Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği, “2024 Yılında Kadın Mücadelesi” raporunu İstanbul Kadıköy’deki Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde açıkladı.
Dernek raporunda, şöyle denildi:
“Kadın cinayetlerinin önlenmesi ve kadına yönelik şiddetin son bulması için, yargı sisteminin cinsiyetçi yapısının değiştirilmesi, mevcut yasaların etkin bir şekilde uygulanması ve toplumsal bilinçlenmenin artırılması gerekmektedir. Bu bağlamda, sivil toplum kuruluşlarının çalışmaları büyük önem taşımaktadır. Kadın istihdamının arttırılması, sığınma evlerinin arttırılması, devlet destekli hukuki yardım, çocuk bakım hizmetleri sağlanması.”
“‘İstihdamı arttıracağız’ diyerek sığınma evlerini kapatıyorlar”
Önce Kadınlar ve Çocuklar Derneği Başkanı Müjde Tozbey, tarikatların güçlenmesi, kadın istihdamının azalması, okulların kapatılmasıyla birlikte kadına ve çocuğa şiddetin arttığını hatırlatttı. Mahinur Özdemir Göktaş’ın “Aileyi ve kadını, birbirini güçlendiren, birbirine güç veren, toplumumuzun iki temel unsuru olarak görüyoruz” açıklamasına da değinen Tozbey, “Bütçede kadın başına 38 kuruş ayırmışlar. Kadınların bu sadakaya ihtiyacı yok. Sizin sadakanıza kadınların ihtiyacı yok. Aynı açıklamada ‘kadınlar ailenin en önemli unsurlarından biridir’ denildi. ‘İstihdamı arttıracağız’ diyerek sığınma evlerini kapatıyorlar. Toplam 139 sığınma evi var; hiçbir sığınma evi açmadıkları gibi açılan sığınma evlerini kapatıyorlar” dedi.
Dayanışma içindeyiz
6284 sayılı yasanın kadınları şiddete dair korumada önemli bir yer edindiğine dikkat çeken Müjde Tozbey, şunları söyledi:
“Devlet kendisine bildirimde bulunan kişiyi sözleşme gereğince korumak zorunda. Yani sözleşme devlete sorumluluk veriyor; bu sorumluluktan kurtulmak, kadını zayıflatmak, aileye hapsetmek için sözleşmeden çekildiler. Çocuk ve kadınlar için 400’den fazla dosyayı takip ediyoruz. Bizim dava dosyalarında seks işçisi, yoksul kadınlar var. Yani her kesimden dosyaya bakıyoruz. Feminist örgütler ve kadın örgütleriyle dayanışma içindeyiz.”
"AKP kadın düşmanlığını yeniden üretiyor"
Dernek avukatı Hande Göndoğdu, kadın cinayetlerinin geldiği noktanın, AKP iktidarının ideolojik yaklaşımlarının bir sonucu olduğunu belirtti şöyle dedi:
“Kadınlar öldürüldüğünde açıklamalarında hep kadını tartıya koyuyorlar. ‘İyi anne olmadığı, makul kadın olmadığı, kapıyı açtıkları için öldürüldüler’ diyorlar. AKP şiddete dair yaklaşımlarıyla toplumsal olarak kadın düşmanlığını yeniden üretiyor. Suçu önlemeye yönelik çalışmadan sadece cezaları arttırmaya yönelik çalışmalar çözüm olmaz. Türkiye’de adalete dair inanç yok. Ölüm cezası bile getirilse kadın cinayetlerine bir etkisi olmayacak. Her alanda köklü bir değişime ihtiyaç var.”
2025 BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ
Türkiye’de bir kadına yıllık yaklaşık 139.3 TL bütçe düşüyor, günlük bütçe ise 38 kuruş
13 Kasım 2024
10 noktada Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği 2024 Kadın Mücadelesi Raporu
- Şiddet Mağduru Kadın ve Çocuklara Yönelik Destek Çalışmaları
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği, 7 Aralık 2018'de kuruldu ve bugüne kadar şiddet mağduru kadın ve çocuklara hukuki ve psikolojik destek sağladı. Dernek, 400’den fazla kadın cinayeti ve cinsel istismar davasında mağdurların yanında yer alarak suçluların cezalandırılmasına katkıda bulundu.
