Meclis’te düzenlenen “Kadınların Seçme ve Seçilme Hakkını Elde Etmelerinin 82. Yıl Dönümü Etkinliği"nde Başbakan Binali Yıldırım, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) Başkanı Radiye Sezer Katırcıoğlu ve Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Ülke Program Rektörü Fulya Vekiloğlu birer konuşma yaptı.
Başbakan Yıldırım, Türkiye kadın hareketinin uzun mücadeleler sonunda edindiği Medeni Kanun’da aile reisliğinin kaldırılması ve kadının evlendikten sonra kendi ailesinin soyadını da kullanması gibi kazanımların AKP iktidarı tarafından gerçekleştirildiğini ifade etti, “erkeklerin pabucunu dama attan da yine bizim iktidarımız” diye konuştu.
"İnanıyorum ki yakın bir gelecekte, siyasette ve karar alma mekanizmalarında kadının temsil oranı yüzde 50 seviyelerine çıkacaktır” diye konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sayan Kaya da AKP’nin 2002’den beri kadınların siyasi temsiline gösterdiği özel gayretle, 2016’da kadın vekil oranını yüzde 14,7’ye çıkardıklarını söyledi.
Başbakan: Bakan olabilirsiniz ama sonunda size bir bakan olmazsa...
Başbakan Binali Yıldırım’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Sevinçte de beraberiz, üzüntüde de beraberiz çünkü kadın ve erkek birbirini tamamlıyor. Kadın ve erkek eşit, eyvallah. Ama bir bütünün iki parçası. Biri olur, diğeri olmazsa eksik olur. Bakan olabilirsiniz, başbakan olabilirsiniz ama sonunda size bir bakan olmazsa hiçbir şey yapamazsınız. Kadınlarımız sadece erkeklere bakmıyorlar, kadınlarımız çocuklarımızı da hayata hazırlıyorlar. Kadınlarımız iş hayatında da önemli yerlere gelmeye başladı. Üst düzey yönetici olmuş çok başarılı kadınlarımız var. Siyasette adından söz ettiren kadınlarımız gittikçe artıyor."
Yıldırım, cinsiyet eşitliğinin olmadığı ülkelerde ve kurumlarda, eşitlik ilk adım olarak kullanılan cinsiyet kotası uygulaması hakkında da şunları söyledi:
“Kadına esasında kota ayırmak belki bilinçlenmemiş, yeterince demokrasi anlayışını geliştirmemiş ülkelerde düşünülebilir. Ama benim kişisel tercihim kadına kota değil kadına mücadele edeceği alanları açmaktır. Doğru olan budur. Kota bir korumacılıktır. Korumacılık da gelişmenin önündeki en büyük engeldir.
"Aile reisi tanımlamasında erkeklerin pabucunu dama attan da yine bizim iktidarımız. Şimdi aile reisi kadınlar da olabilir, erkekler de olabilir. Aynı zamanda kızlık soyadlarını rahatlıkla kullanabiliyorlar.
“Analarımız başta olmak üzere tüm cefakar, fedakar kadınlarımıza en derin selam ve saygılarımı iletiyorum. Allah hepinize kolaylık versin”
Aile Bakanı: Gösterdiğimiz özel gayretle kadın vekil sayısı arttı
Sayan Kaya, hükümetin kadın politikalarının temelinde kadının toplumsal statüsünün güçlendirilmesi, kadına karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi, kadına yönelik şiddet ve istismarın ortadan kaldırılmasının bulunduğunu söylerken, kız çocuklarını eğitimine hükümet olarak özel bir önem verdiklerini ifade etti.
Sayan Kaya, AKP’nin kadınların siyasi temsiline verdiği önemine şu sözlerle değindi:
“2002 yılından itibaren kadınların siyasi temsilinde gösterdiğimiz özel gayretle kadın milletvekili sayısı önemli ölçüde artmıştır. 2002 genel seçimlerinde 24 kadın vekil TBMM'ye girerken, bu sayı 1 Kasım 2015 seçimlerinde 81’e yükselmiştir. Bir başka ifadeyle, bu rakamlar yüzde 4,4’ten yüzde 14,7 oranıyla artış göstermiştir. Elbette bunun yeterli olduğunu söyleyemeyiz. Ancak bu konuda önemli bir ilerleme söz konusudur.”
AKP, yüzde 11 kadın ve yüzde 89 erkek vekil oranıyla, MHP'den sonra en düşük kadın milletvekili sayısına sahip parti.
TIKLAYIN - KADIN VEKİL ORANI DÜŞTÜ; 43 İLDEN SADECE ERKEK VEKİL ÇIKTI
Sayan Kaya, Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Programı’na da değindi:
"Aile kurumunu güçlendirip korumayı hedefleyen program, kadınların temel sorun alanlarından biri olan iş ve aile arasında seçim yapma gerilimini azaltacak önlemler geliştirmiştir. Çalışma hayatı içinde kadına sağlanan doğum izinleri, doğuma bağlı yarı zamanlı ve kısmi süreli çalışma izinlerinin kapsamı genişletilerek, bu alandaki sorunları büyük ölçüde azalttık. Kadının, eğitimden istihdama, yönetimden siyasete pek çok alanda temsil edilmesi ve hayatın her alanında desteklenmesi aile ve toplumu da güçlü kılacaktır." (ÇT)