Barış Otobüsü Serhatköy'den başlayarak Güzelyurt'a kadar yol üzerindeki tüm köylerde durdu. Çözüm ve AB için Kadın Girişimi'ni oluşturan örgütlerin temsilcileri köylerde bildiri dağıttı ve vatandaşlarla sohbet etti.
28 Şubat İçin şölen düzenlendi
Yurtsever Kadınlar Birliği, Kadından Yaşama Destek Derneği, Kıbrıs Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği, Kadın Araştırmaları Merkezi, Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), Kadın Bürosu, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Kadın Bürosu, Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenleri Sendikası (KTOEÖS) Kadın Bürosu ile Barış ve Federal Çözüm için Kadın Hareketi'nin oluşturduğu Çözüm ve AB için Kadın Girişimi'nin "barış otobüsü" Serhatköy'den başlayarak Güzelyurt'a kadar yol üzerindeki tüm köylerde durdu.
Çözüm ve AB İçin Kadın Girişimi'ni oluşturan örgütlerin temsilcileri tura çıkmadan önce 28 Şubat Çözüm ve Kararlılık Şöleni'ne katıldı.
Grup "Başka Kıbrıs yok", "Barış hemen şimdi", "Halkın iradesine saygı, analar doğurur savaşlar öldürür", "Bizi barış kurtaracak", "Çözümle başlayacak her şey", "Yarınlar AB ile güzel olacak", "Çocuğumun göç etmesini istemiyorum", "Başka 28 Şubat yok", "Çocuğum için iyi bir gelecek", "Evimdeki aş için, çocuğumun geleceği için barış", "Aklın yolu AB'dir", "Sorunu çözelim AB'ye girelim" yazılı pankartlar taşıdı.
Grup adına açıklama yapan Yeni Düzen Gazetesi yazarlarından Oya Talat "Bugün kadınlar analar olarak barış otobüsümüzü oluşturduk ve barış bu ülkeye gelene dek mücadeleye karar verdik. Zaten yıllardır barış için, çözüm için süren mücadelemiz devam etmektedir" dedi.
Talat, "köy köy, kent kent dolaşıp bildiri dağıtacaklarını ve halkı neden çözüm ve barış istediklerine dair bilgilendireceklerini" söyledi.
Tülin Murat'ın okuduğu basın bildirisinde ise şu bilgilere yer verildi:
"Çözüm olmazsa izole oluruz"
* Kıbrıslı Türk kadınlar, anneler olarak ülkemizin geleceğini oluşturacak barış sürecinde söz sahibi olmak için bir araya geldik.
* 28 Şubat sürecini yaşadığımız şimdiki aşamada aynı hüsranı bir kez daha yaşamamak için yetkilileri çözüm ve barış için bu tarihi anlaşmayı imzalamak üzere göreve davet ediyoruz.
* Her iki toplumun da üzerinde anlaşabileceği bir çözüme varmanın yolu iyi niyetle ve istekle masada oturmaktan geçmektedir. İnanıyoruz ki, BM Genel Sekreteri Annan'ın her iki topluma da uzlaşma zemini olması için sunduğu plan çerçevesinde bugüne kadar mücadelesini verdiğimiz hakların çoğunu kazanmış bulunmaktayız.
* Bunlar arasında dönüşümlü başkanlık, siyasi eşitlik, hukuk ve egemenlik gibi haklar vardır. En önemlisi ise bunlarla beraber Kıbrıs Türk toplumunun belirsiz bir gelecekten kurtulması söz konusudur. Bunun karşılığında da toprak tavizi gündeme gelmiştir.
* Bugün dikkatli olmaz ve 28 Şubat sürecini kaçırırsak dünya tarafından reddedilen, izole bir toplum haline geleceğimiz açıktır. Belirsiz bir gelecekte her türlü ambargonun devam edeceği, var olan göçün hızlanacağı ve yurt dışında olan genç değerlerin adaya geri dönmeyeceği bir ülke olmaya devam edeceğiz.
* Biz analar evlatlarımızı daha fazla göç yollarına göndermek istemiyor, soğuk savaş ortamının sürmesini ve olası çatışmalarda ve savaşlarda evlatlarımızı yitirmek istemiyoruz.(NK/BB)