmadığı için değerlendirilmedi.
BDP Hukuk ve İnsan Haklarından Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş bianet’e yaptığı açıklamada, AYM kararının ardından bu sabah mahkemeye tahliye başvurusu yapıldığını söyledi:
“Arkadaşlarımız bugün özgürlüğüne kavuşacak. Yıldırım ve Ayhan’ın cezaevinden çıkmaları önünde hiçbir engel kalmadı, daha önce de yoktu zaten. Ama artık mahkemenin sığınabileceği hiçbir argüman kalmadı.”
“Çok geç de olsa, mahkeme tahliye etmeme yönünde dirense de bu karar karşısında bir hukuki yol yok.”
Diğer üç tutuklu vekil BDP Şırnak milletvekilleri Selma Irmak, Faysal Sarıyıldız ve BDP Van Bağımsız Miletvekili Kemal Aktaş ile ilgili de AYM’ye başvuru yapılmıştı. Danış Beştaş, başvurunun aynı anda yapıldığını, onların dosyasının henüz ulaşmamış olmasının teknik bir sebep olduğunu belirtti.
Danış Beştaş, “Muhtemelen bugün onlarla ilgili karar da açıklanmasını bekliyoruz” dedi.
Mahkeme ilk başvuruyu reddetmişti
BDP’li vekiller, Diyarbakır 5 ve 6. Ağır Ceza Mahkemelerinde görülen KCK davalarında tutuklu yargılanıyor.
AYM’nin Mustafa Balbay kararının ardından vekiller tahliye talebinde bulunmuş ancak savcı mütalaasına rağmen mahkemeler tutukluluğun devamına karar vermişti. Bunun üzerine tutuklu vekillerin avukatları AYM’ye başvuru yaptı.
AYM, Yıldırım ve Ayhan ile ilgili kararında, başvurucuların, tutukluluğun makul süreyi aştığı iddiasıyla ilgili Anayasa'nın seçme ve seçilme hakkını düzenleyen 67. maddesinin 1. fıkrasıyla bağlantılı olarak, Anayasa'nın 19. maddesinin 7. fıkrasındaki, "Her ne sebeple olursa olsun, hürriyeti kısıtlanan kişinin, kısa sürede durumu hakkında karar verilmesini ve bu kısıtlamanın kanuna aykırılığı halinde hemen serbest bırakılmasını sağlamak amacıyla yetkili bir yargı merciine başvurma hakkının” ihlal edildiğine karar verildi.
Seçilme hakkının ihlal edildiği iddiasıyla ilgili de Anayasa'nın 19. maddesinin 7. fıkrasıyla bağlantılı olarak, 67. maddesindeki seçme ve seçilme hakkının ihlal edildiğine hükmedildi.
Başvurular, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiaları yönünden "Başvuru yollarının tüketilmemiş olması" nedeniyle kabul edilemez bulundu. (AS)
