*Fotoğraf: Fatma Erdoğan
Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi ve İstanbul Barosu, İstanbul Sözleşmesi’nden Cumhurbaşkanı kararıyla çekilmesine ilişkin yazılı açıklama yaptılar.
Ankara Barosu’nun yaptığı açıklamada İstanbul Sözleşmesi’nden hukuka aykırı bir şekilde geri adım atıldığı belirtildi: “Usulüne uygun yürürlüğe giren bir uluslararası anlaşma öncelikle bir kanundur. Bir kanunun yürürlüğüne bir idari işlemle karar verilemez.
"Meclis yetkili"
Uluslararası anlaşmalar, kamu hukukunun usul ve yetkide paralellik ilkesi uyarınca aynı usulle ve aynı yetki kuralları izlenerek kaldırılmalıdır. İstanbul Sözleşmesi Anayasa’mızın 90. maddesi uyarınca yürürlüğe girmiş bir uluslararası anlaşmadır ve Anayasa’nın 87. maddesi uyarınca söz konusu uluslararası anlaşmanın onaylanması, değiştirilmesi ve en önemlisi feshedilmesi TBMM’nin yetkisindedir. Kaldı ki, İstanbul Sözleşmesi'nin feshini haklı gösterecek hiçbir sosyal, hukuki ve akla uygun gerekçeden bahsetmek mümkün değildir.
“Cumhurbaşkanı yetkilerini aşmıştır! 6771 Sayılı Yasayla değişik Anayasanın 104. maddesi Cumhurbaşkanına kararname yoluyla asli düzenleme yetkisi vermiştir. Ancak bu asli düzenleme yetkisi, yürütme yetkisine ilişkin olup, sınırsız değildir.
TIKLAYIN-"İstanbul Sözleşmesini savunacağız"
"Sözleşme geçerliliğini koruyor"
Bilindiği üzere Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin sınırları Anayasa madde 104 uyarınca çizilmiştir. Buna göre insan hakları kapsamında; temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle siyasi haklar ve ödevlere ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkarılamayacağı hüküm altına alınmıştır.
Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri yoluyla temel hak ve özgürlükler kısıtlanamayacağı gibi bu Kararnamelerin verdiği yetkiye dayanarak çıkarılacak idari kararlar aracılığıyla evleviyetle bu yola gidilemeyeceği açıktır.
Uluslararası hukuk teamülleri gereği, yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı fonksiyon gaspı niteliğinde ve Anayasaya aykırı olup, Sözleşme geçerliliğini korumaktadır. Unutulmamalıdır ki, insan hakları mücadelesi, hiçbir gerici kara propaganda ve siyasi hamleye kurban edilemeyecek büyüklükte ve evrensel bir mücadeledir. Bugün sevinç naraları atan, kara propaganda sahiplerini de koruyacak olan hukukun kendisidir.
TIKLAYIN-"Tek adamın kararını kabul etmiyoruz"
"Cumhurbaşkanı feshedemez"
İstanbul Barosu ise yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: İstanbul Sözleşmesi Cumhurbaşkanı kararı ile feshedilemez. İstanbul Sözleşmesi, Anayasamızın 90. maddesine göre usulüne uygun olarak 24 Kasım 2011 tarihinde TBMM tarafından onaylanmış bir uluslararası Sözleşmedir. 6251 sayılı onaylamayı uygun bulma Kanunu uyarınca, İstanbul Sözleşmesinin ‘Yürütme tarafından feshedilmesi hakkındaki karar’ yok hükmündedir.
İstanbul Sözleşmesi şiddetle mücadele konusunda bir insan hakları sözleşmesidir. Anayasamızın 104. maddesinde, 'temel haklar, kişi hakları konusunda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkarılamaz'hükmüne yer verilmiştir.
TIKLAYIN-"Çekilme kararı şiddete icazet çıkarmaktır"
"Karar yok hükmündedir"
İstanbul Sözleşmesi, insan hakları ihlali olan kadına ve aile içi şiddeti önlemek, mağduru korumak amacıyla TBMM tarafından kabul edilmiş bir uluslararası sözleşme olduğundan, bu konuya ilişkin bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkarılamaz; çıkarılmış olsa dahi buna dayanarak bir yürütme yetkisi kullanılması yok hükmündedir.
Ayrıca, 15.07 2018 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan ‘Milletlerarası Andlaşmaların Onaylanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde’ Cumhurbaşkanına Uluslararası Sözleşmeleri ‘feshetme yetkisi’ verilmemiştir. 20 Mart 2021 tarih, 31429 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 3718 sayılı kararda ise "sözleşmenin feshedildiği" belirtilmiştir. Bu karar yetki açısından da yok hükmündedir." (RT)