Nadire Mater, Aydın Engin, Birkan Bulut, Mustafa Sönmez gibi gazetecilerin İletişim Başkanlığına karşı açıp kazandıkları ‘basın kartı’ davalarına bir yenisi eklendi.
Bu sefer Yeni Asya Genel Yayın Yönetmeni Kazım Güleçyüz İletişim Başkanlığına açtığı davayı kazandı. Ankara 6. İdare Mahkemesi Güleçyüz’ün açtığı davada “basın kartının verilmemesi hukuka uygun değil” kararı verdi.
Güleçyüz başvurdu, İletişim Başkanlığı cevap vermedi
Güleçyüz 2018’deki yönetmelik değişikliği sonrasında yenilenmeyen basın kartı için Aralık 2020’de İletişim Başkanlığına başvurdu.
Basın kartlarının yenilenmemesi |
Basın kartlarını verme, vermeme, keyfi olarak bekletme, iptal etme kaosu 2018'de Basın Kartı Yönetmeliği'nde yapılan ve yetkinin İletişim Başkanlığına verildiği değişiklikle başladı. Değişik sonrasında İletişim Başkanlığı 9 bin 115 gazetecinin basın kartının yenilediğini açıkladı ancak süreçte 1371 gazetecinin basın kartı yenilenmedi, 1238 gazetecinin de basın kartı iptal edildi, 200'den fazla gazetecinin değerlendirme süreci devam ediyor. Hal böyleyken yönetmeliğin pek çok maddesinin yürütmesini Danıştay, Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin açtığı dava sonrası durdurdu. İletişim Başkanlığı Danıştay'ın kararına karşılık, yönetmelikte bu kararı ve bu kararda işaret edilen hukuki çerçeveyi etkisiz kılacak yeni düzenlemeler yaptı. Ancak İletişim Başkanlığı bunun arkasından dolaşarak yeni bir yönetmelikle kararı boşa çıkardı. |
İletişim Başkanlığı’nın başvuruyu göz ardı ederek cevap vermemesi sonrasında Güleçyüz, idari işlemlerin gerekçeli olması ilkesini gerekçe göstererek ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek Ankara 6. İdare Mahkemesine başvuru yaptı.
İletişim Başkanlığı ise cevap vermediği başvuruyla ilgili Güleçyüz’e basın kartı verilmemesinin hukuka uygun olduğu savundu, davanın reddi istedi.
Dosyayı karara bağlayan mahkeme, hem bireylerin tüm eylem ve işlemlerde devlete güven duyabilmesi ilkesini ifade eden hukuki güvenlik ilkesine; hem de idarenin yaptığı iş ve eylemlerde makul süre içerisinde hareket ederek bireylerin mağduriyetini engelleme işlevi olan hukuki belirlilik ilkesine vurgu yaptı. Devlet organlarının bu ilkelere aykırı davranamayacağını belirtti.
İletişim Başkanlığının gerekli araştırma ve değerlendirmeyi yapmadığı gibi aradan uzun bir süre geçmesine karşın Güleçyüz’ün basın kartını yenilemediğini ifade etti.
"Eski mahkumiyet basın kartı almaya engel olamaz"
“Gazeteci olarak görev yapan davacının basın kartının yenilenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır” kararı verdi.
Mahkeme ayrıca İletişim Başkanlığının mahkemedeki savunmasında basın kartının yenilenmemesinde Güleçyüz’ün 1999’da aldığı bir mahkumiyeti gerekçe göstermesiyle ilgili de “Adli sicil arşivinden silinme şartları oluşan eski mahkumiyetin basın kartı alınmasına engel olamaz” hükmü kurdu.
Kararı oybirliğiyle alan mahkeme ayrıca tüm mahkeme masraflarının İletişim Başkanlığınca ödenmesine karar verdi.
Güleçyüz: İletişim Başkanlığı hukuk tanımıyor
Kararı bianet’e yorumlayan Kazım Güleçyüz, İletişim Başkanlığının en başından beri hukuka aykırı davrandığını söyledi.
İletişim Başkanlığının ‘keyfiliğini’ eleştiren Güleçyüz, 2018’den sonra tek basın kartı verilmeyen ya da basın kartı yenilenmeyenin sadece kendisi olmadığını anlattı.
Yeni Asya’da çalışan gazetecilerin hiçbirinin basın kartı olmadığını ifade söyleyen Güleçyüz Ankara 6. İdare Mahkemesinin kararı için “Mahkeme bunu düzeltmek için bir adım atmış oldu” dedi.
“Yargı, hukukun gereğinin yapılması konusunda üzerine düşeni yaptı” diyen Güleçyüz, buna karşılık İletişim Başkanlığı için “Hukuk tanımayan bir zihniyet var” dedi.
“Devlet ciddiyetinin bir gereği” olarak kendisi ve çalışma arkadaşları dahil tüm gazetecilere kartlarının verilmesini istedi.
Önderoğlu: Yetki gazetecilerde olmalı
Basın kartı davalarını en başından beri takip eden Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi ve bianet Raportörü Erol Önderoğlu ise İletişim Başkanlığının basın kartları konusunda ayrımcı, nesnellikten uzak, şeffafsız ve öngörülemez bir tavır takındığını söyledi.
Bu durumun son dönemde Mustafa Sönmez, Nadire Mater ve yakın zamanda aramızdan ayrılan Aydın Engin’in gibi gazetecilerin dosyalarında daha bir görünür olduğunu belirtti.
