İnsan Hakları Aktivisti, Araştırmacı Psikolog Merle Friedman, Ruhsal Travmalar Toplantıları kapsamında "İnsan eliyle oluşturulan travmalardan sonra barışın kurulması" başlıklı oturumda konuyu Güney Afrika deneyimleri üzerinden anlattı.
Aparteid dönemi ve travma
11 ayrı dilin konuşulduğu Güney Afrika'da yaklaşık 50 yıl süren aparteid rejimi boyunca siyahlar ikinci sınıf vatandaş ilan edildi, işkence gördüler ve yoksulluğa mahkum edildiler.
Friedman, Güney Afrika'da yaklaşık 50 yıl boyunca süren aparteid döneminde siyahların yaşadığı travmanın büyüklüğüne bütün boyutlarını ele alarak değindi.
Irkçılığın çok fazla olduğunu, ayrımcılığın ne kadar farklı tabakalarda varolabildiğini aktardı. Güney Afrika'da yaşanan travmalarını değerlendirdi.
Friedman'a göre bu travmanın sonuçlarını şöyle özetliyor:
"Acı, fakirlik, işsizlik, kırılganlık, disfonksiyonel aileler ve onların suça eğilimli çocukları, alkol kaynaklı sorunlar."
Friedman, bu anlamda Suçu Önleme Komisyonu'nun projelerini de anlatıyor. Komisyon alkolün çok tüketilmesi ve sokak çocuklarının suça eğiliminin yüksek olmasıyla da ilgileniyor.
Kabullenme
Friedman, öncelikle travmayı anlamak gerektiğini söylüyor. Durumu tespit etmenin aslında her iki taraf için de yüzleşmek olduğunu anlatan Friedman, sürecin durumu kabul etmekle başladığını aktardı. Friedman'a göre suçlananların yaşananları itiraf etmesiyle süreç başlamış oluyor.
Özür-Af
Friedman travmanın telafisinde en büyük etkenin özür dileme olduğunu vurguluyor. Ancak bu noktada "küstahlıkla" dilenen özrün çok fark yarattığını, samimiyet ve dürüstlükle dilenmesi gerektiğini belirtiyor ve yaşanan acılarla empati kurulması gerekliliğini ekliyor.
Sonrasında ise affetmenin gelişeceğini açıklıyor. Gerçek ve Uzlaşma Komisyonu'nun (The Truth and Reconciliation Comission) etkili olduğunu ancak bazı noktalarda yetersiz kalabildiğini söyleyen Friedman, af mahkemelerinin dışında yaşananlara seyirci kalanların yani suça seyirci olanların da hesap vermesi gerektiğini ifade ediyor.
Telafi
Friedman telafinin etkiliğinde, ruh sağlığı açısından intikam duygusunu ortadan kaldıracak her şeyin yapılması gerektiğini söylüyor.
İstanbul The Marmara Oteli'nde düzenlenen, "Ruhsal Travma Toplantıları" 1 Aralık-4 Aralık 2005 tarihleri arasında gerçekleşti. Dördüncüsü düzenlenen Ruhsal Travma Toplantıları'nın bu seneki ana konularını "İnsan eliyle oluşturulmuş travmalar" ve "zorunlu göç" oluşturdu.(ÖE/KÖ)