22 ülkeden ve Türkiye'nin farklı illerinden kadınların katılımıyla İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İşletme Fakültesi'nde gerçekleştirilen "Avrupa Feminist Buluşması"nda Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel de bir sunuş yaptı.
"Türkiye'de kadın hareketinin milletvekiliyim" diyen Tuncel, genel seçimler öncesinde cezaevinde bulunduğu için kampanya yürütemediğini, milletvekili seçilebilmesi için Türkiye'deki kadın hareketinin büyük emek harcadığını söyledi.
Kürtlerin mücadelesinde kadınlar
Tuncel, Kürt ulusal hareketinin parçası olarak başlayan Kürt kadın hareketinin 2000'lerde dönüşüm geçirdiğini söyledi:
- Kürt kadın hareketi, demokratik muhalefet hareketiyle şekillendi. Olağanüstü hal döneminde, devletin şiddetinin tüm boyutlarını yaşadı. 4 bin köy yakıldı, Kürtler zorla yerinden edildi. Yüzlerce kadın köy meydanında, gözaltında, cezaevinde tacize, tecavüze uğradı.
- Tutuklu yakınları hak, adalet mücadelesi vermeye başladı. Genç kadınlar gerilla oldu. Kürt kadınları mitinglerde en önde yer almaya başladı. işkence görenlerin yakınları, örgütlü mücadele ile tanıştı.
- 2000'li yıllarda Kürt kadınları, kadın olmaktan kaynaklanan sorunlarla da yüzleşmeye başladı. Erkek mücadele arkadaşlarına karşı da mücadele etmek zorunda kaldılar.
Siyasette kadın
- İlk Kürt kadın milletvekili Leyla Zana'ydı. Parlamentoda yemin etmeden önce Kürtçe "Bu yemini Kürt ve Türk halklarının kardeşliği için ediyorum" diyen Zana, bu nedenle parlamentodan atılıp 10 yıl cezaevinde kaldı.
- 1998'de HADEP'le birlikte kadın kolları oluştu. Parti tüzüğüne yüzde 25 kadın kotası konuldu. Kota DEHAP'la yüzde 35'e, DTP ile yüzde 40'a yükseltildi.
- Meclis'te kadın milletvekillerinin oranı yüzde 9. BDP milletvekilleri arasında kadınların oranı ise yüzde 40.
- BDP ile eşbaşkanlık uygulaması da başladı. İki genel başkanımızdan birinin kadın olması koşulu getirildi. Ayrıca parti genel başkanlığı görevini bir yıl erkeklerin bir yıl kadınların yürütmesi kararlaştırıldı.
- 28 kadın belediye başkanının 14'ü BDP'li.
Siyasete müdahale yetmez
Tuncel, Kürt kadınlarının 2003'te "demokratik, ekolojik, özgürlükçü bir toplum" hedefiyle Demokratik Özgür Kadın Hareketi'ni (DÖKH) kurduklarını söyledi:
- Kadınlar kadınlar için de eşitlik, özgürlük, adalet mücadelesi vermeye başladı.
- Özgürlük için kadınlık ve erkekliğin yeniden tanımlanması gerektiğini savundular. Kürt'ten önce kadınız demeye başladılar.
Örgütlü kadınlar sistemli saldırı altında
Örgütlü Kürt kadınlarına yönelik saldırıların da arttığını belirten Tuncel, son bir yılda 100'den fazla DÖKH aktivistinin tutuklandığını da söyledi.
Kürt kadınlarının Türk kadın hareketiyle de güçlü bağlar kurduğunu belirten Tuncel, "Yan yana gelip barış politikaları yürütebiliyoruz. Çünkü kadınlar birbirlerini dinliyor ve anlamaya çalışıyor" diye konuştu.
Tuncel sözlerini, "Kadınlar özgür olmadan toplumlar özgürleşemez. Yaşasın kadın dayanışması" diye bitirdi. (BB)