Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, Atatürk’e “Bu adam” dediği için 15 ay hapse mahkum edilen Prof. Dr. Atilla Yayla’yı, öğretim üyesine Atatürk’ü Koruma Yasası’ndan verilen cezaya göre daha ağır şekilde eleştirdi.
5816 Sayılı Yasa ile ilgili değerlendirme yapmayan Ekşi, 15 aylık hapis cezasını “ifade özgürlüğünün aşırı derece sınırlandırılmasının bir örneği” olarak görürken Yayla’yı “ciddi şekilde ayıpladı”.
Açıklamada cezayı “ağır” olarak değerlendiren Basın Konseyi, “Bu duyurumuz Atilla Yayla’nın Büyük Atatürk’ten ‘Bu adam’ diye söz etmesini onayladığımızı değil, tam tersine onu ciddi şekilde ayıpladığımızı da belirtmek amacını taşımaktadır” açıklaması yaptı.
Ceza “aşırı sınırlandırıcı”; Yayla “ayıplı”
Yayla’nın Atatürk’e “bu adam” diyerek onu hafife aldığını göstermek istediğini savunan Ekşi, bugün (31 Ocak) yaptığı yazılı açıklamada, Yayla’ya hapis cezas verilmesini “ifade özgürlüğünün aşırı derece sınırlandırılmasının bir örneği” olarak nitelendirdi.
“İzmir’deki bir toplantıda Büyük Atatürk’ten söz ederken 'Bu adam' diyerek onu hafife aldığını göstermek isteyen Yayla’nın 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmasını Basın Konseyi olarak, 'ifade özgürlüğünün aşırı derece sınırlandırılmasının bir örneği' olarak değerlendirdiğimizi ve üzüntüyle karşıladığımızı kamuoyuna duyurmak istiyoruz."
Kemalizm ile ilgili gözlemlerden Yayla’ya hapis
28 Ocak’ta İzmir 8. Asliye Ceza Mahkemesi, önceki yıl düzenlenen “Avrupa Birliği ve Türkiye İlişkilerinin Toplumsal Etkileri” başlıklı panelde yaptığı konuşması nedeniyle Yayla’yı 1 yıl 3 ay hapse mahkum etmişti.
Mahkumiyeti sonrası Guardian gazetesine açıklama yapan Prof. Yayla, bundan sonra ders verdiği okullarda sıkıntı yaşayacağını söyledi. Hapis cezası, iki yıl içinde suçun tekrar etmemesi koşuluyla ertelenen Yayla, "Türkiye'de siyasi ideolojilerde özgürlükler ve insan hakları yerine kuşlar ve ağaçlardan konuşmak gerek" dedi.
Konuşmasında tek partili ve çok partili dönemlerin karşılaştırmalı değerlendirmesini yapan Yayla, 1945 öncesi Kemalizmin ile bu dönemden sonraki Kemalizm arasında fark olduğunu, önceki dönem daha geri olduğunu savunmuştu. Yayla, her yerde Atatürk heykeli bulunmasını da eleştirmişti. (EÖ/TK)
