Daha önce yazar Mehmet Şevket Eygi ve "Milli Gazete" yazarı Selahattin Aydar ile ilgili olduğu gibi Kaboğlu ve Oran hakkında açılan dava da, yargının tüm aşamalarında bir düşünce ve uygulama farkı bulunduğunu ortaya koydu.
Başsavcısı: “Açık ve yakın tehlike olgusu yok”
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 12 Temmuz 2007 tarihli kararıyla “Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Raporu” nedeniyle iki akademisyenin “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan yerel mahkemenin verdiği beraat kararının bozulması yönünde aldığı karara itiraz etti.
İtiraz gerekçesinde, atılı suçun suç tarihinde uygulamada olan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 312/2 ve dava açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 216/2. maddesinde düzenlendiği anımsatılarak, her iki maddede de öngörülen cezaların aynı olduğu ancak suç tanımlarında önemli farklılıklar bulunduğuna yer verildi.
“Tahrik yetmez, olgu olarak somut tehlike de olmalı”
TCK’nın 1 Haziran 2005 tarihinden sonra uygulanmaya başlayan söz konusu değişiklikle suçun “soyut tehlike” suçu olmaktan çıkarılıp “somut tehlike” suçu haline getirildiğine yer verilen gerekçede, “suçun oluşması için kamu güvenliğinin bozulması tehlikesinin somut olgulara dayalı olarak varlığı gereklidir” denildi.
Başsavcı, yeni TCK’ya göre “halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesiminin, diğer bir kesimi aleyhine kimi düşmanlığa alenen tahrik” edilmesinin yeterli olmadığına işaret etti.
İtiraz Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda
10 Mayıs 2007 tarihinde Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesi, duruşma savcısının da mütalaasına uyarak Eski İnsan Hakları Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kaboğlu ve Alt Komisyon Başkanı Prof. Dr. Oran hakkında 216/1. maddeden beraat kararı vermişti.
Mahkeme, 301. maddede tanımlanan “Türklüğü aşağılama” suçu yönünden Adalet Bakanlığı’nın izin şartı oluşmadığı gerekçesiyle davanın bu yönden düşürülmesine de hükmetmişti. Kararı Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu temyiz etmişti.
Başsavcılığın itiraz gerekçesinin sonuç bölümünde, Yargıtayın bozma kararının kaldırılarak, Oran ve Kaboğlu hakkındaki beraat kararının onanması talep edildi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu itirazını Yargıtay Ceza Genel Kurulu görüşecek. (EÖ)