Enerji Bakanlığı, nükleer ihaleyle ilgi yerli ve yabancı tüm firmaları dinledi. 11 grubun şartname aldığı ihalede dört firma kredi bulmakta sıkıntıyı gerekçe göstererek teklif verme tarihinin 6 ay ertelenmesini istedi.
Enerji Bakanı Hilmi Güler, “24 Eylül günü saat 14.30’da zarfları açacağız. Süre uzatımı teklifine olumlu bakmıyoruz. Firmalar daha çok çalışarak süremize uysunlar” dedi.
"En büyük çevre kirliliği fakirliktir"
Ayrıca Güler nükleerin çevreci bir enerji türü olduğunu iddia etti.
“Yeni bir nükleer rönesans başladığını uzmanlar da ifade ediyorlar. Sera gazı salınımı olmaması nükleer enerjiyi çarelerden biri olarak gösteriyor. Yeni çevreci akımlar bunu böyle tespit ediyorlar. En büyük çevre kirliliği fakirliktir.”
"İhale iptal edilsin"
Güler'in açıklamalarına yönelik Yeşiller Partisi eş sözcüsü Ümit Şahin yaptığı yazılı açıklamada "Hilmi Güler’in nükleer enerjinin çevreci olduğunu ilan etmesi Başbakan Erdoğan’ın kendini çevreci ilan etmesine benziyor. Çünkü Başbakan ne kadar çevreciyse, nükleer enerji de o kadar çevreci" dedi.
"Enerji Bakanı Güler’in sözlerine itimat ettiği uzmanlar ve 'yeni çevreci akım' diye niteledikleri her kimse, bunlar ne yazık ki nükleer lobinin kendinden menkul uzmanları. Gerçekte dünyadaki bütün yeşiller ve çevreciler nükleer enerjiye karşı. Güler’in nükleer enerjinin sera gazı üretmediğine ve küresel ısınmaya çare olduğuna dair iddiaları da aynı nükleer lobinin yalanları."
"Nükleer ihale ertelenmesin, derhal iptal edilsin" diyen Şahin açıklamasında bilim çevrelerinin kabul ettiği bilgileri sıraladı:
- Nükleer santrallerde elektrik üretimi başta uranyum madenciliği ve yakıt zenginleştirme olmak üzere karbondioksit salımına neden olur. Nükleer santrallerde üretilen elektriğin kilowatt saati başına 65 grama kadar karbondioksit salımı yaptığı bilinmektedir.
- Nükleer santraller kurularak elde edilecek karbondioksit salım indirimini uzmanlar hesaplamışlardır (Kaynak Oxford Research Group’un araştırması). Bu yolla bütün dünyada salınan toplam karbondioksiti 2050’ye kadar yüzde 25 azaltabilmek için 40 yılda 1000’e yakın yeni nükleer reaktör yapmak gerekir. Bu teknik olarak da, parasal olarak da, uranyum madeninin azalması nedeniyle de olanaksızdır. Çünkü son 50 yılda sadece 450 civarında nükleer reaktör yapılabilmiştir, standart bir nükleer reaktör 5-6 milyar dolara mal olmaktadır ve uranyum kaynakları tükenmekte, fiyatı tıpkı petrol gibi büyük hızla artmaktadır.
- Küresel ısınmanın tek çaresi petrol, kömür ve doğal gaz kullanımını sınırlamak, böylece sera gazı salımını azaltmak, enerji tasarrufu yapmak, enerjiyi verimli kullanmak ve tamamıyla rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle gibi sera gazı salımına neden olmayan yenilenebilir ve temiz kaynaklara yönelmektir.
- Uluslarararası Enerji Ajansı’nın, “Dünya Enerjisinin Geleceği 2007” raporuna göre; elektrik enerjisi üretiminde nükleerin yüzde 15 olan bugünkü payı 2030’da yüzde 9’a gerileyecek.(EZÖ)