Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) genel başkanı Deniz Baykal, askerlere yönelik soruşturmalara tepki gösterirken Brezilya'da cunta döneminde işlenen insan hakları ihlallerinin soruşturulmasına yönelik girişimlere gösterilen direnci savundu.
Baykal, bu hafta partisinin grup toplantısında, kozmik odada yapılan aramaya ithafen şöyle dedi:
"...Türk Milleti haftalardır TSK'ye yönelik bu ithamın sürdürülüyor olmasından rencide olmaktadır. (Alkışlar) Bakın Brezilya'da daha bugün basında var. Silahlı Kuvvetlere yönelik bir soruşturma girişimi yapılmış komutanlar "biz derhal istifa ediyoruz" demişler ve onun üzerine soruşturma konusu da askıya alınmış."
Cunta dönemi
Brazilya'da hükümetin askeri cunta döneminde işlenen insan hakları ihallerini araştıracak bir komisyon kurma önerisi üzerine hava, deniz ve kara kuvvetleri komutanlarıyla savunma bakanı istifalarını verdi. İstifaları reddeden devlet başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, tasarıyı gözden geçirme sözü verdi.
Aralık sonunda gündeme gelen komisyon önerisi 1964-1985 arasında 400 kişinin öldürüldüğü, 20 bin solcunun da işkenceden geçirildiği dönemde yaşananları ortaya çıkartmayı amaçlıyor. 1979'da çıkartılan bir af yasası nedeniyle o dönemin yetkilileri soruşturulamıyor.
Tasarıyı hazırlayan İnsan Hakları bakanı Poulo Vannuchi amaçlarının "yakın tarihteki uzun diktatoryal baskı döneminin gerçeklerini ortaya çıkartmak" olduğunu söyledi. Vannuchi, Yüksek Mahkeme'nin af yasasının bu tür suçları kapsamadığı yönünde görüş oluşturması halinde suç işlediği belirlenen yetkililerin yargıya taşınmasının da mümkün olacağını ekledi.
Cunta dönemindeki hak ihlalleri nedeniyle bugüne kadar kimse yargılanmadı ve askeri arşivler de açılmadı.
"İşkencecilerle işkence görenleri bir tutamayız"
Tasarının son halini "intikamcı" olarak niteleyen generallerse bu durumda o dönemin solcu militanlarının da soruşturmaya dahil edilmesini istedi. Emekli bir general şu an devlet başkanının basın ofisinin başında olan Franklin Martins ve hükümetin başında bulunan Dilma Rousseff'in de soruşturulmasını istedi. Bugün devlet başkanı olan Lula da o dönem bir işçi lideri olarak üç yıl hapse mahku edilmişti.
Vannuchi, generallerin tepkisi üzerine "işkencecilerle işkence mağdurlarının bir tutulamayacağını" belirtti ve böyle bir yola girilmesi halinde kendisinin istifa edeceğini söyledi.
İnsan hakları savunucularının açıklamalarına göre, Türkiye'de de 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından işkencede 171 kişi öldürüldü. 49 kişi de idam edildi. 650 bin kişi nedensiz gözaltına alındı ve işkenceye uğradı. 1982 anayasasına eklenen bir maddeyle o dönemin yetkilileri soruşturmadan muaf tutuldu. (EÜ)
* Bu haberde Mercopress'den yararlandık.