Bakana Cezaevlerinde Hak İhlalleri Mektubu

İnsan Hakları Derneğinin Adalet Bakanına gönderdiği mektuba göre, cezaevlerinde insandan yana düzenleme yok, mahpus ölümleri sıradan kabul ediliyor, tecrit uygulaması sürüyor. Hak ihlallerinin çözümü sağlanabilmiş değil.

İstanbul

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, Adalet Bakanı Cemil Çiçek'e cezaevlerindeki hak ihlalleriyle ilgili bir mektup gönderdi.

Bugün İstanbul Galatasaray Postanesi'inden gönderilen mektup, cezaevlerindeki yaygınlaşan hak ihlallerini bildiriyor ve Adalet Bakanı Çiçek'ten "gerekli araştırmaların yapılarak bilgi verilmesini" talep ediyor.

Tecrit sürüyor

Derneğin "Cezaevlerinde yaşanan sorunlar ve F tipi tecrit uygulamalarıyla ilgili beş yıldır insan hakları ve mahpus hakları açısından yakından takip ettiğimiz sorunların çözümü sağlanamamıştır" denerek başlayan mektubunda, tecrit uygulamasının kaldırılması talep ediliyor.

Dernek, tecrit uygulaması ve sonuçlarıyla ilgili çözümsüzlüğün sürdüğünü belirterek "Tecrit uygulamaları mahpuslarda fiziksel ve psikolojik rahatsızlıklara neden olurken, bu uygulamayı protesto eden tutukluların sürdürdüğü ölüm oruçları devam etmektedir,Yüzlerce tutuklu yaşamını yitirmiş ve yüzlerce tutuklu geri dönülmeyecek şekilde hastalanmıştır" diyor.

İnsanlık dışı koşullar

Mektupta dile getirilen cezaevlerindeki yaygın uygulamalar ve koşullar şöyle:

* Yemeklerin yenemeyecek durumda olması, az miktarda verilmesi

* Kaloriferlerin sürekli yanmaması

* Sıcak suyun düzenli akmaması

* Mahpus ölümlerinin alışılmış, olağan hal olarak kabul edilmesi

İhmal nedeniyle ölüm kuşkusu

İHD'nin mektubunda, Sincan F tipi cezaevinde öldüğü bildirilen Tahsin Korkmaz olayına da yer veriliyor.

Cezaevindeki diğer mahpusların derneğe verdiği bilgilere göre, 10 Şubat'ta hastalanan ve 12 Şubat'ta ölen Korkmaz'ın ölüm nedeni, mahpuslara kalp krizi olarak açıklanıyor.

Mahpusların ailelerine anlattıkları, Korkmaz'ın ölümünde ihmal olabileceği kuşkusunu doğuran koşullarsa şöyle:

* Sağlık sorunlarına karşı umursamaz bir tavır

* Revirde sürekli doktor bulunmaması

* Gelen pratisyen hekimin yetersiz kalması

* Ciddi sağlık sorunları olan mahpuslara ağrı kesici verilerek geçiştirilmeleri

* Mahpusların doktora götürülürken kelepçe dışında ikinci bir kelepçeyle askere zincirle bağlanmaları

* Uygulamayı protesto eden mahpusların "prangayla" tehdit edilmeleri (TK/EÜ)