* Fotoğraf: Anadolu Ajansı.
11 kentte büyük yıkıma neden olan Maraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından ara verilen Spor Toto Süper Lig'de maçlar, tribünlerden yükselen "Hükümet istifa" sloganlarıyla başladı.
25 Şubat'ta oynanan Fenerbahçe-Konyaspor maçından sonra dün de (26 Şubat) Beşiktaş-Antalyaspor maçında tribünlerden "hükümet istifa" sloganları yükseldi. Taraftarlar ayrıca depremzede çocuklar için getirdikleri oyuncakları sahaya attı.
bianet'e konuşan spor yazarı ve yorumcusu Bağış Erten, tribünlerden yükselen bu sloganın siyasi angajmandan ziyade toplumsal bir talebe dönüştüğü görüşünde.
"Cesaret dahi edemezler"
Önce Fenerbahçe, şimdi ise Beşiktaş maçlarında tribünlerden yükselen "hükümet istifa" seslerini hükümetin bastırabilmesi mümkün mü?
Hükümetin herhangi bir muhalefet odağını bastırma konusunda maharetleri gün geçtikçe artıyor. Zaten bu konuda belirli bir deneyimleri ve hazırlıkları da var. Gezi sürecinde tribünlerdeki sesin iyice yükseldiği dönemden bahsediyorum. O zaman da birtakım cezalarla tribünlerin üzerine gitmişlerdi.
Ama tribünlerin şöyle bir yanı var: Toplumsal muhalefet sesini duyuramadığı zaman tribünlerden sesler çıkmaya başlar. Yani toplumsal muhalefetin üstüne bastırırsanız o baskı başka alanlarda sızıntı yapar. Tribünler de o alanlardan biridir.
Bunu durdurabilmek için iktidarın elinde enstrümanlar yok mu? Elbette var. Ama bu kadar anonim bir protesto ancak insanların planlı bir şekilde bir araya gelmemesiyle başarılabilir. Tribünleri seyircileri yasaklamak Arap Baharı sonrası Ortadoğu'daki otoriter hükümetlerin aldığı tavırdı. Türkiye'de buna kalkışabileceklerini zannetmiyorum.
Siz maçların seyircisiz oynanabileceğini öngörmüyorsunuz yani?
Asla öngörmüyorum. Buna cesaret dahi edemezler.
Bir tehdit mekanizması
Bahçeli'nin söyledikleriyle ilgili ne düşünüyorsunuz? Aslında üstü kapalı tehdit etti futbol kulüplerini.
Bahçeli zaten bir tehdit mekanizması olarak çalışıyor şu anda. Kendi bekası olarak gördüğü siyasi iktidar geleceğini buna bağlamış durumda. Ancak şunu söylemek gerekiyor, diğer kurumlara benzemez futbol kulüpleri. Çok geniş bir yapılanmadan bahsediyoruz. Monoblok bir yapılanma değil bu. Bir kaba sığmaz, bir sivil toplum kuruluşu gibi çalışmaz. Pek çok kulübün yönetimi hükümetle iyi geçinme konusunda kaygılar yaşıyor evet; ama tribünlerin sesini kısmayı deneseler dahi başaramayabilirler.
Bu açıklamalar ve "uyarılardan" sonra futbol kulüpleri nasıl bir tutum sergiler sizce?
Kulüp yönetimlerinin zor günler yaşadığı kesin ve nasıl bir tavır gösterecekleri konusunda bir öngörüde bulunmak zor. Deprem gibi bir gündem ve buna dair ortak toplumsal tepki varken şu an kulüpler taraftarlarını karşılarına almak isterler ve bunu kolaylıkla yapabilirler mi? Emin değilim.
Stratejik olarak da doğru mu? Bundan da emin değilim. Çünkü aslında bu taleplerin kendisi "çok da siyasi değil." Bu bir siyasi angajman meselesi değil. "Hükümet istifa" talebi depremlerden sonra toplumsal bir talebe dönmüş durumda. Ama kulüplerin ne yapabilecekleri konusunda kara kara düşündüklerine eminim.
Herkesin temsil edildiği yerler
Geçmişte Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'ta yönetimler arasında görüş ayrılığı olduğunda hangi tavırları göstermişler diye baktığımızda, çok da net bir şekilde hükümetten yana tavır almadıklarını görüyoruz.
Ama ben kulüplerin yerinde olsam "Kontrol edemediğimiz bir kitle hakkında yaptırım gücüne sahip değiliz," gibi bir açıklama yapardım. Çünkü tribünler herkesin temsil edildiği yerlerdir. Toplum temsili olan yeri de tek bir yer gibi düzenleyemezsiniz.
⚽HÜKÜMET İSTİFA!..”
— Cadde TV (@caddetvtr) February 26, 2023
İnönü’de maç başlamadan, Beşiktaş ve Antalyaspor taraftarları "Hükümet İstifa" sloganları atıyor#İSTİFAULAN #besiktaş pic.twitter.com/5setUlZ79h
Bağış Erten hakkında
Spor yazarı ve yorumcusu.
1998'de İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Boğaziçi Üniversitesi'nde Yakın Tarih yüksek lisansını tamamladı. İletişim Yayınları'nda editörlük yaptı.
Önce Cnnturk sonra da Ntvspor'da görev aldı. Eurosport Türkiye'nin Genel Yayın Yönetmeni, Socrates derginin proje ortağı ve Kadir Has Üniversitesi Spor İletişimi Sertifika Programı direktörü.
(TY)