Fransız Internet gazetesi Transfert.net 'in işbirliğiyle hazırlanan rapor, interneti tamamen sansüre uğratan otoriter ülkelerle birlikte, buna kısmi düzenlemeler getirmek isteyen ülkeler hakkında da bilgiler yer alıyor.
Raporda; Suudi Arabistan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Türkmenistan, Beyaz Rusya, Myanmar, Çin, Kuzey Kore, Küba, Irak, İran, Libya, Sierra Leone, Sudan, Suriye, Tunus ve Vietnam; Internet Düşmanı 20 ülke arasında tanıtıldı.
Rapora göre, Türkiye hükümeti 2001 yılında Internete yasal prosedür kazandırmaya çalışacak. Bu nedenle, hükümet, muhalif sitelere; yazı ve görsel medyaya oranla daha liberal davranıyor. İnternet Cafe açmak için işletmecilerin polisten izin almaları gerekiyor, bunun için de "bölücü, irticacı ve pornografik sitelere erişime izin vermeyeceklerine dair" bir belge imzalamaları gerekiyor. Raporda, Ağustos 1998'de, "Emniyet kuvvetlerini tahkir ve tezyif" iddiasıyla gözaltına alınan ve 10 ay hapse mahkum edildikten sonra cezası ertelenen Emre Ersöz isimli gençten de söz ediliyor.
Otoriter ülkelerde engellemeler, Internet Ağının tamamen sansüre uğratılması biçiminde gelişirken daha demokratik toplumlarda yetkililer; "kontrolden çıkması" korkusuyla internete yasal çerçeve kazandırma girişimlerini artırıyorlar.
Internet erişimi ve haberleşmesi'ne baskılar
Ukrayna
Ukrayna'da, 2000 yılında ilk kez bir internet gazetesi çalışanı katledildi . "Ukrainskaia Pravda" isimli internet gazetesinin kurucusu ve yazı işleri müdürü Georgiy Gongadze, 16 Eylül 2000'de kayboldu. İki ay sonra gazeteci başı kesilmiş halde bulundu.
Rejimi şiddetli şekilde eleştiren "Ukrainskaia Pravda" gazetesi kendisini "İnternet yayını yapan Ukrayna'nın ilk muhalif gazetesi" olarak tanıtıyordu.
Kaçırılmadan birkaç ay önce, sürekli tehdit almaktan şikayetçi olan Gongadze Ukrayma Gizli Servisi'nin (SBU) takibindeydi. Cumhurbaşkanı Leonid Koutchma'nın makamında kaydedildiği ileri sürülen ve gazeteciden "kurtulma çareleri" hakkında bilgiler içeren kaset iddialarıyla cinayet, bir devlet meselesi haline geldi.
Çin
Yirmi milyon internet kullanıcısının bulunduğu Çin'de, internet'te haber ve bilginin dolaşımı önünde çok sayıda engel bulunuyor. Interneti kontrol altında tutmaları için oluşturulan polis timleri çeşitli bölgelerde faaliyetlerini sürdürüyor. Günümüz Çin'inde en az 3 "Internet muhalifi" cezaevinde bulunuyor.
"Consultations" isimli internet dergisinin yazı işleri müdürü Qi Yanchen, "Düzeni yıkma girişiminde bulunmak", "İnternet aracılığıyla hükümet karşıtı görüşler yaymak" iddiasıyla yargılandığı dava sonucu, 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
İnternet suçları ve İnternet muhalifleriyle mücadele etmek adına Çin, çok çeşitli hukuki yollara başvurdu. Ocak 2001'de, Resmi Xinhua Ajansı "Her kim, İnternet veya başka bir yolla, casusluk faaliyetlerinde bulunur, devlet sırrı kapsamına giren bilgileri çalar, keşfeder, satın alır veya ifşa eder, ölüm cezası veya 10 yıldan müebbet hapse kadar hapisle cezalandırılır" açıklaması yaptı.
Yugoslavya Federal Cumhuriyeti
Gazeteci Miroslav Filipovic, "casusluk" ve "yalan haber yaymak" iddiasıyla 7 yıl hapis cezasına mahkum edildi.
Yugoslav ordusunu Kosova'da insan haklarına aykırı hareket etmekle suçlayan çeşitli yazıları "Institute for War and Peace Reporting" (IWPR) kuruluşunun sitesinde yayımlayan Filipovic, Mayıs 2000'de tutuklanarak 5 ay hapis yattı.
Kuzey Kore
Kuzey Kore'de ise durum biraz farklı. Erişim olmadığı gibi bağlantı da yok . Kim Jong-İl 'in ülkesi dünyada internetin bulunmadığı tek ülke . Ancak, Pyongyang'ın başında bulunduğu hükümet, internete de adını yazdırmak amacıyla ülke dışında barındırılan resmi içerikli Kuzey Kore sitelerinin yayım yapmasını sağladı. Resmi Kuzey Kore basın ajansı rejim propagandasını bu şekilde gerçekleştiriyor.
Suudi Arabistan
Kimi ülkeler İnternet haberlerine gerçek bir sansür uyguluyor. Suudi Arabistan, zararlı bulduğu siteleri kontrol altında tutmak amacıyla Djeddah'da gerçek bir "kontrol noktası" kurdu.
Tunus
Tunus'ta ise, yalnızca iki şirket, ayrıcalıkları olanlara internet erişimi sağlıyor. Bu şirketler ise, Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin Ben Ali'nin öz kızının da aralarında bulunduğu yakınları tarafından yönetiliyor.
Fransa
Denetim altına alınamayan internet karşısında güç durumda kalmak istemeyen kimi demokratik ülkeler, ard arda sunulan Internet Yasa Taslakları'yla gündeme geliyorlar. Internet ağının henüz gelişmediği günlerde bile, Fransa ağ kullanımını belirli bir yönetmeliğe bağlamak istedi. Bugüne kadar gündeme getirilen birçok Internet Yasa Tasarısı, ifade özgürlüğüne ilişkin anayasal ilke karşısında fazla direnemedi.
2000 yılında, Fransa'da, 1986 tarihli İletişim Özgürlüğü Yasası Bloche Yasası'yla değiştirildi. Bu yasayla site sahiplerine ad, soyad ve adres bildirme zorunluluğu getirildi. Hükümetin sorumluluk adına savunduğu bu çalışma, özel yaşamın gizliliğine inananlar tarafından tepkiyle karşılandı.
Amerika
Internet haberleşmesinin anayasada yapılan bir değişiklikle güvence altında alındığı Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) muhafazakar sağ, kısıtlayıcı yasalar çıkarılmasını sağlamak amacıyla "porno yayılımını" koz olarak kullanıyor.
15 Aralık 2000'de Amerikan Temsilciler Odası; okullar, kütüphaneler ve internet erişim hizmetlerinin sağlandığı kamuya açık diğer yerlerde filtre kullanımını aldığı bir kararla zorunlu hale getirdi. Yasaya göre, buna uymayan kurumların federal sübvansyondan yararlanma hakları ellerinden alınabilecek. Amerikan Kütüphaneleri Derneği (ALA) sözkonusu yasanın iptali için dava açtı. (Ayrıntılı bilgiye www.rsf.fr veya www.transfert.net sitelerinde ulaşabilirsiniz)(NU)