Önderoğlu “Kazım Güleçyüz lehine Ankara 6. İdare Mahkemesi’nin verdiği karar, 20 yıl önce verilen mahkumiyet nedeniyle ömür boyu bir kan davası güdülemeyeceğine, 2017’de memnu hakları iade edildiği ve adli sicil kaydı temizlendiğinin altı çizilerek söz konusu cezanın basın kartı almasına engel ve gerekçe oluşturamayacağına işaret ediyor” diye konuştu.
Önderoğlu “Türkiye’de demokratik medya kurumsallığının ilk adımı ancak, basın kartlarının İletişim Başkanlığı’nın elinden alınarak gazetecilerin hakim olduğu, siyasi komiserliğe soyunmayan demokratik bir kuruma teslim edilmesiyle gelebilir” dedi.
Türkiye'de ve dünyada basın kartıTürkiye'de basın kartını Başbakanlığa bağlı Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü yani devlet veriyordu. 2018 sonrası (turkuaz) basın kartlarını Cumhurbaşkanlığına bağlı İletişim Başkanlığı yani yine devlet vermeye başladı. 14 Aralık 2018’de yürürlüğe giren son basın Kartı Yönetmeliği 1947’den bugüne düzenlenen 14. basın kartı yönetmeliği oldu. Yönetmelik Danıştay'ın 'iptal' kararı sonrası 20 Mayıs 2021'de bir kez daha değiştirildi. Yönetmelik neredeyse 2018'de çıkartılan yönetmeliğin aynısıydı. Meslek örgütleri bu yönetmeliğe karşı yine mücadele başlattı ve Danıştay bir kez daha 'iptal' kararı verdi. Türkiye'de durum buyken dünyada genelde basın kartını sendikalar veriyor. Gazeteciler dünyanın hemen her yerinde 'devletin gazetecisi' olmaya karşı çıkıyor. Çünkü devletler basın kartını 'verme hakkı'nı ellerine geçirince öncelikle 'kartı vermeme hakkı'nı kullanmaktan yanalar. Zaten amaç da bu; kestirmeden araçsallaştırılan basın kartıyla habere müdahale edebilmek, sansür ve oto-sansürü kullanımda tutmak. İngiltere, Finlandiya, İtalya, Hırvatistan, Hollanda, Norveç, İsveç, Avusturya basın kartının sendikalarca verildiği ülkeler arasında yer alıyor. Almanya'da basın kartı dağıtan tek bir merkez yok. Çin'de ise basın kartını devlet veriyor. Gazetecilere kartın verilmesinde gecikme ve iptalleri yaşıyor, kara listeye alınabiliyor, yargılanıyor, hapse atılıyor. |
Basın Kartı Komisyonu (Aralık 2018 sonrası)İletişim Başkanlığı'nı temsilen iki üye, Basın-yayın meslek kuruluşlarının birleşerek oluşturdukları üst kuruluşlar hariç olmak üzere, süreli yayın organları sahip ve/veya çalışanlarınca oluşturulan meslek kuruluşlarının üyeleri arasından Başkanlıkça belirlenecek bir üye, bölgesel veya yerel nitelikte faaliyet gösteren basın-yayın kuruluşlarının sahibi veya tüzel kişi temsilcisi arasından Başkanlıkça belirlenecek bir üye, sürekli nitelikte basın kartı sahipleri arasından Başkanlıkça seçilecek bir üye, basın-yayın meslek kuruluşlarının birleşerek oluşturdukları üst kuruluşlar hariç olmak üzere, ulusal düzeyde yayın yapan radyo ve/veya televizyonları temsil eden meslek kuruluşlarının üyeleri arasından Başkanlıkça belirlenecek bir üye, Basın kartı sahibi gazeteciler arasından Başkanlıkça seçilecek bir üye, Basın kartı sahibi gazetecileri temsil eden sendikaların üyeleri arasından Başkanlıkça belirlenecek bir üye, iletişim fakültesi dekanları veya basın kartı sahibi gazeteciler arasından Başkanlıkça belirlenecek bir üye, olmak üzere, toplam dokuz üyeden oluşur. (Yönetmelik, Madde 9) Basın Kartı Komisyonu (Aralık 2018 öncesi)Basın- Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nü temsilen iki üye, Basın şeref kartı ve sürekli nitelikte basın kartı sahipleri arasından Genel Müdürlükçe seçilen iki üye, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'ni temsilen iki, Ankara Gazeteciler Cemiyetini temsilen bir, İzmir Gazeteciler Cemiyetini temsilen bir, Türkiye Gazeteciler Sendikasını temsilen üç, Gazeteciler Federasyonunu temsilen yerel basın mensubu bir, Türkiye Gazete Sahipleri Birliğini temsilen bir üye, olmak üzere, toplam 13 üyeden oluşur. |
TIKLAYIN - Basın kartı gelmeyen gazeteciler devletten açıklama bekliyor
TIKLAYIN - Adalet yine gecikti: Aydın Engin, 'basın kartı' davasını kazandı
TIKLAYIN - Mustafa Sönmez 'basın kartı' davasını kazandı
TIKLAYIN - Basın kartı davasında bir kazanım da Evrensel'den
TIKLAYIN - Nadire Mater İletişim Başkanlığına açtığı basın kartı davasını kazandı
(HA)