Milliyet Gazetesi’nde önce iki hafta zorunlu izne çıkartılan ardından son yazısı yayımlanmadığı için istifa eden Hasan Cemal ile ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan “Benim ilgim yok” dedi. Başbakan'a destek veren Başdanışmanı Yalçın Akdoğan ise “Medya kendi özeleştirisini versin” yorumunu yaptı.
Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) ise hükümetin editöryel içeriğe yönelik baskı ve müdahalelerine medyanın boyun eğmesinin ve yaşanan istifaların Türkiye medyasında akım haline geldiğini söyledi.
Erdoğan: Benim ilgim yok
Erdoğan, Danimarka gezisinin ardından yaptığı açıklamada, Milliyet’in sahibi Erdoğan Demirören’e hiçbir tavsiyesinin olmadığını söyledi.
“Satın aldıktan sonra Erdoğan Bey bana ‘Kimi tavsiye edersin’ diye sordu. Akif Bey’i (Akif Beki) tavsiye ettim. Onlar anlaşamadılar. 'Şunu al, bunu al' demedim. Derya Bey (Derya Sazak) atanırken de benim haberim olmadı.”
“Hasan Cemal’in yazılarına son verilmesini benim istediğime dair ifade beni rencide etmiştir. Hasan Cemal olayının benimle uzaktan yakından ilgisi yok. Geçmişte Uğur Dündar, Emin Çölaşan gibi isimler ayrılırken benzer dedikodular çıkarılmıştı. Orada da bir dahlim olmamıştır. Kaldı ki gazetesi de, 'Hasan Cemal istediği zaman köşesinde yazabilir' diye duyurdu."
Akdoğan: Biz şahısları eleştirmeyiz
Akdoğan da şahıslara yönelik bir eleştirilerinin olmadığını bu durumda medyanın kendi özeleştirisini vermesi gerektiğini söyledi.
“Başbakanımız bir haberi ya da yayın politikasını eleştirebilir ama bizim şahıslarla ilgili söylediğimiz hiçbir şey yoktur ve olamaz. Hasan Cemal yetmiş yaşında duayen bir gazeteci ve hangi süreçlerde nasıl bir pozisyon aldığını biliyoruz.”
“Bizim gazete yönetimiyle bu haberin çıkmasından sonra temasımız oldu ama ‘şu şahısı atın, şunu tutun’ şeklinde bir ifademiz olmamıştır, olmayacaktır. Yayınlanan tutanağın Hasan Cemal ile ilgisi yok ama nasıl ona ihale edildi?
“Ben Cemal’i Kürt Meselesi’nde akil adam olarak görüyorum. Bence medyanın da bunu kendi içerisinde özeleştiri yapması lazım ama meseleyi getirip hükümete fatura etmek son derece yanlış olur.”
IPI: Boyun eğme medyanın yeni akımı
IPI da Cemal’in gazeteden ayrılmasına yol açan baskıları eleştirdi. IPI Yönetim Kurulu üyesi ve IPI Türkiye Ulusal komitesinin eski Başkanı Ferai Tınç; Cemal’in ayrılmasının, yayıncı ve yayın yönetmenlerinin, hükümetin halkın haber alma ve görüş çeşitliliğine ulaşma kanallarını etkileyecek bir şekilde editöryel içeriğe müdahalesi yönündeki baskılarına boyun eğmesinin, Türkiye medyasında oluşan yeni bir akımın belirtisi olduğunu söyledi.
“Bu başlangıçtan beri basın özgürlüğünün ihlal edilmesidir. Burada olan tamamen Başbakan tarafından oluşturulmuş bir karardır, tehdidi ile doğrudan gazete sahibini hedef almaktadır, bu olay ülkedeki otosansür ikliminin tipik bir örneğidir” demektedir.”
Açıklamada Cemal’in IPI’a “Eğer ben durumu eleştiremezsem, bu Türkiye’de ifade özgürlüğü açısından büyük bir olaydır”şeklinde konuştuğu belirtildi. (EA/EKN)