Haberin İngilizcesi için tıklayın
10 Ekim 2015…
Türkiye kentlerinden onlarca insan, Ankara’ya doğru yola çıktı. Amaç, barış mitingine katılmaktı. Yollar, şarkılı türkülü, halaylıydı.
Ankara’ya ulaşan grupların çoğunluğu Ankara Garı önünde toplanmaya başladığı ilk saatlerdi, 10.04'te patladı ilk canlı bomba. Ardından bir başkası patladı.
Tam 103 “barış güvercini” yaşamını kaybetti, 400’ü aşkını da yaralandı.
Ölenler arasında 9 yaşındaki Veysel, 71 yaşındaki Barış Annesi Meryem, temizlik işçisi Berna vardı…
10 Ekim Ankara Gar Katliamı’ndan kurtulanlardan biri de Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) üyesi Can Ateş’ti.
Ateş, “Adana’dan 10 arkadaş geldik Ankara’ya” diye anlatıyor 10 Ekim 2015’i.
“Ülkemizde ve coğrafyada her gün daha da şiddetlenen çatışma ve savaşa karşı dur demek ve barış talebimizi Ankara’da dile getirmekti, umutluyduk” diyor.
"İkinci bombada yaralandım"
Ancak ne var ki Ateş'in ve onlarca barış savunucusunun umudu o gün patlayan iki canlı bomba ile büyük bir yara aldı.
O güne dönüyor Ateş.
“Alan panayır yeriydi adeta bir anda bombalar patladı ve cehenneme döndü” diyor. Ne olup bittiğini anlamadan ikinci bombanın da patladığını kendisinin de ikinci bomba ile yaralandığını söylüyor.
Ateş, sonrasını şöyle anlatıyor:
“Her iki ayağım kırıldı ve paramparça oldu. Bir müddet bayılmışım, sonra hastaneye kaldırdılar ve hastanede müdahale için sıra beklerken kalbim durmuş.
“Sonra, beş-altı ameliyat… Beş gün sonra yoğun bakımdan çıktım devamında 23 ay tedavi gördüm. Hastaneden ilk taburcu oluşum dört ay sonra oldu…”
Yaşamını kaybeden 103 insana dair de konuşan Ateş, “14’ü bizim sendikadan arkadaşlarımdı. Adana’dan geldiğimiz 10 arkadaşın beşini kaybettim. Çok üzüldüm, çok yıkıldım. Kelimelerle anlatamıyorum…”
“Barış benim için çocukların yaşaması”
Ateş için o günden sonra barış demek daha çok masum insan ve çocukların yaşaması anlamına gelmiş:
“Beni ayakta tutan şey arkadaşlarımın anıları. Ben son nefesime kadar barış için mücadele edeceğim. Savaşa hayır barış hemen şimdi…”
10 Ekim KatliamıAnkara, Altındağ ilçesinin Ulus semtindeki Ankara Garı kavşağında düzenlenen Barış Mitingine 10 Ekim 2015'te, saat 10:04 civarında intihar saldırısı düzenlendi. Olay yerinde 69 kişi, toplam 103 kişi ve iki saldırgan hayatını kaybetti. Öldürülen barış mitingi katılımcılarının isimleri şöyle: Abdülkadir Uyan, Metin Kürklü, Gökhan Akman, Orhan Işıktaş, Gülhan Karlı Elmascan, Yılmaz Elmascan, Nevzat Sayan, Bilgen Parlak, Hacı Kıvrak, Rıdvan Akgül, Rıdvan Akgül, Hacı Mehmet Şah Esin, Gökmen Dalmaç, Elif Kanlıoğlu, Hakan Dursun Akalın, Ercan Adsız, Ayşe Deniz, Berna Koç, Fatma Esen, Gülbahar Aydeniz, Eren Akın, Canberk Bakış, Tayfun Benol, Nizamettin Bağcı, Kasım Otur, Başak Sidar Çevik, Nilgün Çevik, Resul Yanar, Mehmet Ali Kılıç, Tekin Arslan, Sezen Vurmaz, Dilaver Karharman, Onur Tan, Umut Tan, Sarıgül Tüylü, Dilan Sarıkaya, Ali Kitapçı, İsmail Kızılçay, Muhammet Demir, Korkmaz Tedik, Veysel Atılgan, İbrahim Atılgan, Emine Ercan, Kübra Meltem Mollaoğlu, Meryem Bulut, Seyhan Yaylagül, Ebru Mavi, Ali Deniz Uzatmaz, Ziya Saygın, Vahdettin Özgan, Cemal Avşar, Ahmet Katurlu, Selim Örs, Azize Onat, Dicle Deli, Güney Doğan, Binali Korkmaz, Mehmet Zakir Karabulut, Leyla Çiçek, Metin Peşman, Mesut Mak, Adil Gür, Gökhan Gökbönü, Şebnem Yurtman, Osman Turan Bozacı, İdil Güneyi, Abdullah Erol, Mehmet Hayta, Özver Gökhan Arpaçay, Şirin Kılıçalp, Uygar Coşgun, Ahmed Alkhadi, Nurullah Erdoğan, Gözde Arslan, Aycan Kaya, Yunus Delice, Sevgi Öztekin, Mehmet Tevfik Dalgıç, Sevim Şinik, Emin Aydemir, Fatma Karabulut, Ramazan Tunç, Erol Ekici, Feyyat Deniz, Necla Duran, Osman Ervasa, Ramazan Çalışkan, Vedat Erkan, Abdülbari Şenci, Niyazi Büyüksütçü, Gazi Güray, Sabri Elmas, Erhan Avcı, Ümit Seylan, Serdar Ben, Nevzat Özbilgi, Hasan Baykara, Fatma Batur, Bedriye Batur, Ata Önder Atabay, Mustafa Budak, Ağa Bayar. Saldırının ardından polis ölenlere, yaralılara ve onlara yardım etmek isteyenlere biber gazı sıktı. Bu müdahale sonucunda yaralıların hastaneye götürülmesi gecikti, patlamadan kurtulanlar bir de gaz nedeniyle travma yaşadı. Olay yeri koruma altına alınmadı ve olay yeri inceleme ekipleri ve savcılar olay yerine derhal gelmedi. Ekipler yaklaşık 1,5 saat sonra, başsavcı vekili olay yerine 2,5 saat sonra geldi. Saldırıyla ilgili iddianame 13 Temmuz 2016'da kabul edildi. 36 kişi hakkında dava açan savcılığın iddianamesinde, saldırı talimatını, İslam Devleti (IŞİD) Türkiye sorumlusu İlhami Balı'nın verdiği ifade edildi. İddianamede, Suruç saldırısını da aynı kişilerin organize ettiği belirtildi. İddianamede, Balı'nın da aralarında bulunduğu 14 sanık hakkında "birden çok kasten öldürme" suçundan 100'er kez ağırlaştırılmış müebbet, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan birer kez ağırlaştırılmış müebbet ile kasten öldürmeye teşebbüs etmek suçlarından 5 bin 83 yıldan 7 bin 820 yıla kadar hapis cezaları istendi. Saldırıyla ilgili dava, 7 Kasım 2016'da başladı, halen sürüyor. |
(EMK)