Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Tunceli Milletvekili Şerafettin Halis Alevilerin ibadet yerleri olan cemevlerinin, imarla ilgili üç yasada ibadet yeri olarak sayılması için teklif verdi.
Halis, teklifini, Anayasa'nın "...din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetilmeksizin herkes kanun önünde eşittir" diyen 10. maddesine ve "herkes vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir" diyen 24. maddesine dayandırdı.
"İnanç sahipleri açısından zaten ibadethane olan cemevlerinin yasal güvenceye bağlanması, Alevileri mutlu kılmasının yanında, demokratik bir ülkenin yaratılmasının da temel taşlarından biri olacaktır" diyen Halis, üç yasada "ibadet yerleri" ifadesinin "cami, cemevi, mescit, kilise, sinagog, havra" olarak değiştirilmesini teklif etti.
Halis'İn değiştirilmesini istediği yasalar şöyle: 2981 sayılı "İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler", 6785 sayılı "İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun" ve 3194 sayılı "İmar Kanunu".
2008'de gündeme bile alınmamıştı
2008'de yine Tunceli'den bağımsız milletvekili Kamer Genç'in verdiği benzer bir yasa teklifi, CHP'nin desteğine karşın gündeme alınmamıştı.
Genç, Köy Kanunu'nda geçen "cami" ifadelerinin yanına "cem evi"nin eklenmesini, İmar Kanunu'ndaki "ibadet yeri" ifadesinin de "cami, cemevi, mescit, kilise, sinagog, havra" olarak değiştirilmesini önermişti.
Köy Kanunu'nda sadece "cami" var
Köy Kanunu'nun 2. maddesi köyü tanımlarken şu ifadeyi kullanıyor: "Cami, mektep, otlak, yaylak, baltalık gibi orta malları bulunan ve toplu veya dağınık evlerde oturan insanlar bağ ve bahçe ve tarlalarıyla birlikte bir köy teşkil ederler."
91. maddedeyse yine sadece cami sözcüğü geçiyor: "İşbu kanunun bir tanesini köy odasında diğer bir tanesini de köyün cami veyahut mektebinde bulundurmayan köy muhtarı kaymakamın emriyle köy sandığına beş lira ceza parası verir.
İmar Kanunu sadece "ibadet yeri" diyor
İmar Kanunu'nda 2003'teki yasa değişikliğinden beri "cami" sözcüğü geçmiyor. Bunun yerine "ibadet yeri" ifadesi kullanılıyor.
Belediye Kanunu'nda ibadet yerleri sınırlı
Belediye Gelirleri Kanunu'ndaysa, ibadet yerlerinin elektrik ve havagazı, çevre temizlik vergisinden, çeşitli harcama katkı paylarından muaf tutuluyor.
Ancak elektrik ve havagazıyla ilgili maddede, "Dini hizmetlerin ifasına mahsus ve umuma açık bulunan cami, mescit, kilise ve havra gibi ibadethanelerde" ifadesi var. (TK)