Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy’un Barış İçin Akademisyenler’in “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzalamaktan yargılandıkları davanın ikinci duruşmasında beraat kararı çıkmadı.
Akademisyenler Terörle Mücadele Kanunu madde 7/2 kapsamında "örgüt propagandası" iddiasıyla, Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyor.
Savcı, önceki duruşmada suçlamayı değiştirerek Türk Ceza Kanunu'nun "Türklüğü, Cumhuriyeti, Devletin kurum ve organlarını aşağılama" başlıklı 301. maddesinden yargılama yapılması için Adalet Bakanlığı'ndan talepte bulunmuştu. Bakanlık'tan henüz cevap vermedi. Mahkeme ilk duruşmada durma kararı vermişti.
10 dakikalık duruşma
İkinci duruşma yeni bir mahkeme heyetiyle görüldü, 10 dakika sürdü.
Akademisyenlerin avukatlarından Meriç Eyüboğlu, "Ara kararın değiştirilmesi, suç oluşmadığından beraat kararının verilmesi ve Adalet Bakanlığı'ndan geri dönüşün beklenmemesi" taleplerini iletti.
Avukat Gökhan, mahkemenin durma kararından geri dönülmesini ve beraat karar verilmesini istedi.
"Derhal beraat kararı verilecek durumlarda durma kararı verilmesi Ceza Muhakemeleri Kanunu'na (CMK) aykırı, yargılamanın yapılması hukuki değil, siyasidir. derhal beraat kararı vermenizi bekliyoruz. 301. Madde olursa tekrardan tartışacağız."
Mahkeme, Adalet Bakanlığı'na yazılan müzakerenin ve dosyanın görüşünün beklenmesine, dosya aslının mahkemede olmadığından ara karardan vazgeçilmesi yönündeki talebin reddine, duruşmanın 22 Aralık saat 13.40'a bırakılmasına karar verdi.
"Suç yok beraat istiyoruz"
Akademisyenlerin avukatlarından Meriç Eyüboğlu duruşma sonrası açıklamasında "Geçen duruşmada tartıştığımızı tartıştık; suç yok, beraat istiyoruz" dedi.
"Bizim için sürprizsiz bir gün. Mahkeme dosyanın bütün olarak Adalet Bakanlığı'na gönderildiği için dosyasız değerlendirmenin mümkün olmadığını söyleyerek beraat talebini reddetti.
"Mahkeme Başkanına UYAP'tan dosyayı görebileceğini söyledik. Hala geç değil, Aralık beklenmeden beraat kararı verilebilir."
Dayanışmaya teşekkür
Doç. Dr. Ersoy, "Tekrar emek ve demokrasi güçlerinin desteğiyle bir aradayız. 22 Aralık'ta barış sözümüzü söylemeye devam edeceğiz" dedi.
Yrd. Doç. Dr. Kaya da meselenin sadece bu dava olmadığını ve Türkiye'de ifade özgürlüğünün bir bütün olarak saldırı altında bulunduğunu söyledi, barış istemeye devam edeceklerini tekrarladı.
Ne olmuştu?Barış bildirisini imzaladılarTIKLAYIN: AKADEMİSYENLER "BU SUÇA ORTAK OLMAYACAĞIZ" DİYOR Barış İçin Akademisyenler’in “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi 11 Ocak’da Türkiye’de 89 üniversiteden 1128, yurtdışından 355’i aşkın akademisyen ve araştırmacının imzasıyla duyuruldu. Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan (Boğaziçi Üniversitesi), Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) ve Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya (Nişantaşı Üniversitesi) ve Yrd. Doç. Dr Meral Camcı (İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi) imzacı akademisyenlerdi. İşten atıldılarMeral Camcı, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nin bildiriyi imzalaması nedeniyle hakkında başlattığı disiplin soruşturması sonucunda işten çıkardı. TIKLAYIN: "ÇOCUKLAR ÖLÜYORDU, BİLDİRİYE İMZA İÇİN BİR AN BİLE DÜŞÜNMEDİM" Muzaffer Kaya, Nişantaşı Üniversitesi’nin sözleşmesini feshettiği imzacı altı akademisyenden biriydi. TIKLAYIN: NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ BARIŞ İSTEYEN 6 AKADEMİSYENİ İŞTEN ATTI Taleplerini yineledilerTIKLAYIN: İSTANBUL'DAKİ BARIŞ İÇİN AKADEMİSYENLER: BARIŞ TALEBİNDE ISRARCIYIZ Dört akademisyen 10 Mart’ta Barış İçin Akademisyenler İstanbul grubu adına yapılan açıklamayı okudu. Bu açıklamada savcılığın hangi suçu istinat edeceğini belirlemeden soruşturmalar için harekete geçtiğini belirtti, barış talebinde ısrarcı olduklarını söylediler. TutuklandılarTIKLAYIN: DÖRT AKADEMİSYENE "BARIŞ TALEBİNDE ISRARCIYIZ" AÇIKLAMASI NEDENİYLE YAKALAMA KARARI 14 Mart’ta dört akademisyen hakkında yakalama kararı çıkarılarak evlerine baskın düzenlendi. Yurtdışında olan Meral Camcı dışındaki üç akademisyen kendileri Emniyet'e gitti. 15 Mart’ta çıkarıldıkları mahkemece “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi gerekçe gösterilerek “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklandılar. TIKLAYIN: ÜÇ AKADEMİSYEN TUTUKLANDI Hakkında yakalama ve gözaltı kararı çıkarılan Meral Camcı, “Barış sözümün arkasında duracağım, mücadeleye devam edeceğim” diyerek Türkiye’ye döndü ve emniyete kendisi gittikten sonra 31 Mart’ta tutuklandı. TIKLAYIN: AKADEMİSYEN MERAL CAMCI TUTUKLANDI İlk duruşmada tahliyeTIKLAYIN: DÖRT AKADEMİSYENE TAHLİYE Dört akademisyenin ilk duruşması 22 Nisan’da görüldü. Savcı, suçlamayı TCK 301 (Türklüğü, Cumhuriyeti, Devletin kurum ve organlarını aşağılama) olarak değiştirdi ve dosyanın durması ve 301 hakkında Adalet Bakanı'ndan yanıt gelmesinin beklenmesini ve tahliyeleri talep etti. Mahkeme, sanıkların savunmalarının alınmış oluşu, dosya kapsamı, mevcut delillerin toplanmış olması ve tutuklulukta geçen süre dikkate alınarak tahliyelerine karar verdi. Durdurma kararıMahkeme ayrıca, "sanıkların eylemlerini sübutu halinde isnat edilen suçun vasıf ve mahiyetinin değişerek TCK'nın 301. Maddesinde belirtilen suçu oluşturması ihtimaline binaen TCK 301/4, CMK 223/8 maddesi gereğince usulü muamelelerin durdurularak Adalet Bakanlığı'ndan soruşturma izni alınması için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine" karar verdi. Duruşmanın ardından geçen beş ayda Adalet Bakanlığı savcılığın talebinde gerekçe belirtmediğini söyleyerek dosyayı geri gönderdi. Savcılığın gerekçeyi belirterek tekrar gönderdiği talep Adalet Bakanlığı’nda. |
(BK)