Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Pen Türkiye, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), DİSK Basın İş, Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), Türkiye Yayıncılar Birliği (TÜRKYAYBİR), HABER-SEN ve Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) temsilcileri SETA’nın gazetecileri fişleyen “Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları” adlı rapora tepki göstermek için bir araya geldi.
TIKLAYIN - Gazetecileri Hedef Gösteren SETA Hakkında
Cağaloğlu’nda bulunan Gazeteciler Cemiyeti lokalinde bir araya gelen meslek örgütleri konuya ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda önce ortak basın açıklaması TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş tarafından kamuoyu ile paylaşıldı ve salona “SETA’nın gazetecileri fişlemesi suçtur” yazılı pankart asıldı.
Daha sonra TGC Başkanı Turgay Olcayto, PEN Türkiye Başkanı Zeynep Oral, TGS'den Can Uğur, DİSK Basın İş Başkanı Faruk Eren, Türkiye Yazarlar Sendikası Genel Başkanı Adnan Özyalçıner, Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk, HABER-SEN MYK Üyesi Ayşe Noyan Koluman ve Çağdaş Gazeteciler Derneği Yönetim Kurulu üyesi Kenan Şener konuya ilişkin görüşlerini açıkladı.
#CANLI Basın Meslek Örgütleri Seta fişleme raporuna ilişkin açıklama yapıyor. https://t.co/A9G8rHcxeR
— ARTI TV (@ArtiTV_) 9 Temmuz 2019
Güneş: Gazeteciler sansür baskısı altında
Güneş, Türkiye’de medyanın iktidarın baskısında olduğunu ifade ederek halkın haber alma hakkının engellendiğini söyledi ve Türkiye’nin basın özgürlüğü endeksinde 157. sırada olduğunu hatırlattı.
Türkiye’nin dünyada en fazla profesyonel gazetecinin hapiste olduğu ülkelerden birisi olduğunu dile getiren Güneş, “Baskılarla kapatılan yüzlerce yayın organı nedeniyle 10 bini aşkın gazeteci işsiz bırakılmıştır. Çalışabilen gazeteciler de sansür ve oto sansür baskısı altındadır” ifadelerini kullandı.
"Gazetecilere talimat geliyor"
İktidarın tek tip gazeteci, tek tip haber istediğini belirten Güneş, gazetecilere talimat geldiğini söyleyerek, haberlerin hangi başlıkla yapılacağının kendilerine bildirildiğini ifade etti.
SETA raporu için, “Gazetecilere yönelik yeni bir hedef gösterme çalışması söz konusudur” ifadelerini kullanan Güneş, raporu fişleme olarak nitelendirerek bunun basın tarihi açısından kara leke olduğunu söyledi.
“Raporda 150’ye yakın gazetecinin haberleri, basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü konusundaki paylaşımları, hükümet karşıtı ve tek sesli olarak tanımlanmıştır” ifadelerini kullanan güneş şöyle devam etti:
"Gazetecilerin görevi iktidarın istediği yayını yapmak değildir"
“Gazetecilerin can güvenliğini tehlikeye atılmıştır. Gazetecilerin görevi iktidarın istediği yayını yapmak değildir. Fişlenen tüm meslektaşlarımızı, basın, düşünceyi ifade ve kişisel özgürlüklerine yapılan bu saldırıya karşı durmaya ve hukuki haklarını kullanmaya davet ediyoruz.
“Basın meslek örgütleri olarak bu fişleme çalışmasında adı geçen tüm meslektaşlarımızla dayanışma içinde olduğumuzu, meslektaşlarımıza yönelik olası tüm saldırılardan SETA’nın sorumlu olacağını kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
"SETA, basın ve ifade özgürlüğü baskılarını araştırsın"
“SETA’ya da çok yüksek maaşlı uzmanlarını ve çok yüksek mali ödeneklerinin bir bölümünü gazetecileri fişlemek yerine; Türkiye’de basının getirildiği durumu, cezaevinde neden bu kadar çok gazeteci tutuklu olduğunu, basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü üzerindeki baskıları araştırmaya ayırmalarını tavsiye ediyoruz.”
Olcayto: Yaptıkları suçtur
Güneş’in ortak basın açıklamasını okumasının ardından TGC Başkanı Turgay Olcayto söz aldı. Olcayto, raporun gazetecilik konusunda hiçbir bilgisi olmayan üç kişi tarafından hazırlandığını söyleyerek raporun hazırlanmasının sadece fişleme amacı taşıdığını belirtti. Olcayto şöyle konuştu:
“Aslında iletişim üzerine, siyaset üzerine araştırmalar yaptığını söyleyen SETA kurumu hiç araştırma yapmamış. Belki de bu fişleme sonucunda belli ki İçişleri Bakanlığı’ndan ya da hükümetten ödül beklemektedir.
“Türkiye’de gazetecileri hedefe koyuyor ve bu hedef gösterme konusunda yarın bir gün arkadaşlarımızın başına bir şey gelirse nasıl hesap verecekler bundan da emin değiliz.”
Gazetecilere açılan davaları örnek gösteren Olcayto, gazetecilerin bir ayağının sürekli adliyelerde olduğunu söyledi. Olcayto, “SETA’nın yaptıklarını yanına bırakmayacağız, çünkü bu yaptıkları suçtur” diye konuştu.
Oral: Düşünce ve ifade özgürlüğüne vurulmuş bir darbedir
Olcayto’nun ardından söz alan PEN Türkiye’den Zeynep Oral ise, SETA’nın raporunu düşünce ve ifade özgürlüğüne vurulmuş bir darbe olarak niteledi.
Raporun fişleme, ihbarcılık ve tehdit aracı olduğunu dile getiren Oral, raporun gözdağı vermek için yazıldığını söyledi. Oral şöyle konuştu:
“Türkiye’nin her yıl en çok gazeteci hapseden ülke olması yetmedi, medyanın her sabah aynı manşetle çıkması yetmedi, eleştiren gazetecileri vatan haini diye yaftalamak yetmedi, basın kurumlarının görüşleri, gazetecileri twitter hesapları fişlendi. Meclis’teki yasal parti olan HDP’li ilişkilenmek suç oldu.
“Bu rapora göre her ay 30 - 40 kadın öldürülüyor gerçeği var. Ama bunu dillendirmek suç. Bu rapora göre şiddet serbest ama şiddet var demek suç. Bu rapor basın tarihine vurulmuş kara bir lekedir.
"Sorumlu SETA"
“Gerçek göz ardı edilince ortadan kalkmaz tam aksine daha çok göze batar. Sadece adı geçen gazeteler medya ya da meslektaşlar, bu raporda işini yapmak isteyen tüm gazeteciler bağımsız tüm basın kurumları tehdit edilmekte ve eğer bir tek meslektaşımızın başına bir şey gelirse sorumlusu SETA’dır.” (HA)
*Kaynak: Mezopotamya Ajansı ve Artı TV