Medyaya yansıyan kamuoyu yoklamaları 12 Eylül'deki anayasa referandumda "evet" ve "hayır" oylarının ilki lehine küçük bir farkla yakın olduğunu, sonucu katılım oranının belirleyeceğini söylüyor.
İki kutbun dışında bir önerisi bulunan, bu yüzden de referandumu boykot çağrısında bulunan Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) eşbaşkanı Gültan Kışanak'a göre demokratikleşmenin yolu bu ikilikten çıkarak toplumun beklentisini karşılayacak yeni bir anayasadan geçiyor, boykot tavrının güçlü çıkması bunun yolunu açacak.
"Referandumla bir şey değişmeyecek"
2009 seçimlerinde, daha sonra kapatılında BDP'nin yerini aldığı Demokratik Toplum Partisi (DTP) 2 milyon 269 bin oy almıştı. Bu geçerli oyların yüzde 5,68'ine karşılık geliyordu. Seçime katılım oranıysa yüzde 84'tü.
Bu verilere de bakılırsa BDP referandumda belirleyici bir rol üstlenmiş durumda. Kışanak'sa 12 Eylül'deki sonucun -evet de olsa, hayır da olsa- yurttaşların hayatında hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini; asıl olanın 13 Eylül'den itibaren özgürlükçü, eşitlikçi ve toplumsal sorunları çözmeyi öne alan yeni bir anayasanın oluşturulması olduğunu söyledi.
"Sıradan, herhangi bir zamanda, herhangi bir parlamentodan referanduma bile gerek kalmadan geçecek bir paket. Bunu Anayasa Mahkemesi ve HSYK'yı düzenleyen, çok tartışılan iki maddeyi de katarak söylüyorum. İşin özü AKP'yi onaylayıp onaylamamaya döndürüldü. Paketle ilgili değil."
Hükümet paketi reddedenleri "darbecilikle" suçlarken, hayır çıkmasının ekonomiden uluslararası ilişkilere bir dizi olumsuz etkisi olacağını öne sürüyor. Ana muhalafetse paketin AKP egemenliğini baki kılacağını, ülkeyi bölünmeye sürükleyeceğini iddia ediyor. Farklı gerekçelerle iki şıktan birini savunan onlarca görüş de var.
Anti demokratik bir kampanya süreci
Kışanak "Referandum sonucunu dünyanın sonu gibi göstermelerini boykot tavrını kırmaya yönelik bir çaba olarak görüyorum" dedi. Seçimin yakın gittiğini söyleyen anketlere de kararsızları etkilemeye çalıştığını düşünerek şüpheyle yaklaşıyor. "Kampanya sürecinde o kadar yalanla karşılaştık ki..."
Kışanak kampanyayı hem maddi güç, hem medya gücü hem de kamu kaynaklarının kullanılması açısından çok eşitsiz şartlar altında yürüttüklerini de ekledi.
"Yeter diyenlerin sesi..."
Kışanak'a göre yaşanan kutuplaşma Türkiye demokrasisinde "ciddi bir tahribat yarattı".
"Nasıl olurda bir demokrasi de siyaset iki kutup üzerinden gider? Ama gittiğimiz her yerde insanların bu durumdan rahatsız olduğunu gördük. Boykotun bu konuda yeter diyenlerin de sesi olacağını düşünüyorum."
"Parlamentoda temsil edilen bir parti olduğumuz için kampanya bizim öncülüğümüzde yürümüş, sesimiz daha çok çıkmış olabilir ama biz boykot tavrını başından beri BDP'yle özdeşleştirmedik" diyen Kışanak "Türkiye'nin büyük çoğunluğu değişim; özgürlükçü, eşitlikçi bir anayasa istiyor" dedi. (EÜ)
________________________________________________________________________
* bianet'in referandum değerlendirmelerini içeren yazı dizisine ulaşmak için tıklayın.