Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) İzmir Şubesi Başkanı Halil İbrahim Hüner, kamuoyunda ‘yıpranma payı’ olarak bilinen ‘gazetecilerin fiili hizmet zammı hakkı'nın yeniden ‘basın kartı şartı’na bağlanmasına tepki gösterdi.
Hüner, ''Yıpranma hakkı Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nın (CİB) insafına bırakıldı. Bu kararla ‘basın kartı vermediklerimdensen gazeteci değilsin ve yıpranmıyorsun’ denildi. TBMM’de gazetecilere sahip çıkmayan vekiller, seçim bölgelerinde çoğu basın kartsız habercilerin yüzüne nasıl bakacak” diye konuştu.
TIKLAYIN - Gazetecilerin yıpranma hakkı basın kartı şartına bağlandı
Basın İş Kanunu’ndaki pek çok maddenin iptal edildiğini, kalan tek hakkın fiili hizmet zammı olduğunu hatırlatan Hüner, ‘’En ağır şartlarda çalışan gazeteciler, en az hakka sahip meslek grubu. Sendika olarak, Meclis'e hem gazetecileri hem de matbaa çalışanlarının fiili hizmet zammından yararlanmasını talep ettik. TGS Genel Merkez yöneticileri, bütün siyasi partilerin en yetkili kişileriyle Meclis’te görüşerek, basın sektöründe çalışanların tümünün yıpranmadan yararlanmasını istedik. Yasa teklifine katkı koyacak raporumuzu sunduk ama kabul edilen yeni kanunun basın sektöründe çalışan ancak, işverenleri tarafından Basın İş Kanunu kapsamında gösterilmeyen gazetecilerin, ‘basın kartı sahibi olan’ ve ‘basın kartı sahibi olamayan gazeteci’ ayrımını yeniden getirdi" dedi.
"Basın kartını meslek örgütlerinin bulunmadığı komisyon veriyor"
Anayasa Mahkemesi’nin daha önce bu nedenle yıpranma payı hükmünü bozduğunu hatırlatan Hüner, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘’TBMM’de AKP ve MHP’nin çoğunluk oylarıyla kabul edilen kanun, Anayasa’nın bozduğu hükümleri içeriyor. Gazetecilere, ilk kez ve sürekli basın kartı verme yetkisi, eskiden Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü’ne bağlı, çoğunluğunu gazeteci meslek örgütlerinden oluşan komisyondaydı.
“Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na (CİB) dönüşümde bu yapı bozuldu. Basın kartını artık meslek örgütlerinin bulunmadığı komisyon veriyor. Basın İş Kanunu’na bağlı gazetecilik yapan bine yakın basın emekçisi, şu anda basın kartı alamıyor. Bazılarının da Basın kartları yenilenmiyor. Gerekçe de sunulmuyor. Yeni yasaya göre bunlar da yıpranmadan yararlanamayacak. AKP, bu yeni kanunla bir kez daha ‘ben kimin gazeteci olduğuna karar veririm, ona göre düzenleme yaparım. Karşımdaysanız, basın kartı da alamazsınız, kanunlardan da yararlanamazsınız’ diyor.
“TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen kanunun, Ana muhalefet partisi tarafından ikinci kez Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi bekliyoruz. Bu kararla ‘basın kartın yoksa gazeteci değilsin, yıpranmıyorsun’ denildi. Milletvekilleri, TBMM’de gazetecilere sahip çıkmadı. Türkiye’nin çeşitli illerinde, ilçelerinde internet sitesi, TV, radyo ve gazeteler aracılığıyla 365 gün halka seslerini duyuran milletvekilleri, Meclis’te kabul ettikleri yeni kanunla tüm basın çalışanlarına değil sadece uygun görüp basın kartı verdiklerine sahip çıktıklarını gösterdi.’’ (HA)