Barış Bloku heyeti, tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı ziyaret etmek için Edirne'ye gitti.
Barış Bloku’ndan avukatlar İbrahim Sinemillioğlu ve Ayşe Başar, Demirtaş’ın "Katliamların, şiddetin arttığı bu günlerde barışın sesi daha gür çıkmalı" mesajını ilettiğini söyledi.
Görüşme mahkeme kararıyla kayda alındı
Avukat Sinemillioğlu, cezaevi görüşmesinin kayda alındığını söylerken “Dünyanın hiçbir yerinde avukat - müvekkil görüşmesi kamu görevlileri önünde yapılmaz. Görüşmemiz hem kayda alındı, hem de görüşme personel önünde gerçekleşti. Bu durumu protesto ediyoruz” diye konuştu.
bianet’e konuşan avukat Başar, görüşmeye girmeden önce kendilerine görüşmenin kamu görevlileri tarafından dinlenileceği ve kayıt altına alınacağı, ayrıca Demirtaş’a verilecek yahut görüşme esnasında tutulan tüm notlara el konulacağına dair mahkeme kararı gösterildiğini söylerken, “Normal şartlarda avukat olarak böyle bir görüşmeyi asla kabul etmem. Blok heyeti adına gittiğim için bir kereye mahsus olmak üzere kabul ettim. Hiçbir yasaya sığmayan bir uygulama” dedi.
Demirtaş’ın avukatlarının bu mahkeme kararına itirazları reddedilmişti, avukatlar Anayasa Mahkemesi’ne gideceklerini söylemişti.
Karavanda basın açıklaması
Barış Bloku heyeti, Edirne Kapalı Cezaevi’ne giderken üç kere GBT uygulamasından geçirildiklerini belirtti.
Heyetinin cezaevi yolu üzerinde yapmak istediği basın açıklaması da jandarma ekiplerince "valilikten izin alınmadığı" gerekçesiyle engellendi.
Cezaevi yolu üzerinde, bir karavan içinde basın mensuplarına konuşan ve saz ile çaldığı türküyü Demirtaş'a gönderdiklerini belirten Barış Bloku Eş Sözcüsü Bahadır Altan "Barışın dilini konuşan insanlar susturulunca şiddetin dilinin egemen olduğunu gözlemliyoruz" dedi.
“Millî seferberlik adı altında demokratik siyaset engelleniyor”
Barış Bloku Eş Sözcüsü Ayşe Erzan ise şöyle konuştu:
"HDP milletvekillerinin bir an önce tutukluluklarının kaldırılıp görevlerinin başına dönmeleri demokrasinin gereğidir. Şu anda 45 DBP'li belediyenin, 69 eş başkanı tutukludur. Seçilmiş yerel yöneticilerin ve milletvekillerinin, terör örgütü üyeliği ve terör örgütü propagandası suçlamaları ile görevden alınmaları, tutuklamaları, hatta tecritte tutulmaları, iç barış ortamını zedeleyen bir örtük şiddet biçimidir.
“Millî seferberlik adı altında, milletin bir kısmının oyunun, seçiminin, tercihinin yok sayılması, demokratik siyaset yollarının tıkanması, ülkenin kayyumlara teslimi, barış ümitlerine her gün sekte vurmaktadır.”
Görüşme sonrasında açıklama yapan Av. Ayşe Başar da Demirtaş'ın, demokrasi ve barış kültürünün geliştirilmesinin esas olduğu, Anayasanın toplumun tüm talepleri dikkate alınarak hazırlanması gerektiği ve sadece iki partinin uzlaşması ile anayasa hazırlanamayacağı görüşlerini aktardı.
Barış Bloku, 10 Temmuz 2015’te “Suriye’de olası bir savaşa karşı” kurulmuştu. Blok’un bileşenleri ve ayrıntılı bilgi için tıklayın. (ÇT)