Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü (BYEGM) tarafından düzenlenen "Basın İş Kanunu Çalıştayı"nın ilki bugün Ankara’da yapıldı. Çalıştayda medyadan sorumlu Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın sözlerini ve çalıştayın gidişatını gazeteci meslek örgütleri Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), DİSK Basın İş, Haber-Sen ve Medya İş'e sorduk.
Medya İş umutlu, Haber Sen ve DİSK çağrılmadı
Çalıştay’da konuşma yapan Akdoğan “Bizim bu çalışmaları yapmadaki amacımız, çalışanlar üzerinden işverene örtülü mesaj göndermek değil, bizzat çalışanı ve işvereni ile daha sağlıklı bir medya düzenini nasıl oluşturabiliriz, bunu tüm boyutlarıyla ele almak” dedi.
Medya İş haricindeki basın sendikaları ise Akdoğan’ın bu sözlerine ve Çalıştay’ın amacına şüpheli bakıyor.
TGS Başkanı Uğur Güç “Gazetecilerin haklarına dokundurmayız” derken, Haber-Sen Yönetim Kurulu Üyesi Osman Köse ile DİSK Basın İş sendikasından Murat İnceoğlu çalıştaya çağrılmadıklarını söylüyor.
Hak-İş’e bağlı Medya İş Sendikası Başkanı Gürsel Eser ise çalıştaydan umutlu olduklarını belirterek “Bakan Akdoğan’ın konuşmasının altına imza atarız” dedi.
Güç: Kıdem tazminatına dokundurmayız
“Bu yasanın çalışanlar lehine düzenleneceğini düşünmüyoruz. Niyetlerinin de bu olmadığını biliyorduk. Akdoğan’ın ilk sözlerinde patronlar lehine kararlar alınacağı açık. Kanaatimiz kıdem tazminatı ile gazetecilerin geciken maaşlarına yüzde beş faiz işlemini kaldırmak amaçları. Ancak buna dokundurmayacağız.”
Köse: Çalıştay kapsayıcı değil
"TRT'de örgütlenen tek sendika biziz. Ancak çalıştaya çağrılmadık. Bu durum çalıştayın kapsayıcılığı açısından sıkıntılı.
“Katılımcı kurumların yeterince hazınlanmasına bile fırsat vermeden yapılan böyle önemli bir çalıştaytan nasıl bir sonuç murad ediyorlar açıkça kuşkuluyuz. Niyetin kazanımları törpülemek olduğu yönündeki kuşkularımızı haklı çıkaracak veriler mevcut.
“Böyle bir çalıştaya davet edilen ve edilmeyen kurumlara baktığımızda bile ciddi bir sorun var.
"‘TRT’de veya diğer kamu kurumlarının yayın kuruluşlarında çalışanlar 5953 sayılı Kanun kapsamında gazeteci sayılır mı?’ sorusuna yanıt verebilecek tek KESK'e bağlı Haber-Sen’dir.
“TRT'de örgütlü olan ve bu çalıştaya davet edilen sendikaların gazetecilikle ilgileri de, bilgileri de yoktur.
“TRT, ‘yayıncılık’, ‘halkın haber ve bilgi alma hakkı’, ‘kamu hizmeti yayıncılığı’ konularında yıllardır tek bir cümle bile kurmayan, kuramayan sendikalar bu çalıştaya davet edilirken, yıllardır bu alanda mücadele eden Haber-Sen yok sayıldı.
"Bunun dışında, AKP’nin bugüne kadar yaptıklarına bakınca bu çalıştayın çalışan lehine olacağını söylemek pek mümkün değil. Gazetecilerin en önemli kazanımı olan Basın İş yasasındaki haklarının alınması bu çalıştayın sonucu olabilir."
İnceoğlu: Sorun varsa yasayı uygulasınlar yeter
"Bu çalıştaya DİSK ve KESK'in çağrılmamasını anlamlı buluyoruz. En başta bu çalıştayı Çalışma Bakanlığı'nın değil de basından sorumlu devlet bakanının hazırlaması çok anlamsız.