2. 6284 Sayılı Kanun ve Yasal Koruma
Kadınların şiddetten korunmasında 6284 sayılı yasanın önemli bir rolü olduğu belirtildi. Dernek Başkanı Müjde Tozbey, devletin bu yasa kapsamındaki sorumluluklarını yerine getirmediğini ve İstanbul Sözleşmesi’nden çekilerek kadınları daha savunmasız bıraktığını ifade etti.
3. Kadın Cinayetlerinin Nedenleri ve İdeolojik Bağlantılar
Dernek avukatı Hande Göndoğdu, kadın cinayetlerinin, mevcut iktidarın ideolojik politikalarının bir sonucu olduğunu söyledi. Kadınların öldürülmesinde suçlular değil, kadınlar sorgulanıyor ve kadınların yaşam hakları hiçe sayılıyor.
4. Kadına Yönelik Ekonomik Şiddet
Kadın cinayetleri ve şiddet, kadınların ekonomik bağımsızlık eksikliği ile doğrudan bağlantılı olarak değerlendirildi. Kadın işsizliğinin yüksek olması, ekonomik krizlerin kadınları daha kırılgan hale getirmesi ve barınma olanaklarının yetersizliği bu döngüyü daha da kötüleştirdi.
5. Sığınma Evleri ve Barınma Sorunları
Türkiye’de mevcut sığınma evlerinin sayısının ihtiyacın çok altında olduğu tespit edildi. Mevcut 139 sığınma evinin kapasitesinin yetersiz kaldığı, yeni sığınma evlerinin açılmadığı ve mevcutların kapatıldığı vurgulandı. Bu durum, kadınların şiddetten kaçışını daha da zorlaştırdı.
6. Laiklik ve Kadın Hakları
Kadın cinayetlerinin önlenmesinde laikliğin temel bir unsur olduğu ifade edildi. Laikliğin zayıflamasıyla kadınların toplumsal konumlarının gerilediği, aile içi şiddetin normalleştirildiği ve kadınların medeni haklarının tehdit altında olduğu vurgulandı.
7- Kadın cinayetlerini ve kadına yönelik şiddeti önlemek için şu başlıca çözümler sıralandı:
- Kadın istihdamını artıracak mesleki eğitim programlarının ve politikaların uygulanması.
- Kadın sığınma evlerinin sayısının artırılması ve bu alanlara maddi destek sağlanması.
- Kadınlara yönelik ücretsiz veya düşük maliyetli hukuki yardım hizmetlerinin sunulması.
- Çocuk bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması ve kadınların iş hayatına katılımının kolaylaştırılması.
- Yargının cinsiyetçi yapısının değiştirilmesi ve mevcut yasaların etkin şekilde uygulanması.
8-Tarikatların Güçlenmesi ve Kadın Haklarına Etkileri
Dernek Başkanı Müjde Tozbey, tarikatların güçlenmesiyle kadın istihdamının azaldığını, okulların kapatılmasıyla kadın ve çocuklara yönelik şiddetin arttığını ifade etti. Ayrıca, devlet bütçesinde kadınlara ayrılan yetersiz pay eleştirildi ve mevcut politikaların kadınları aileye hapsettiği vurgulandı.
9-Kadın Yoksulluğu ve Şiddet Döngüsü
Kadınların ekonomik bağımsızlığını kazanamamasının, şiddet gördükleri ilişkilerden ayrılmalarını zorlaştırdığı ifade edildi. Özellikle yoksul mahallelerde kadın cinayetleri ve şiddet vakalarının artış gösterdiği belirtildi.
10-Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
Kadın-erkek eşitliğini reddeden söylemlerin, şiddeti meşrulaştıran bir zemin hazırladığı vurgulandı. Eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliğini önceleyen politikaların uygulanmasının şiddetle mücadelede kritik öneme sahip olduğu ifade edildi.
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği hakkında
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin 7 Aralık 2018'de kuruldu. Dernek, şiddet mağduru kadın ve çocuklara hukuk ve psikolojik destek sunuyor.
Kurulduğu günden bu yana 400'den fazla kadın cinayet ve cinsel istismar davasında mağdurların yanında yer alarak suçluların cezalandırılmasını sağlayan dernek, 2024 yılında da er mücadeleyi sivil toplum kuruluşları ve derneklerle birlikte sürdürüyor.
(EMK)