Gündem Çocuk Derneği başbakanın çocuklara yönelik şiddet ve nefret içeren söylemlerinden ve çocukların siyasetin nesnesi haline getirilmesinden duyulan endişeyi dile getirdi.
Lice’de askerin açtığı ateşle iki kişinin hayatını kaybetmesinin ardından gerçekleşen protestoda kışla içindeki bayrağı direkten indirenin TSK tarafından çocuk olduğunun açıklanması üzerine Erdoğan, “Çocuk da olsa gereği yapılacaktır, bedeli ödetilecektir”, “Çocuktur diye bizim bayrağımıza kutsalımıza bu şekilde saldırmak suretiyle buna sessiz kalmamız mümkün değildir" diye konuşmuştu.
Adalet
Gündem Çocuk Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni ve sözleşmenin Türkiye’de de iç hukuk normu kabul edildiğinin altını çizdi.
“Çocukların işledikleri filler yasalara göre suç olsa bile, çocuğa özgü adalet sisteminin ilkeleri işletilir, çocukların hangi fiili işlediklerine değil neden bu filleri işledikleri üzerinde durularak hak temelli çözümler üretilir.”
Söylem
Dernek açıklamasında, başbakanın açıklamasının başta kolluk kuvvetleri olmak üzere çeşitli kurum ve kuruluşlarca çocuğa yönelik şiddeti meşrulaştırdığını ve çocukları hedef gösterdiğini belirtti.
Çocukların haklarını görmezden gelen söylemlerin “tekrar tekrar rahatlıkla söylenerek şiddete çağrı yapan bir dil kullanıldığına ve bunun yaygınlaştırıldığına” dikkat çekti.
Cezasızlık
Açıklamada, Erdoğan’ın Mart 2006’daki “Çocuk da olsa kadın da olsa gereği yapılacaktır” söyleminin ardından yaşanan olaylarda kolluk güçlerinin şiddeti sebebiyle beşi çocuk 10 kişinin yaşamını kaybettiği de hatırlatıldı.
Roboski’den Pozantı’ya yaşamını kaybeden, işkence ve şiddete maruz kalan çocukların hesabının verilmediği belirtilerek cezasızlığın sona erdirilmesini istendi.
Çocuğu anlamak
Çocukların siyasete alet edilmemesi gerektiğini vurgulayan Gündem Çocuk çocukların durumunu ve ihtiyaçlarını anlamanın öneminden de söz etti.
“Çocukları anlamadan, onların durumunu ve ihtiyaçlarına kulak vermeden onları son günlerde olduğu gibi sadece ‘dağa çıkan çocuklar’ olarak tanımlamak, çocukları siyasete malzeme etmek ve onları siyaseten tehdit konusu yapmaktır.
“Eğer siyaset tüm taraflarıyla, bugünlerde basına yansıdığı şekilde çocuk konusunda samimiyse yüzlerini gerçekten onlara çevirip, devletten, çatışmasızlıktan, barış sürecinden ne talep ettiklerini, neye ihtiyaç duyduklarını, nasıl bir Türkiye istediklerini anlamaya çalışmalıdır.”
Şiddet dili
Açıklamada konu bağlamında devletin çocuklara karşı yükümlülüklerine de yer verildi.
* Çocuklara karşı şiddet dili kullanmamak ve olası şiddetin önüne geçmek,
* Onları her türlü şiddetten korumak,
* Çocuk adalet sisteminin ilkelerini yaşama geçirmek,
* Çocukların seslerine kulak vermek, onların siyasetin nesnesi değil hak sahibi özgürlükleri olan bireyler olarak siyasetin ortağı yapmak,
* Çocuklara kamusal yaşama katılımı için olanaklar yaratmak. (YY)