"Uzun zamandan beri AKP medyanın sahiplik yapısını değiştirmek için uğraş veriyor. Önce birçok medya kurumunu satın aldılar ama finanse edemediler. Finanse etmek için de havuz medyasını kurdular. Şimdi bu havuzda çalışanlara ödemedikleri maaşların faizlerini de ödememek için düzenleme yapmaya çalışıyorlar. Basın İş Yasası'ndaki kazanımları törpülemek istiyorlar.
"Akdoğan 'Basın İş yasasına bağlı çalıştırılmayanlar var' demiş. Bunu düzeltmenin yolu yeni yasa yapmak değil, yasayı uygulamak. Böyle bir tespit varsa bununla ilgili işlem yapılmalı.
"Burada çok hızlı bir çalışma yapıyorlar. Kasım'da yasayı geçirmek gibi amaçları olduğu yönünde bir duyum var. Kanaatimce internet gazetecileri ile ilgili yasayla birlikte geçirecekler. Ve bu yasa da diğer AKP yasaları gibi lehte bir iki madde dışında çalışanların aleyhine olacak."
Eser: Çalışma Bakanlığı medya kurumlarını denetlemeli
"Bakan Akdoğan’ın böyle bir girişimde bulunmasını önemsiyoruz. Bugün geçerli olan Basın İş kanunu 1952’de yürürlüğe girdi. Bunun bir an önce değişmesi gerekiyor. Sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılması, gazetecilere yönelik şiddetin son bulması gerekiyor.
"Ayrıca pek çok gazeteci kurumlarında Basın-İş yasasına tabi olmadan, idari kadroda çalışıyor. Çalışma Bakanlığı’nın bunları denetlemesini istiyoruz. Bunun dışında Bakan Akdoğan’ın konuşması çok iyi bir konuşmaydı, Akdoğan’ın sözlerinin altına imzamı atabilirim. Bu çalıştayı destekliyoruz."
Akdoğan: Önceliğimiz güçlü özel sektörün varlığı
Bugün gerçekleşen çalıştayda Akdoğan’ın konuşması özetle şu şekildeydi:
* Dün gazeteciliğin en temel araçları daktilo, fotoğraf makinesi, matbaa ve kağıt iken, bugün saymakla bitiremeyeceğimiz yeni yeni araçlarla karşı karşıyayız. Yeni medya ortamında hızlı bir değişim yaşanırken ve bu değişimden hayatlarımız, mesleğimiz olumlu ya da olumsuz bir şekilde etkilenirken kenarda durup izleyemeyiz.
* Gazetecilik doğası gereği zaten zor bir meslek. Gazeteci hem bedenen işçilik yapar, hem de yoğun bir zihinsel faaliyet yürütür. Bu yüzden hem fikir, hem de beden işçisidir. İşvereninden en alt kademede çalışan arkadaşımıza kadar, bu sektörde çalışan arkadaşlarımızın büyük zorluk ve fedakarlıkla işlerini yaptığını biliyorum.
* Kaderi patronunun sadece iki dudağı arasında olan ve her an işten çıkarılma korkusu yaşayan bir gazeteci, bu işin hakkını layıkıyla verebilir mi?
* Bugün gazetecilik tanımından, mali ve özlük haklara kadar birçok konuda gazetecilerin ve basın çalışanlarının çalışma hayatlarına ilişkin yasal mevzuatın yeniden ele alınması gerekiyor.
* Değil basın kanunu, birçok çalışan kayıt dışı çalıştırılabiliyor. Yani basın kanunu kapsamına almadan çalıştırmanın ötesinde, sigortasız, kayıt dışı çalıştırılan basın emekçileri var.
* Bizim bu çalışmaları yapmadaki amacımız, çalışanlar üzerinden işverene örtülü mesaj göndermek değil, bizzat çalışanı ve işvereni ile daha sağlıklı bir medya düzenini nasıl oluşturabiliriz, bunu tüm boyutlarıyla ele almak.
* Hükümet olarak nasıl ki, diğer iş kollarında güçlü bir özel sektör varlığı için mücadele ediyor, bu konuda düzenlemelere gidiyorsak medya sektöründe de önceliğimiz güçlü bir özel sektörün varlığıdır.
Basın İş Kanunu Çalıştay’ı Ankara’nın haricinde İstanbul ve Erzurum’da da gerçekleşecek. (EA)
Fotoğraf: Murat Kula, AA