Bakan Koç: Atatürkten Büyük müyüz?
Atilla Koç'un, kadınların siyasete katılımıyla ilgili konuşması, forumdaki kadınların tepkisine yol açtı. Konuşmasında "kadınlar haklarını mücadele etmeden aldılar" diyen Koç'a Kaptan "Seçim Yasasını ve Siyasi Partiler Yasası'nı değiştirin" diye yanıt verdi.
Koç: Atatürk de verse, verilen hak geri alınır!
4. Uluslararası Kadın Yöneticiler Forumu'nda "Ekonomik Kalkınma ve Kadın İstihdamı" başlıklı panelde konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, üç dakika olan konuşma süresini on dakikaya çıkarttı. Konuşmasının ilk iki dakikasını kadınların siyasete katılımıyla ilgili anısına ayıran bakan Koç, şunları söyledi:
"Bundan birkaç yıl önce mecliste o zaman milletvekili olan Nimet Çubukçu ve Halide İncekara'yla konuşuyorduk. Nimet hanım henüz bakan değildi. Meclisteki kadın azlığından bahsettiler. 'Çok bile' dedim. Bana kızdılar. Çok dememin nedeni şu: 1934'te Atatürk kadınlara seçme ve seçilme hakkı vermiş. O haklar mücadele edilmediği için bir bir ellerinden alınmış. Meclise kendi gayretlerinizle girmeniz gerek. Biz verdikten sonra o hakkın ne kıymeti var ki? Biz Atatürk'ten büyük müyüz?"
Bu sözler toplantının katılımcılarından Güliz Kaptan'ı kızdırdı. Kaptan kürsüdeki bakana "O zaman Seçim Yasasını ve Siyasi Partiler Yasasını değiştirin" diye seslendi. Konuşmasını bitirirken 'Benim her sözüme yanıt vermek zorunda mısınız? Latif'e Latif gerek' diyen bakan Koç'la Kaptan arasındaki tartışma koridorda da sürdü.
"Kota kadını aşağılar"
İstanbul Valisi Muammer Güler'le asansöre binerken yakaladığımız Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç "kotaya karşı olduğunuz sonucunu çıkarabilir miyiz?" sorumuza "Kotaya karşı değilim. Benim değil sizin karşı olmanız gerek. Kota kadın için aşağılayıcı bir uygulamadır," diye yanıt verdi. "Bunun aşağılayıcı olup olmadığına kadınların karar vermesinin daha iyi olacağı"nın hatırlatılması üzerine Koç şöyle dedi: "Nasıl aşağılanmayı kabul edersiniz ki? Biz kadınlarımıza çok değer veririz. Gelin mücadele edin ve alın."
Kaptan: Kadını asıl Koç aşağılıyor
Kültür ve Turizm Bakanı Koç'a, 'Ben sözlerimde çok ciddiyim. Seçim Yasası'nı ve Siyasi Partiler Yasasını değiştirin. O zaman parlamento da kadınlar çoğalır'diyen SODEV'den Güliz Kaptan, bianet'e şu açıklamayı yaptı:
"Üslubunda aşağılayıcı bir tavır, hava vardı. 'Çok bile bu sayı'diye söze başladı. Nimet hanımla olan konuşmasını anlatırken 'Bu sayının artması için seçim ve siyasi partiler yasasını değiştirin', dedim. 'Biz değiştirirsek olmaz siz değiştirin', dedi. 'Yasa da yürütme de sizsiniz, bu işleri yapmak için bu rakam yetmiyor' dedim. 'Benim her sözüme yanıt vermek zorunda mısınız', diye konuştu."
"Kadın sorunu Türkiye'nin en büyük sorunu"
Güliz Kaptan, yeni TCK'yla kadınların elde ettiği kazanımların yetmediği kanısında.
"Seçim yasası ve siyasi partiler olumlu cins ayrımcılığına izin vermiyor. 'Kota' Avrupa'da bir çok ülkede uygulanıyor. Özellikle Kuzey ülkelerinde uygulandıktan sonra parlamentolarda kadınların siyasete katılımında yüzde 50 artış oldu. Bizim ülkede kota neden uygulanamıyor. O yasalarda yapılacak değişiklikle, kadınlar mecliste daha fazla temsil edilecek."
Kaptan, kadınların neden siyasete girmesi gerektiği konusundaki düşüncelerini de şöyle özetledi: " Türkiye'nin en büyük sorunu kadın sorunudur.
"Diğer sorunların da çözümü kadın sorununun çözümüne bağlı. Bir ülkenin yüzde ellisinin yok sayıldığı bir ülkede hangi sorunun çözüleceğini düşünüyorsunuz. Bunun için bizlerin meclise girebilmemiz lazım.
Güliz Kaptan'a göre kadınların TBMM'de temsili için yasada özel hükümler gerekli, "Çünkü" diyor, Kaptan: "Erkek genel başkanlar da kadınları listelere seçilecekleri sıralara yazmıyor."
"Oysa olumlu cins ayrımcılığı ya da 'kota' yasaya geçmiş olsaydı, değişiklik yapılmış olsaydı sorunların çözümü için adım atılmış olacaktı. Yapmadılar."
Kaptan bazı siyasi partilerin tüzüklerine ,'her iki cinsin yüzde 25 temsili' diye madde koymalarının o partiler için olumlu olduğunu kabul ediyor: 'Yasa değiştirmeden de sorun çözülür ama, bunun için istekli olmaları gerekir. Gerçekten istekli olsalar seçilebilir sıralara kadınları yerleştirirler."
"Aslolan kurumsal değişiklik yapılmasıdır. Değişimin kalıcılık kazanabilmesi için."
