Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un "Türkiye'de basının bir bölümü İstiklal Savaşındaki mütareke basınını dahi aratacak seviyede. Mütareke basını dahi bu kadar hain değildi'' sözlerini "rahatsızlık yaratıcı boyutta" buldu.
"Terörle mücadelede verilen şehitlerin herkesin yüreğini dağladığı gerçeği kapsamında, Genelkurmay Başkanı'nın daha da etkilenmesi doğaldır. Ancak bu durumun açıklamayı haklı kılmayacağı da ortadadır."
Başbuğ'un 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü öncesine rastlayan açıklamanın Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi'ndeki kurallar açısından "eleştiri sınırlarını aştığını belirten TGC, yayınlarıyla ilgili gazetecilere "doğru davranış kurallarını" hatırlatma gereğini duydu.
TGC, örnek olarak "yayın organı yahut yorumcu, siyasi, ekonomik ve toplumsal tercihlerinin doğrultusunda yayın yapabilir. Bu durumda bu tavır açıkça ortaya konulmalı, ayrıca yorum ile haber olay ayırımı kesin biçimde yapılmalıdır" şeklindeki kuralı da anımsattı.
Haber-yorum konusundaki başlangıç kuralı da Bildirgede, "Haber ile yorum ve görüş ayrımı açık yapılmalı, okurun ve izleyicinin neyin haber neyin yorum olduğunu kolayca seçebilmesi sağlanmalıdır. Haber kaynakları gibi gazetecilerin de kullandıkları sözcükleri dikkatle seçmeleri, kişilik haklarına saygılı davranmaları da ayrı bir zorunluluk oluşturmaktadır" şeklinde geçiyor.
TGC, benzer olayların yaşanmamasının öncelikli beklentileri arasında olduğunu kaydetti.
Ekşi: Başbuğ'un sözleri de ifade özgürlüğü
Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi ise, Dünya Basın Özgürlüğü Günü herkesin düşüncelerini özgürce ifade etmesinin evrensel bir değer olduğunu hatırlattıktan sonra, Başbuğ'un ifade özgürlüğüne olan "hakkını" kullandığını savundu.
Taraf gazetesine göre Ekşi, "Orgeneral Başbuğ'un sözleri bir kısım medya mensupları tarafından kabul edilmese yahut tepkiyle karşılansa bile ifade özgürlüğü çerçevesi içinde değerlendirilmesi gereken düşüncelerdir" şeklinde görüş bildirdi.
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Genel Başkanı Ahmet Abakay, Başbuğ'un sözlerini "yanlış ve çok tehlikeli" bulmuştu. (EÖ)