Son günlerde başörtüsü düzenlemesiyle ilgili çıkan haberleri eleştiren Başkana Erdoğan, “Bu serbestliğin böylesine ağır bir çoğunluk zorbalığıyla gerçekleştirilmesi beni korkuttu... türbanı ilkokul, ortaokul ve lise kapısına, devlet dairesinin kapısına dayatacak bir çoğunluk histerisine hazırlıklı olmamız gerektiğine artık ben de inanıyorum” diyen Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök’ü ağır şekilde eleştirdi.
Başbakan: CHP ve yandaş medyası yaygara koparıyor
Erdoğan, Özkök'ün ismini vermeden, “İşte bugün bir tanesi yazmış 'Çoğunluğun zorbası' diyor. Bunun edeple alakası var mı?” dedi.
Erdoğan, “başörtüsü” ifadesini kullanmadan, “TBMM’de hak ve özgürlükler konusunda bir adım atıldı diye, CHP’nin ve onlarla birlikte hareket eden medya grubunun nasıl bir yaygara kopardığının görüldüğünü” ifade etmişti.
Başbakan, “CHP yanlısı bu grubun gazeteleri, ne yazık ki bir kez daha Türkiye’yi bölünmüş, ikiye ayrılmış gibi göstermenin gayreti içindeler" diye konuştu.
TGC: 21. yüzyıl Türkiye’sine yakışmıyor
TGC'den yapılan yazılı açıklamada, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan’ın konuşmanın 21. yüzyıl Türkiye’sine yakışmadığı belirtildi.
TGC, “Özgürlük ve hak kavramlarının belirli konularda sıkça gündeme getirildiği günümüzde ifade özgürlüğü ve bilgilenme hakkının yok sayılmaya çalışılmasını anlamak olanaksız" dedi.
“Yıllar öncesinde kaldığını sandığımız “bir kısım basın” nitelemesi de talihsiz bir değerlendirme oldu. Özgürlük sloganlarının atıldığı bugünlerde basının da özgür olması gerektiği de unutulmamalı.”
Özkök: Edebi ben herkesten çok daha iyi bilirim
NTV'deki “Neden” programına telefonla katılan ve başörtüsü sorununun uzlaşıyla çözülmesini savunduğunu ifade eden Ertuğrul Özkök, Başbakanın medyayla ilgili tavrını "Başbakanı tanımakta zorluk çekiyorum ben. Uçakta bazen eşlik ettiğim Başbakan arasında çok fark var. Orada Başbakan çok daha hoşgörülüydü" sözleriyle eleştirdi.
Başbakanın sözlerini topyekün reddeden birisi olmadığını, doğru yaptığı zaman onayladığını ifade eden Özkök, "Adap ve edebi ben herkesten çok daha iyi bilirim... İki kişi dahi olsak böyle düşünmeye hakkımız var, saygı duyulmalı. Başbakana yakışmıyor. Türbanı özgürlük olarak görüp sonrasında da medyaya sen çıkarların için böyle yapıyorsunuz demek ciddi bir çelişki...Ben Başbakana daha saygılı bir mesafede durmak istiyorum..." dedi.
Ülsever: Başbakan demokrasiden nasibini almamış
Geçmişte Erdoğan'a Başbakan olmadan önce yakın olduğunu, ancak sonra değiştiğini savunan Cüneyt Ülsever, "Başbakan ruhu itibariyle demokrasiden nasibini almamış. Düşüncesi nedeniyle hapse giren Erdoğan, Başbakan olduktan sonra 'sadece benim eleştirme hakkım var' düşüncesini benimsedi" diye konuştu.
Geçmişte Ceza Yasası'nın şimdi yürülükte olmayan 159. maddesinden hakkında yedi dava açıldığını, şimdiyse 301. maddeden bir davası bulunduğunu açıklayan Ülsever, "Bence AKP belirli bir dönem sonunda hem ulusal ve uluslararası meşruiyetini aldıktan sonra milli görüş geleneğinin bir parçası olan kendi tabanına dönme ihtiyacı duymaya başladı" dedi. (EÖ/TK)